IV | dört

6K 385 62
                                    

BTS-sea

bae hei: benzetmen hiç hoşuma gitmedi ama

bae hei: merak etme

bae hei: ben ampul değilim, patlamam da
(18.23)

İçim sıkılıyordu. Evin duvarları üstüme üstüme gelmeye başladığında kendimi karanlık caddenin soğuk kaldırımında otururken bulmuştum. İnsanların kahkahaları kulaklarımı tırmalamayı bırakmış, ıssız sessizliğe bürünmüştü sanki. Yalnızlığım günden güne daha çok canımı acıtmaya başlıyordu.

Avuç içlerimi ıslak kaldırım taşına bastırıp, başımı geriye attım. Saç diplerim ıslanmaya başladı, dahasında yüzüm sırılsıklam olduğunda ne zaman kapattığımı bilmediğim gözlerimi açtım. Kimdim? Adımı kim koymuştu ve burada ne işim vardı? Kimin evinde kalıyordum, neden ve niçin yalnızdım? Okula... niye gitmiyordum?

Bae Hei, adımı kendim değiştirdim. Burada yaşıyorum. Annemin tutmuş olduğu evde kalıyorum. Annem yurt dışında babam ise bizden ayrı. Üniversite öğrencisiyim fakat dondurdum.

Yaklaşık dört buçuk aydır bu cümleler beynimi yakıyordu. Psikolojik danışmanım ne zaman kendimi sorgulayacak olursam içimden bunları tekrarlamamı istemişti. Ne demişti? Yaşamak için pozitif ol.

Yaşamak için pozitif ol.

Gözyaşlarım usulca yanaklarımdan akmaya başladı. Beni gören insanlar ne yaptığımı neden sorgulamıyorlardı? Bu kız kendi başına, karanlıkta, soğuk havada bir başına kaldırım taşında oturarak ne yapıyor, diye? İyi mi, yardıma ihtiyacı var mı, diye? Gözyaşlarım yağmur sayesinde kendilerini ele vermiyor olmalılardı. Keşke, diye geçirdim o an içimden. Keşke biri gelse, nasıl olup olmadığımı sorsa ve yanımdan ayrılmasa.

O an Tanrı sesimi duymuş olmalıydı.

Tüyleri karamel rengini andıran köpek ayak ucuma kıvrıldı. Gözlerinin bir rengi farklıydı. Sol gözü kahve, sağ gözü beyaz olan bir köpekti. İçim titredi, soğuktan olmalı diye düşündüm şayet köpeğin mırıltıları uyuşmuş bedenimi uyandırıyordu. Biz kimin suçunu üstelenmiştik? Ya da sanıldığı kadar iyi değil miydik?

Üzerimde mont olsaydı eğer hiç düşünmeden köpeğin üzerini örteceğimde hem fikir oldum. Üşüyordum, ama o benden daha önemliydi. O bazı insanlardan daha değerliydi.

Telefonumu çıkarttım. Yağmur damlaları ekranı ıslatırken Snapchat'e girip ona yazdım.

bae hei: n'aber

bae hei: nasılsın?

pjm: yağmur yağıyorken nasıl olabilirsem o kadar iyiyim

bae hei: sever misin?

bae hei: yani yağmuru.

pjm: severim

bae hei: güzel

pjm: iyi

bae hei: beni merak etmiyor musun?

bae hei: kim olduğumu mesela?

pjm: etmiyorum

pjm: seni görmedim, tanımıyorum bu yüzden daha bir merak etmiyorum

bae hei: tanımadığın için merak etmen lazım zaten aptal

pjm: aptal ne içindi?

bae hei: merak etmediğin için

pjm: merak edecek olursam bile sen anlatacak mısın?

pjm: çünkü ben hiç sanmıyorum

bae hei: hala akıllısın

Siktir. Hala? Parmaklarıma sıçayım.

pjm: hala?

pjm: biz tanışıyoruz

pjm: bunu kesinleştirdik;)

bae hei: Klavyem otomatik düzeltiyor.

pjm: emin misin?

pjm: benimle konuştuğundan beri ilk defa büyük harf kullandın ve normalde küçük harf kullanıyorsun

pjm: büyük ihtimalle klavye ayarlarını değiştirdin

bae hei: sen... çok fenasın

pjm: bilmediğim bir şey söyle

bae hei: aptalsın

pjm: yaşın kaç senin?

Bunu söyleyebilirdim.

bae hei: 19

pjm: oppa diyeceksin

Elimde olmadan gülümsedim.

bae hei: oppo doyocokson

pjm: komik değilsin

pjm: bae hei

pjm: kendinden bahset

pjm: mesela beni nereden tanıyorsun?

bae hei: bazı şeylerin cevabı geçmişten geçer park jimin

bae hei: bunun cevabını kendin de verebilirsin

pjm: fotoğrafını at

bae hei: sende bana nude at

pjm: sapık olduğunu kanıtladın

pjm: bana mı aşıksın?

bae hei: aklımdan geçecek son şey

pjm: aşk akıldan geçmez çünkü

bae hei: harikasın

pjm: biliyorum

Bacaklarım ağrıyordu. Cadde boyu elimde telefon, yüzümde aptal bir gülümsemeyle mesajlaştığım o dakikalar sonucunda evin önündeydim. Hiç içine girmek istemediğim, kasvetli havasından çıkamadığım o ev.

Yalnızlık daha çok insanlar içerisinde bulurdu bizi, değil mi? Peki ya ben, niye her yerde yalnızdım?

Yalnızlık daha çok insanlar içerisinde bulurdu bizi, değil mi? Peki ya ben, niye her yerde yalnızdım?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
park jimin | close your eyesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin