FİNAL

6.7K 450 54
                                    

 Dip not: Bu hikayeyi beğenirseniz ikinci fantastik kitabım KUTSANMIŞ EVLİLİKLER'i öneririm :) MlsSmy

KAHİN'İN AĞIZINAN

Lucretia'nın bedeninden ona aksi bi ışık yayılıyordu. Dahası Aurası delinmiş ve solmaya başlamıştı. Pecattumla ben onu kuleden çıkarıp bahçede ki kara ormanın toprağına koyduk. 'Tanrım sen onu bizden alma!'

Ne haldeydim bilmiyorum ama Peccattum'un beni sarsmasıyla kendime geldim.

'Kahin kendini kaybetme böyle ona yardımın dokunmaz!'

Gelecek gözlerimin önüne dökülmeye başladıkça çığlık attım. Hayır onun için kendini feda edemezdi. O lanet melek için bunu yapmazdı değil mi?

'Yardım et peccattum!' gözlerimden yaşlar akarken etrafıma ki mavi çember benden izinsiz bizi sarıp sarmalamıştı.

'Ona birşey olmasına izin veremem bul o iblisi!'

Peccattum garip garip suratıma bakarken ben bir an önce gitmesi için ou çemberin dışına ittim.

'Git ve o iblisi Kharon'u geri getir.'

Neden bilmiyorum o melektense bu ibisi istiyordum Lucretia'nın yanında efendimin kalbinde ona yer olmalıydı. O melek onun canını alıp göğe yükselecek ve bütün bunlar hiç olmamış gibi yaşamaya devam edecekti. O zaman ben .... Ben ne yapacaktım? Onu görmeden onsuz bir başıma..

Binlerce yüzyıl bu dünyada hapis.

Bu hikaye Düşmüş bir melekle Lanetli bir kızın aşkı değildi. Sonunda lanetli ölüp melek göğe yükselmiyordu bu hikaye benim hayatımdı. Elime savunmasızca düşen bana umut bahşeden küçük bir kızın ve deli kahin'nin hikayesiydi bu. Onun yanında kim olacaksa umrumda değildi. Yeterki yaşasın yeterki yüzü gülsün nefes alsın ve yanımda olsun. Yanında olayım yeterki!

Baba! diye haykırdım göğe isyanımı biliyorum arafı biliyorum acıları biliyorum kabul ettim bütün bunları ama bana onu ver geri ver!

Ses çıkmadı hiçbir şey olmadı. Ağladıım ilk defa böylesine.. Hissediyordum bütün acıyı iliklerimde.

Korkuyordum kaybetmek istemiyordum.

Tanrım nasıl bir cezaydı bu?

Lilith'i gördüm işte o zaman.

Kızına bakıyordu gözlerinde ki acı barizdi.

'Aptal' diye fısıldadığını işittim. 'Yardım et ona!'

Haykırdığımı duyunca beni yeni görmüş gibi irkildi gözleri irice açıldı. 'Yalnış!' diye çığlık attı. 'İblis seni hain yalnış olanı sundun bilerek!'

Öfkesi geri göğü inletti. gökyüzü ikiye ayrıldı sanki işte babam tam karşımdaydı suratında kocaman bir gülümseme eşine bakıyordu.

'Ah hayatım beni kadırabbileceğini nasıl düşünürsün'

sonrası gözleri beni buldu. 'Sürgün nasıl gidiyor oğlum bana isyan etmenin cezası nasıl?'

acı bedenimi kasıp kavururken şeytan'ın önünde dizlerimin üstüne çöktüm ilk defa. 'Yardım et baba onun yok olmasını engelle.

Gözlerinde ki nefreti gördüm bir anlık geçen acıma duygusunuda gördüğüm gibi.

'Bana biat et!'

Liliht yumruğunu sıkmış babama bakıyordu. 'Karşılığında ona bir hayat vereyim'

Gözlerimi yumdum. Kharon'un ölü bedenini getirdi peccaattum karşıma.

'Gücü ona verdim beni kandırdın onun olmayan bir güçtü büyüktü!' dedi lilith ben akıl karışıklığıyla ona bakarken.

'Oğlun taşıyamayacağı kadar büyük güç yüzünden öldü onun olmayan güç yüzünden!' diye haykırdı.

Anlamıştım sonunda benim gücümü ona vermiş olmamılardı. babamın gülüşü inletti bu sefer yeri göğü.

'Ah hayatım bu kaar saf olmamalıydın'

Bana dikti sonunda gözlerini. 'Biat ediyormusun oğlum bana?'

Gözlerim Lucretia'nın ölmekte olan bedeniyle babam arasında gitti geldi. Demek kharon da kurtaramazdı onu.

'Evet' dedim yenilmiş bir halde 'Sana biat ediyorum'

Gardeel'in bedeni birden varoldu. tiksintiyle baktı Lucretia'ya. 'O benim cennete giriş biletim' dedi sonunda .

Ne kutsal bir aşktı ah midemi bulandırıyodu onun varlığı. 

Babam gücümü bana bahşederken Melek göğe yükseldi. geriye lucretia'nın hissiz bedeni kalmıştı.

Lilith bedenin yanına gidip elini alnına koydu. 'geri dön ve yaşa' dedi. 

Şeytan sa istediği kabul ederek cehennemde ki ruhu bu dünyaya yolladı.

***********************

Artık damgalanmış bir ruhla geri dönmüştü. Cehennemde geçirdiği zaman dünya için iki dakikaydı.

'bir ömür kadar uzun' dedi Kahin sevdiği kadınla peccatum'a bakarken.

İnsanların zamanına göndermişti onu diğer boyuttansa burası daha az tehlikeliydi. Üniverstenin önünde birbirlerine takılarak ilerliyorlardı.

Deb suratını buruşturmuş 'Arkeoloji diyip geçme David  bölümümü seviyorum'

Pecattum büyük sırıtmalarından birini bahşederken 'Şu arabayı görüyormusun?' dedi son model arabasının kapısını açarken 'İşte geçmişim  geleceğim ne olduğum bu'

Deb kıkırdayarak eşlik etti. 'Görende seni geçmiş hayatında bir arbaydın sanır'

Peccatum'un gözleri onları sokak lambasında izleyen kahin'i buldu hayır o artık bir şeytandı. 'Öyle deme belki de ben geçmiş hayatımda bir taşıttım At gibi?'

Bu Deb'i kkahkahalara boğdurmuştu.

'Devid bir attı ha bunu hayranlarına söyleyeceğim.'  dedi.

            THE END 

'Her son bir başlangıçtır'

Evetttt bir romanımında sonuna daha geldik umarım beklediğiizden bambaşka bir sonla sizi şaşırtmışımdır :)

LucretiaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin