Bahar'dan...
Ne zaman tamam her şey yoluna girdi desem bir kere daha yanılıyordum.
Hayat öyle acımasız davranıyordu ki hangi ucundan tutacak olsam kazık atmaktan geri kalmıyordu.
Polislik yaparken bile şimdiye oranla daha sakin bir hayatım vardı.
Bu düşünceleri es geçip buradan nasıl kurtulmam gerektiğini düşünmeye başladım.
Ellerim ve ağzım bağlı iken bu pek mümkün gözükmüyordu. Düşünceler beynimin içinde cenk ederken kapıdan giren Ardeni görmemle gözlerim kocaman açıldı.
Pür dikkat onu izlerken sadece bir anlığına benimle göz göze geldi.
Hazırlıksız bir şekilde buraya gelmesine içimden küfürleri sıralarken kolilerin arkasında gördüğüm Babam ve Arat abi sayesinde içimden bir oh çektim.
Fakat bu rahatlama Arden öne atlayıp her şeyi boka çevirmeden öncesiydi.
Elinde silah olan adamla girdiği arbede de duyulan silah sesinden sonra sessizlik oluştu.
Tam bu dikkat dağıtıcı anda babam ve Arat abi korumalarla birlikte bulunduğumuz yeri bastı.
Babam beni hemen çözdü ve Ardene bakmamı söyledi.
Ardenin yanına gittiğim de göğüs kafesinin altından akan kanı durdurmak adına baskı yapmaya başladım.
Ne zaman ağlamaya başladım bilmiyorum ama çok fazla kan ve gözyaşı vardı.
Yarı baygın bir şekilde bana bakan Ardene telkinler versem de bir faydası olmadı.
Ve aniden gözümün önünde kollarımın arasından kayıp gitti.
Ne yapacağımı bilemezken etrafıma bakınmaya başladım. Arat abiyle babam başta olmak üzere Vedat ve adamlarıyla büyük bir çatışma içindeydi.
Kimseden fayda olmayacağını anladığımda tüm gücümle Ardeni sırtıma aldım.
Belki de başka bir zaman olsa asla onu taşıyamazdım. Ama olayın an ve Ardenin yaşam belirtisi göstermemesi tamamen beni gaza getirmişti.
Dışarı çıktığımda Ardenin arabasına zor da olsa ulaşabildim.
Arabanın açık olması şimdilik şansımız olsun. Ardeni hızlıca arka koltuğa attım.
Bu sırada panikten olsa gerek kafasını kapının pervazına vurdum. Hayır yani kurşun öldürmezse de beyin kanamasından ben öldürecektim.
Neyse ki kendisini içeri resmen tıkabildim ve koşarak sürücü koltuğuna geçtim.
Anahtarı üstünde bırakan Ardene içimden tezahürat sunup arabayı hızlı bir şekilde çalıştırdım. Ana yola çıkıp asfalt yolda kayan arabanın hız limitine ulaşmak adına vitesi yükseltmeye başladım.
Arabayı sürerken trafik canavarlığına aday olabilirdim. Sonuçta gözümün önünü görmeyecek panikte olduğum gerçeği vardı.
"Lütfen ölme Arden."
Diye defalarca söyledim. Yirmi dakikalık süren yol boyunca ecel ile yarıştım diyebilirim.
Sonunda hastaneye geldiğimiz de acil girişinde panikle bağırmaya başladım. Görevliler koşarak sedyeyle geldiler ve Ardeni arabadan aldılar.
Bense peşlerine takıldım. Ardeni içerde bir bölüme aldıklarında kapılar üzerime kapandı. Beni almamışlerdı içeri ve her yerim kan revan içinde öylece kala kalmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafya Koruması 2
ChickLitMelekler Nurdan, Şeytan Ateşten, Adem Topraktan, Havva ise Adem'in bir parçasından yaratıldı. Adem kimdi? İlk örtünen, ilk unutan, ilk hatayı yapan, ilk tövbe eden, ilk acıyı yaşayan kısacası o ilk insan ve bütün insanlığın atasıydı. Yaradılışımız g...