3.Bölüm 💎

37.5K 1.9K 63
                                    

Ömer ile görüşmemiz üzerinden birkaç gün geçmişti ki Annem cumartesi gecesi beni istemeye geleceklerini söyledi.

O saatten sonra içimde amansız bir heyecan oluştu.Sebebini bilmesem de sanki gerçek bir şey yaşıyormuşçasına mutlulukla hazırlanmıştım.Çok beyaz olduğum için lacivert kalem bir elbise tercih etmiştim.Saçlarımı da tepeden örgü taç yaptırmıştım.

Hazırlığımız bitmiş bir şekilde bekliyorduk.Babam her ne kadar somurtkan dursa da beni istemeye gelecek olanları annem söyleyince ve tabi ki Ömer'i çok sevdiği için kabul etmişti.Ama bu akşam bir kız babası olarak tabi ki baş köşeye oturmuş somurtmasından da geri kalmıyordu.
Ablama haber vermiştim ama Ayda yeğenim grip olduğu için gelememişti.Ve tahmin edin tabi ki o da damadın Ömer olduğunu duyunca çok sevinmişti.

Ne var Allah aşkına bu adamda ben hariç herkes seviyordu.Belki bende severdim ama bana hiç o ihtimali düşündürmemişti bile...
Düşüncelerimden kapının çalan zili ile ayrıldım.

Kapıyı açan Annem güler yüz ile misafirleri içeri davet ediyordu.Arkasında babam ve en son ben.
İlk içeri Saime teyze girdi hemen elini öptüm.Daha sonra Muhtar Ahmet amca girdi.Ömer'in Babası vefat ettiği için aile büyüğü olarak Muhtar amcayı getirmişlerdi.Onunda elini öptüm.Daha sonra da Ömer'in kardeşi elinde çikolata ile içeri girdi onunla da sarılıp öptüm.
En son olarak da elinde bir buket kırmızı gül ile Ömer içeri girdi.

Nefesim kesildi diyebilirim onu ilk kez takım elbise ile görüyordum.İşi dolayısıyla ya sivil giyinirdi ya da özel günler de üniformasını İşin ilginç tarafı ikimiz de anlaşsak bu kadar bir örnek giyinemezdik.Ömer lacivert takımına kırmızı bir kravat takmıştı.Benim de elbisemin üst kısmında kırmızı bir kolye vardı.
Saçlarını yana doğru çok güzel bir model verdirmişti.Onu böyle görmek üzerine kilitler kapattığım kalbime ilk darbesini atmıştı.

Elinde ki çiçek buketini bana verdi ve mavi irislerini bütün bedenim de dolaştırdı.Onun her hareketiyle dilim damağım kurudu.Sertce yutkunup dikkatini yüzüme çekmeye çalıştım.Beyefendi beğenmiş olmalı ki ufak bir tebessüm gördüm dudaklarında ve sonra söylediklerinden sonra bundan vazgeçtim.Bana yaklaştı kulağımın tam dibinde sıcak nefesini duyumsuyordum.Parfümünün o ferah kokusu burnuma doldu.

"Hala vazgeçebilmek için şansın var turuncu kafa "

Söylediği ile onun için düşündüğüm her şeyi silip öküz olduğuna tekrar kanaat getirdim.Onun yaptığı gibi bende onun kulağının dibine girdim. Çiçeği alır gibi yapıp;

"Tanıdığın iyi bir mide doktoru vardır İnşallah."
Ne alaka der gibi suratıma baktı.

Biraz daha yaklaşıp tam boyun girintisine başımı soktum.Gerildiğini boğazındaki damarların sertleşmesinden anlamıştım.

"Çünkü bu akşam kahve yerine sana zehir içireceğim"

Dedim ve onun sinirli bir şekilde kapının orda bırakıp oturma odasına geçtim.Tabi giderken elinden sertçe çiçekleri de almıştım.
Sonuçta çiçeklerin suçu yoktu.Onlar çok güzeldi.

Salonda herkes oturmuş nasılsınız,işte havalar da çok soğudu muhabbetleri dönüyordu.Annem bana kaş göz işareti yapınca kahve zamanı geldiğini anlamıştım.
Mutfağa gidip kahve makinesinde bütün kahveleri yaptım.Tepsiye dizdikten sonra sıra intikamıma gelmişti.
Annemin aldığı damat fincanını tezgahın üstüne alıp,başladım kahve yapmaya Ömer şekerden nefret ettiği için bal ayarında bir kahve yapıp onu da tepsiye koyup salonun yolunu tuttum.
Tam salona girince Ahmet amca babamdan beni istiyordu.

Beyimiz Ömer ise kafası önünde duruyordu.Babam,
" Gençler anlaşmış,Ömer'i tanır biliriz kızımın da rızası vardır.Hayırlı olsun" dedi
Babamın beni vermesi ile kahveleri ve suları dağıttım

AŞK OYUNU (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin