K.M | 29.BÖLÜM

10.5K 366 31
                                    

"Şarkılar, şarkı değilmiş artık senin ardınsıra."

İTHAF = @myheartdylan

İTHAF = @myheartdylan

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Galantis - Hunter

BİR HAFTA SONRA;

Evleniyorduk! Barlas ile bir hafta içinde nikah tarihi almış, aile arasında söz yüzüklerimizi takmıştık. Sonunda hayallerim gerçek oluyordu. Üç hafta sonra, pazar günü nikahımız vardı, ondan iki hafta sonra bekarlığa veda, bekarlığa vedadan bir gün sonra kına gecesi, kına gecesinden bir gün sonra ise düğün yapacaktım. Şimdi ise acele ile düğün alışverişene çıkmıştık.

Annem, Barlas'ın annesi, Barlas'ın kuzeni Asel, Tümer dayım, Barlas ve ben düğün alışverişi yapıyorduk. Annem ve Barlas'ın annesi Didem hanım çok iyi anlaşsa da zevkleri birbirlerine uymuyordu ve alışverişte birbirlerini zorluyorlardı. Benim annem ne kadar inatçı davransa da, Barlas'ın annesi de bir o kadar inatçı davranıyordu. Yangına körükle giden Asel ve dayım ise işi daha da çıkmaz hâle getiyorlardı.

Annem bir mağaza gösterip, "buraya da bakalım mı ne dersin?" diye sorusunu yöneltti. Biraz yorulmuştum ama onu kırmamak ve Didem hanım'ın yanında küçük düşürmemek için "olur" dedim ve hep birlikte o mağazaya doğru ilerlemeye başladık. Mağazanın içine girdiğimizde; 'iyi ki de girmişiz' dedim çünkü gerçekten çok güzel eşyalar vardı.

Annem ve Didem hanım yine küçük bir eşya tartışmasına girerken, Barlas annesini yatıştırmaya çalışıyordu, ben ise durumdan sıkılmış bir vaziyette konuşmaya başladım. "Artık eşya konusunda tartışmayı bıraksanız? Çünkü ben kendi beğendiklerimi almak istiyorum, sonuçta o evde oturacak olan Barlas ve ben olacağız değil mi?"

Yetti be! Sanarsın ben değil, evlenen onlardı.
"Haklısın Dolunay'cığım, bırakalım da siz beğenin. Sende kusura bakma Karen'ciğim."

Didem hanımın sözleriyle, annem hemen yumuşamıştı. "Ah ne demek Didem'ciğim, sende kusura bakma, biz beğeneceğiz diye gençlere fırsat vermedik."

Derin bir nefes alıp, oh çektim ve alışverişe kaldığım yerden devam ettim. Ara sıra Barlas'ın beğendiklerini, ara sıra kendi beğendiklerimi alıyordum. Genellikle ikimizde beğendiysek bir eşyayı onu almayı tercih ediyordum. Bir kaç saat sonra ev eşyaları almayı bırakmış, sıra en sevdiğim kıyafet alışverişine gelmişti.

Bu sefer Didem hanım beni bir mağazaya soktu ve bende kıyafet bakmaya başlamıştım. Mağazada hiçbir kıyafeti beğenmemiştim ama ayıp olmasın diye gideri olan bir kazak, kısa kollu tişört ve ceket almıştım. Üç kıyafete ödediğimiz para ile iki aile doyururdum. İçim acıyordu. Kıyafet işini bitirdikten sonra klasik gelinlerin o bayıldığı Victoria Secret mağazasına girmiştik.

Annem; bir bana, bir Barlas'a bakmıştı utanmamı bekliyordu herhalde ama utanmamıştım. Gönül rahatlığıyla elime bir gecelik alıp, "bu güzelmiş, sizce nasıl?" diye sordum. Asel gülümseyip, "çok güzel Dolunay abla" dedi. Ay bu kızında ağzına bir tane çarpacaktım, görecekti ablayı! Benden büyüktü ama sabahtan beri bana 'abla' demekten vazgeçmiyordu. Gülümseyip, "dimi" dedim ve onu da Barlas'ın eline attım.

KOMŞU MÜZİĞİ - Aşıklar Serisi 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin