BTS-sea
bae hei: benzetmen hiç hoşuma gitmedi ama
bae hei: merak etme
bae hei: ben ampul değilim, patlamam da
(18.23)İçim sıkılıyordu. Evin duvarları üstüme üstüme gelmeye başladığında kendimi karanlık caddenin soğuk kaldırımında otururken bulmuştum. İnsanların kahkahaları kulaklarımı tırmalamayı bırakmış, ıssız sessizliğe bürünmüştü sanki. Yalnızlığım günden güne daha çok canımı acıtmaya başlıyordu.
Avuç içlerimi ıslak kaldırım taşına bastırıp, başımı geriye attım. Saç diplerim ıslanmaya başladı, dahasında yüzüm sırılsıklam olduğunda ne zaman kapattığımı bilmediğim gözlerimi açtım. Kimdim? Adımı kim koymuştu ve burada ne işim vardı? Kimin evinde kalıyordum, neden ve niçin yalnızdım? Okula... niye gitmiyordum?
Bae Hei, adımı kendim değiştirdim. Burada yaşıyorum. Annemin tutmuş olduğu evde kalıyorum. Annem yurt dışında babam ise bizden ayrı. Üniversite öğrencisiyim fakat dondurdum.
Yaklaşık dört buçuk aydır bu cümleler beynimi yakıyordu. Psikolojik danışmanım ne zaman kendimi sorgulayacak olursam içimden bunları tekrarlamamı istemişti. Ne demişti? Yaşamak için pozitif ol.
Yaşamak için pozitif ol.
Gözyaşlarım usulca yanaklarımdan akmaya başladı. Beni gören insanlar ne yaptığımı neden sorgulamıyorlardı? Bu kız kendi başına, karanlıkta, soğuk havada bir başına kaldırım taşında oturarak ne yapıyor, diye? İyi mi, yardıma ihtiyacı var mı, diye? Gözyaşlarım yağmur sayesinde kendilerini ele vermiyor olmalılardı. Keşke, diye geçirdim o an içimden. Keşke biri gelse, nasıl olup olmadığımı sorsa ve yanımdan ayrılmasa.
O an Tanrı sesimi duymuş olmalıydı.
Tüyleri karamel rengini andıran köpek ayak ucuma kıvrıldı. Gözlerinin bir rengi farklıydı. Sol gözü kahve, sağ gözü beyaz olan bir köpekti. İçim titredi, soğuktan olmalı diye düşündüm şayet köpeğin mırıltıları uyuşmuş bedenimi uyandırıyordu. Biz kimin suçunu üstelenmiştik? Ya da sanıldığı kadar iyi değil miydik?
Üzerimde mont olsaydı eğer hiç düşünmeden köpeğin üzerini örteceğimde hem fikir oldum. Üşüyordum, ama o benden daha önemliydi. O bazı insanlardan daha değerliydi.
Telefonumu çıkarttım. Yağmur damlaları ekranı ıslatırken Snapchat'e girip ona yazdım.
bae hei: n'aber
bae hei: nasılsın?
pjm: yağmur yağıyorken nasıl olabilirsem o kadar iyiyim
bae hei: sever misin?
bae hei: yani yağmuru.
pjm: severim
bae hei: güzel
pjm: iyi
bae hei: beni merak etmiyor musun?
bae hei: kim olduğumu mesela?
pjm: etmiyorum
pjm: seni görmedim, tanımıyorum bu yüzden daha bir merak etmiyorum
bae hei: tanımadığın için merak etmen lazım zaten aptal
pjm: aptal ne içindi?
bae hei: merak etmediğin için
pjm: merak edecek olursam bile sen anlatacak mısın?
pjm: çünkü ben hiç sanmıyorum
bae hei: hala akıllısın
Siktir. Hala? Parmaklarıma sıçayım.
pjm: hala?
pjm: biz tanışıyoruz
pjm: bunu kesinleştirdik;)
bae hei: Klavyem otomatik düzeltiyor.
pjm: emin misin?
pjm: benimle konuştuğundan beri ilk defa büyük harf kullandın ve normalde küçük harf kullanıyorsun
pjm: büyük ihtimalle klavye ayarlarını değiştirdin
bae hei: sen... çok fenasın
pjm: bilmediğim bir şey söyle
bae hei: aptalsın
pjm: yaşın kaç senin?
Bunu söyleyebilirdim.
bae hei: 19
pjm: oppa diyeceksin
Elimde olmadan gülümsedim.
bae hei: oppo doyocokson
pjm: komik değilsin
pjm: bae hei
pjm: kendinden bahset
pjm: mesela beni nereden tanıyorsun?
bae hei: bazı şeylerin cevabı geçmişten geçer park jimin
bae hei: bunun cevabını kendin de verebilirsin
pjm: fotoğrafını at
bae hei: sende bana nude at
pjm: sapık olduğunu kanıtladın
pjm: bana mı aşıksın?
bae hei: aklımdan geçecek son şey
pjm: aşk akıldan geçmez çünkü
bae hei: harikasın
pjm: biliyorum
Bacaklarım ağrıyordu. Cadde boyu elimde telefon, yüzümde aptal bir gülümsemeyle mesajlaştığım o dakikalar sonucunda evin önündeydim. Hiç içine girmek istemediğim, kasvetli havasından çıkamadığım o ev.
Yalnızlık daha çok insanlar içerisinde bulurdu bizi, değil mi? Peki ya ben, niye her yerde yalnızdım?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
park jimin | close your eyes
Fanfictioneuphoria: bana euphoria: yardım euphoria: et euphoria: sana bir sesli mesaj yolladı. euphoria: sana bir video yolladı. AÇMAK İÇİN DOKUN. - pjm: hey pjm: seni kim çekiyor? pjm: ya da sen kimsin? pjm: iyi misin? euphoria: hey euphoria: neden bahsed...