6: the night in the world

4.8K 540 166
                                        

Lütfen medya ile birlikte okuyun.
Los Hermanos - Sentimental



"Yeni bir hayata başlamak için en önemli şey nedir sence?"

Gözlerini yoldan ayırmadan sordu.

Yoongi'nin yüzünü belirsiz bir ifade kaplamıştı. Kuracağı cümleyi toparlayamıyor gibiydi, ya da bir çeşit acılı yiyeceği ilk defa tadıyormuş gibi, kaşlarını hafifçe çatmıştı.

"Sıcaklık mı? Bir ev? Ya da.. Bir aile?" İki eliyle, yeni öğrendiği emniyet kemeri zımbırtısına tutunurken gözlerini yoldan ayırmayarak derince düşünüyordu. "Ah ya da dur, bir kedi?"

Jimin dişlerini sergileyerek gülümsedi ve Yoongi'nin surat ifadesini görebilmek için saniyeliğine bakışlarını yoldan ayırdı. "Tatlı."

Yoongi cevabı merak etmişti. "Dediklerim doğru mu?"

"Belki," Derin bir nefes aldı. "Ev tamam diyelim, sıcaklık da tamam olmalı.." Dudaklarını büzdü. "Aile.. O da olur bir gün."

Yoongi'nin kafası karışmıştı. Zaten ne düşüneceğinden habersizdi, bir de bu kelimeler zihninde kalabalık bir ses cümbüşü yaratmaktan başka bir işe yaramıyordu. Bu soruları saçma bulmuyordu. Yoongi için, öğretici konuşmaya çabalamalıydı.

"Şimdi yeni kıyafetler almaya gidiyoruz. Bakalım nasıl bir tarzın var."

"Tarz." Yoongi sıkıntı dolu derin bir iç çekerek başını geriye yasladı ve gözlerini kapattı. "Başım ağrıyor, çok şey merak ediyorum. Ve bu kadar merak bana fazla, alışık değilim. Bilirsin."

"Rahatla biraz, her şey yavaşça yerine oturacak."

Yoongi sustu. Merakını susturmaya çalışıyordu, lakin nafileydi. Şu an aklında yankılanmaya başlayan tek şey yanında oturan adamın asıl kimliğiydi. Kimdi.. Nasıl bir insandı, nelerden hoşlanırdı. En mühimi ise adı neydi?

"İsmin nedir.?" Aniden sordu gözlerini aralayarak.

"Jimin, Park Jimin." Yoongi'nin isminden haberdar değilmişçesine sordu, "Peki ya senin?"

Yoongi duraksadı. "Yoongi."

Yıllarca yabancı ağızlardan duyduğu isminin gerçek olup olmadığını bilmiyordu. Senelerce bir yalana saptanmıştı. Senelerce yalan bir hayatın kucağında debelenmişti ve her şey şimdi renkli bir boyuta taşınıyordu.

"Biliyorum."

Şaşırmadı. Jimin'in hakkında bir şeyler bildiğine emindi. Yoksa bir çulsuzu kim evine alır, ve ölümden çekip kurtarırdı ki.. Garipti.

"Biliyorum, Min Yoongi."

"Min, mi?"

"Evet, soy adın."

Yoongi tebessüm etti. "Gerçek mi peki?"

Jimin inandırıcı bir şekilde başını salladı. "Kimliğinde o yazıyor."

"Kimlik." Fısıldadı. Başını hızla iki yana salladı. Emniyet kemerine tutunmaya devam ediyordu. "Hakkımda oldukça şey biliyor olmalısın. Ben yaşadığım hayatın bir kısmı dışında hiçbir şey bilmiyorum."

Jimin nefes verdi. Bencilceydi. Olanlar, Yoongi'nin zorundalıkları bencilceydi. "Her gün ayrı bir özelliğini araştırıp öğrenelim ister misin?"

Yoongi'nin içini aniden bir belirsizlik kapladı. Göğüs kafesinin üzerinde yayılan tatlı, acı his kemiklerini sızlatmıştı. Emniyet kemerini daha da sıktı. "Yalan söylemezsin bana, değil mi?"

algofobi | yoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin