Anemi...

53 10 3
                                    

Bu hayatta herkes büyük bir sınava tâbi tutulur. En önemliside budur. Acaba bu sınavı kazanıp yaşamaya hak kazanır mıyım ?? Diye düşündün mü hiç...

Hayatta en çok korktuğun sevdiğini sevdiklerini ya bir daha göremezsem korkusuyla yaşamayı bilir misin ki ? Gözlerinin önünde bir mum misali eriyip giden birisi oldu mu hiç ? Ya da gidipte geri dönmeyen birisi var mı hayatında ?

Nesrin hanım ve Mahir bey Tamay'ı hastaneye götürdükten sonra Çisil masayı toplayıp hazırlanmaya başladı. Alp odasına gidip ders programını hazırladıktan sonra kapıları ve pencereleri kontrol edip kilitledi. Çisil'e bakmak için adımlarını hızlandırdı. Geç kalıyorlardı. Odasının önüne gelerek kapıyı çaldı. İçeriden "gir" sesini duyduğunda kapıyı açıp Çisil'e baktı. Elinde bir kağıt gördü. Yaklaşarak baktı ve Tamay'ın çizdiği resmi gördü.

"Abi bu resimdeki kızı hayali olarak mı çizdi acaba. Neden böyle birşey çizmiş olabilir. Bu yaşta ki bir çocuk normalde değişik şekiller çizmez mi? Ne bileyim kocaman daireler,uzun çizgiler, birbirine girmiş şekiller veya tel ali gibi birşey çizmezler mi?"

Aklını kemiren bazı sorular dönüyordu. Ama bazı çocukların yeteneği vardır.

Alp Çisil'i pek takmadı. "Normal bir resim işte " diyerek omuz silkti.

"Abartma Çisil normal bir resim işte. Hadi bunu düşünmede okula geç kalmayalım."

Diyerek omuzlarından tutup odadan çıkardı. Montlarını giydikten sonra kapıyı kilitleyip adımlarını durağa yönlendirdiler. Giderken yan komşuları Gülten hanıma rastladılar. Gülten hanım kendi haline yaşayan yanlız bir kadındı. Çocukları çok sevdiği için Tamay'ı kendi çocuğuymuş gibi her gördüğünde yanına gider birşeyler verirdi. Çocukları görünce onlara yaklaştı.

"Hayırlı sabahlar çocuklar okula mı gidiyorsunuz?"

Alp tebessüm edip konuştu.

"Evet Gülten teyze okula geç kaldık bu sabah."

"Ahh çocuklar ahh gece geç yatarsanız böyle olur. Tamay kızım ne yapıyor. Özledim çitlembiği."

Çisil araya girdi.

"Tamay bu sabah rahatsızlandı biraz. Annemle babam hastaneye götürdüler. Bizde o yüzden okula geç kaldık. "

Gülten hanım üzülmüştü.

"Vah vah iyileşir inşallah. Hadi çocuklar tutmayayım ben sizi. Okula daha fazlada geç kalmayın."

Alp başıyla onayladı.

"Tamam Gönül teyze kendine dikkat olur mu. Birşeye ihtiyacın olduğunda gel bize. Biz gerekeni yaparız."

"Aman evladım eksik olmayın saolun. Siz derslerinize çalışın. Büyüyüp okuyun."

İkiside Gönül hanıma sarılıp durağa geçtiler.

~•~•~•~•~•~•~•~

Aradan 20 dakika geçti. Muayene odasından hemşire çıkıp Tamay' ı odaya götürdü. Nesrin hanım ve Mahir bey de odaya girmişti. Hemşire kollarına bakıp biraz inceledi. Sonra eline pamuk aldı.

"Evet bakalım şimdi koluna. Kaşıntı var mı?"

"Hayır."

"Hmm peki yanma acıma gibi birşey var mı?"

"Hayır."

"Peki, kabarma gibi birşeyde gözükmüyor. O zaman birşeye alerjin yok."

Nesrin hanım bir iç çekti ve gülümsedi. Hemşire pamukla ıslattığı yerleri oksijenle sildi. Çizik attığı yerlere ise küçük bant yapıştırdı. Sonra oturduğu yerden kalkıp. Masanın çekmecesinden elma şekeri çıkardı.

Yaşamak İstiyorum (SİLİNECEKTİR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin