Uzun ve yorucu bir yolculuğun ardından sonunda eve gelmiştik. Bahçenin önüne arabayı durdurup karşımda duran gösterişli eve baktım. Fazla büyüktü. Bir saray gibiydi. Bizim büyük evimiz bu ev ile kıyaslandığında küçük kalırdı.
Kemeri çıkarırken yanaklarımı şişirdim. Yol boyunca Taylor'ı yaramazlık yapmaması için çok sıkı bir şekilde tembihlemiştim. Çok gergindim. Hiç rahat hissetmiyordum ve burada koskocaman 2 günü geçirecektim. Bunun yerine ofiste kalıp tüm çalışanlarla uğraşmayı ve durmadan toplantıda olmayı tercih ederdim. " Oradayken anne kelimesini de kullanmak yok." Aynadan Taylor'a baktım. Bana ters ters bakıyordu. Burnundaki koskocaman kırmızılık ve şişlik yüzünden onu ciddiye almak yerine kahkaha atmak istiyordum. " Bebeğim lütfen. Bu benim için cidden önemli. Beni anlıyorsun değil mi? Eğer bir sorun çıkarsa kendimi kötü hissederim."
" Annemde ikimiz için önemli baba. Onu unutamayız."
" Hayır annen benim için önemli değil. Hayatımda Harry var ve onunla ilgili her şey benim için önemli. Seninle yeni bir tartışmaya girmek istemiyorum. Yeteri kadar gerginim. Eğer annen konusunda üzerime gelmeye devam edersen kalbini ciddi anlamda kırarım. Şimdi inelim." Kapıyı açtım ve derin bir nefes alarak indim. Taylor'da yanıma gelmişti. Yüzü düşmüştü. Diz çöktüm. Onu öpmek istesem bile yapamazdım. Canının acımasından korkuyordum. Bu yüzden eline öpücük bıraktım. Aramızı yumuşatmam gerekiyordu. Tekrar öpüp doğruldum. " Şimdi somurtmayı bırakıp gülümse." Bagajdan minik çantayı aldım. " Orada oyuncaklarımla oynayabilecek miyim?" Bahçeye girdik. " Uygun bir ortam olursa neden olmasın?"
" Ayrıca baba canım acırken nasıl gülümseyebilirim?" Beni bu gergin halimle bile güldürmeyi başarmıştı. " Alt tarafı top geldi. Fazla abartmıyor musun?"
" Burnumun rengi değişik ve büyük. Cidden abarttığımı mı düşünüyorsun baba?" Derin bir nefes aldım. Zile basmak istemiyordum. Ayaklarım geri geri giderken zorla merdiven basamaklarını çıktım. Harry beni öldürecekti. Ama sanırım ondan önce bu gerginlik beni öldürecekti. Harry'yi cidden seviyordum ama bunu yapmak zorunda mıydım? Taylor'ın dediği gibi benim ailem her ikimize de yeterdi yeni birileri tanışmaya gerek yoktu.
Zile bastığımda buradan kaçmak için çok geçti. Ben kendime kızdığım süre zarfında kapı çoktan açılmıştı ve Harry bana doğru geliyordu. Onu alıp gitmeliydim. İçeriye girmeye gerek bile yoktu.
Hizmetçi olduğunu tahmin ettiğim kadın bizi içeriye davet ediyordu ama cidden içimden girmek gelmiyordu. Harry gülümseyerek geldi. " Merhaba aşkım." Dedi güzel ses tonuyla. Böyle karşılanmayı ciddi anlamda özlemiştim. Sadece 5 gün olmuştu. Bana sarılıp öptü. Bende ona sıkıca sarıldım. Bir daha bencillik yaparak gitmesine izin vermeyecektim. Upuzun bir süre ardından ilk defa ondan bu şekilde ayrı kalmıştım. Ah birde annem ilişkimizi bitirmemi söylüyordu!
Geri çekildiğinde Taylor'ın kızaran suratını görmesiyle yüz ifadesinin değişmesi bir olmuştu. " Tanrım Louis sen ne yaptın? Seni uyarmıştım." Diyerek koluma vurdu. Aslında bu yüzden gelmek istememiştim. " benim bir suçum yok Harry. Hepsi maçtaki dikkatsizliği yüzünden oldu."
" Hayır Harry öyle olmadı. Babam maça geç kaldı ve bu yüzden dikkatimi dağıttı. O beni oyalarken yüzüme top geldi." Harry tek kaşını kaldırmış bir şekilde bana bakıyordu. Ah gerçekten suçlu olmuştum. Bu bakış iyiye işaret değildi. " Birde geç mi kaldın? Sana inanamıyorum."
" Harry..."
" Açıklama istemiyorum Louis. Bunu daha sonra konuşacağız ve Taylor burada senin için harika arkadaşlar var. Eminim ki çok eğleneceksin." O ikisi önden giderken beni yalnız bırakmışlardı. Bu kadar çabuk mu unutulacaktım? Sonunda beni hatırladığında durdu ve bana döndü. Yanına gidince elimi tutmuştu. " Herkes seninle tanışmak için bekliyor Louis?" Bu da neydi şimdi? İçeride sadece anne ve babası yok muydu? Sadece bu ikisi için kendimi hazırlamıştım. Diğerleri için hazırlıksızdım. Bu yüzden gitmeliydik. " Amcam, teyzem ve büyükbabam burada ve hepsi senin için geldi. Görüyor musun onlar da seni önemsiyor. Sabahtan beri senin hakkında sayısız soru sordular. Şimdi rahat ol." Ah birde dalga geçer gibi rahat olmamı söylüyordu. Şuan onu öldürebilirdim. Geleceklerini biliyordu ve bana bundan hiç bahsetmemişti, hemen girmeden önce söylüyordu. Cidden benimle dalga geçiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Forgive Me
FanfictionLouis, artık gerçekten gerçek aşkı bulduğuna inanıyordu. O artık Harry ile evliydi ilişkileri harika ilerliyordu ta ki Taylor ile karşılaşana kadar. Biricik oğlu 6 yaşına girmişti. Asıl sorunlar şimdi başlıyordu. Louis'nin cinsel tercihi yüzünden oğ...