Ertesi sabah Hogwarts yeni bir yıla başlamıştı.Hava her ne kadar iç aydınlatıcı olsa da Hogwarts o yıla kasvetli ve yaslı başlamıştı.Herkes Ravenclaw 3. Sınıf bir öğrencinin Hagrid'in gizlice beslediği örümceği tarafından öldürüldüğünü öğrenmişti ve Hagrid okuldan atılmıştı.
İlk günün dersleri, bitmiş,akşam yemeğine inilmişti ama ben o ilk gün yemeğe geç inmiştim...Bu kasvetli temponun daha bir yıl boyunca böyle sürmesini istemediğimden, masanın havasını değiştirmeye karar verdim.
"Bu sene Profesör Slughorn beni vereceği partisine çağırmazsa şaşırmam.Sanırım 5 dakika falan durmuştum en son." Diye sırıttım.
James sanki sonunda biri konuştu dermişcesine gülümsedi. "O 5 dakikada da neler olduğunu anlatsana Eve.Bu arada niye geç kaldın yemeğe?"
Eve ve Lina sanırım yeni lakaplarımdı artık.Tabi Lina'yı şuanlık Tom'dan başkasından duymamıştım.
"Sen asıl Diggory'i görecektin." Dedi Dolohov.
Gülüştük.Yani gerçekten.Kahkahalara.
"Ben bir daha sana teklif etmeyeceğime eminim,Eve." Dedi James yudumlarken güldüğü sudan.
"Beyler." Dedim. "Bu sizin kaybınız olur." Bana anlamaz ifadelerle bakarken hala gülüyorlardı. "Bu-"
"Yeter." Gülüşmeler Tom'un sert ve soğuk sesiyle kesilince hepimiz ona döndük.Başını bile kaldırmamış olmasına rağmen hepimiz onun sinirlendiğini anlamıştık.Başka bir şey söylemesine de gerek kalmadı.
Akşam yemeğinin geri kalanında kimse kafasını kaldırıp bir şey söylemeye cesaret edemedi.Yanımda oturan Dolohov'un bile korktuğunu hissedebiliyordum.Aklımda 'onlara ne yapmış olabilir ki?' sorusu dört dönüyordu.Pislik domuz!Yaptıklarımız yetmiyormuş gibi kafamı dağıtmama da engel oluyordu.
O sırada tiz çığlık sesi Büyük Salon'da yankılandı.Bir anda büyük salonda ses kesilip herkesin başı aynı yere dönerken bir çığlık daha duyuldu.
İki çaprazımda oturan Nathan'ın gerildiğini hissettim.
"Amanda.Bu onun sesi!"
Büyük salonun kapısına koşmaya başladığında bir süre ne olduğunu anlamasak da James ile masadan kalkıp arkasından koşmaya başladık.
Arkamızdaki kalabalık hareketlenirken büyük salonun ilerisinde koridorda bir inleme ve ağlama sesi duyuldu.
"Nathan!" Amanda'nın çatlak sesi koridorda yankılandı.
Amanda duvarın kenarına çökmüş,başını ellerinin arasına almış ağlıyordu.Nathan koşup kızı çöktüğü yerden kaldırıp,başını okşadı.
Buz kesen ve aynı zamanda alev alan bedenimde,kalbimin deli gibi atan sesleri kulağımı çınlatıyordu.Kesik kesik aldığım nefesler gördüğüm manzara karşısında yeterli gelmiyordu.Bir an devrilecek gibi hissederken James' kolunu yanımda hissettim.
"Evelina?İyi misin?" Boğuk ses kulağıma ulaştığında cevap vermedim.
Yerde bir çocuk uzanıyordu.Çocuğun dehşetle çarpılmış yüzü ve koşmaya hazırlanıyormuş gibi biçimsiz duran vücudu taşlaşmıştı.Öylece,bir heykele dönüşmüştü.
Bu Eddydi.
Arkamdan birinin çarpmasıyla kendime gelirken düşmemek için James'in koluna yaslandım.Amanda'nın hıçkırıklarının arasına çığlık sesleri karıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Diary Of Evelina Mortez
FanfictionEvelina Mortez 1937 yılında Hogwarts'a başlayacaktı.Ancak kim bilebilirdi ki Tom Riddle ile aynı dönemde okuyacağını?Bu ne kadar Evelina'nın günlüğü olsa da anlattığı kesinlikle kendi hikayesi değildi. Tom Riddle'ın idi.