Bölüm 13

248 15 3
                                    

" inanamıyorum!!!!" Taylor'ın çığlığından sonra uykum tam anlamıyla açılmıştı. Kahvemden yudum alırken onu inceliyordum.  Durup dururken bu kadar sevineceği ne olmuştu acaba? Masada onun istediği abur cuburlardan yoktu.  Her zamanki şeylerdi.

" hayatım banyoda bir şeyini düşürmüşün!" Merdivenlerden Harry'nin sesi gelmişti.  Annem Dan geleceği için erkenden gitmişti.  Kahvaltı dahi yapmamıştı.

" baba parmağında yüzüğün yok! Bana dün dedin ki....bu çok güzel bir haber!! Şuan mutluyum çünkü Harry sonunda gidiyor!  Yaşasın!!!" Ellerini çırparken Harry bana alyansımı uzatmıştı. Gülerek elinden aldım. Harry ise yanağımı öpüp oturdu. Zavallı oğlum. Önce Taylor'a yüzüğü gösterdim ve sonra parmağıma taktım.

" ben nereye gidiyorum?" Taylor yüzüğü fark edince somurtarak kollarını göğsünde birleştirdi. " senin bu yaptığın haksızlık beni umutlandırdın!"

" sadece takmayı unuttum. Boş işler ile uğraşmak yerine tabağını bitir. Daha sonra çantanı hazırla. Okul vaktine çok az kaldı." Kaşlarını çatarak çatalını sosise batırdı.

" Louis bugün alışveriş merkezine gideceğim dediğin gibi. Arkadaşım ile buluşup kahve içeceğiz."

" hangi arkadaşın?"

" çocukluk arkadaşım." Ağzıma bir tane zeytin attım. " pekala eğlenmene bak. İstersen Taylor'ı başka birisinden alması için rica edebilirim."

" hayır gerek yok. Sen rahat olabilirsin. Her şey kontrolümün altında olacak."

" pekala...." garip bir şekilde ona baktım. " ihtiyacın olduğunda arayabilirsin. Taylor acele et oğlum." Elindeki bardağı bırakıp masadan kalktı. " iyi eğlenceler sevgilim." Ona doğru eğilip dudağından öptüm. " alyansını bir daha takmayı unutursan seni mahvederim Louis. "

" bir daha olmayacak. " tekrar öpüp mutfaktan çıktım. Büyük aynanın karşısında saçlarımı düzelttim. Taylor ise yerde çantasını sürükleyerek geliyordu. " baba bu çok ağır!!!"

" sırtına taktığında daha kolay taşındığının farkına varacaksın oğlum." Ayakkabılarımı giyerken o da çantayı yanıma bırakmıştı. Askıdan cekedimi alarak giydim. " Sanırım bu çantayı ben taşıyacağım."

" seni seviyorum baba." Hemen kapıyı açarak çıktı. Arkasından söylenerek bende çıktım. " baba okuldan gelince arka bahçede oynayabilir miyim? Harry senin iznin olmadan dışarıya çıkmamı istemiyor. Sımsıkı giyineceğime emin olabilirsin. "

" pekala sadece yarım saat." Arabaya bindiğimde Taylor öksürüyordu. Ona dönüp baktığımda " ben iyiyim baba." Dedi direk.

" yaklaş bana." Elimi uzattım. Elimi anlına koyduğumda bir şey yoktu.

***

" Bay Tomlinson bugün saat 3'de toplantınız var.  Daha sonra Amerika'dan bazı iş adamları gelecek.  Onlarla akşam yemeği yiyeceksiniz. Özel olarak istediğiniz bir restoran var mı?"

" bekle bundan haberim yoktu. "

" bu sabah belli oldu bu son dakika yemeklerine alışsanız iyi olur."

" pekala babam Nerede bu görüşmeleri yapıyorsa orada bir yer ayarla. Bu akşam sende orada olacaksın. Henüz ne yapılacağını bilmiyorum. "

" sadece onların sorduğu soruya cevap verin ve şirketi iyi tanıtın yeter. Daha sonra sohbetler araya giriyor ve her şey kendiliğinden oluyor." Cidden çok yardımcı olmuştu.  " uhmm. Şimdilik bu kadar.  görüşmek üzere Bay Tomlinson. " yanımdan resmen kaçmıştı. Derin bir nefes alarak çalışanların olduğu yere doğru ilerledim. Gıcıklık yapma vaktiydi. Toplantıdan önce biraz kafamı dağıtmalıydım. Girer girmez rujunu tazeleyen sarışını gördüm.  " ah kesinlikle projeler üzerinde de dudaklarının üzerinde çalıştığın gibi çalışırsan bir başarı elde edersin." Sesimi duyunca bilgisayarına yöneldi.

Forgive Me Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin