Gözlerini açtığı anda karşısında 2 tane 30 cm boyunda kanatlı kurt, bir tane yeşim kılıç ve boyutsal çanta duruyordu. Hemen boyutsal çantaya kurtları ve kılıcı koydu ve kafasını çevirip pencereden dışarıya baktı. Meditasyona girmeden önce öğleden sonraydı ama şimdi neredeyse karanlık juin şehrinin üzerine çökmek üzereydi. Gerçek dünyada tamı tamına 4 saat geçmişti. Aiden hemen yatağına geçti ve kafasını yastığa koyup yarın olacak olan turnuva için düşünmeye başladı ve kısa bir süre sonra uyuya kalmıştı bile...
Sabahın ilk ışıklarıyla uyanan Aiden, hemen boyutsal çantasını sırtına taktı ve odasından çıkıp kahvaltısını yapmak için aşağıya indi. Yemeğini hızlıca yedikten sonra akademi sınavının üçüncü aşamasına yetişmek için hızlıca sınavın olacağı yere doğru gitmeye başladı. Kısa bir süre sonra sınavın olacağı yere geldiğinde ufak bir şok yaşadı çünkü turnavanın rahat bir şekilde yapılması için toprak büyücüleri tarafından kocaman bir savaş alanı yapılmıştı.
Kalabalık kendi arasında konuşurken bir anda karşılarında beş tane heybetli figür belirmişti. Bu güçlü ve heybetli kişiler müdür yardımcısı ve sınav yönetmenleriydi.
Müdür yardımcısı baskıcı ve oteriter sesiyle konuşmaya başladı.
"Bu gün akademi sınavının son aşaması yapılacak ve 2.000 kişiden geriye 200 kişi kalana kadar katılımcılar kendi aralarında turnuva yapacaklar. Bu turnuvada öldürmek, sakatlamak ve kalıcı bir hasar vermek yasaktır, eğer bu kuralları çiğnerseniz aynı şekilde cezalandırılırsınız. Turnuvada silah veya farklı mataryaller kullanabilirsiniz. Şimdi katılımcılar birer numara alsın ve numarası okunduğunda savaş alanına çıkıp rakibiyle savaşsın!"
Müdür yardımcısı konuştuktan sonra katılımcılar sınav görevlilerinden birer numara aldı ve isimlerinin okunmasını beklediler. Aiden'in aldığı kağıdın üstündeki numara '826' idi.
İlk numaralar okunduğunda savaş alanına uzun boylu, sarışın, 15 yaşlarında gözüken bir kız ve boyu kızdan birkaç santim uzun olan, siyah saçlı, hafif kaslı ve yakışıklı bir erkek çıktı.
Savaş alanına çıkan iki kişide hemen saldırı pozisyonunu aldı ve bir anda ellerinde birer kılıç belirdi. Sınav yönetmenlerinin işaretiyle birbirine atılan ikili kıyasıya bir mücadeleye tutuşmuştu. İkisinden de beden alemi 5.seviye auralar yayılıyordu. Sarışın kız elindeki kılıcı ustalıkla savuruyor ve rakibini zor durumda bırakıyordu. Kız, hızlı bir şekilde elindeki kılıcı rakibinin sağ tarafına savurdu. Çocuk kılıç darbesinden kurtulmak için sola doğru hızlı bir şekilde atıldı ve bir anda göğsünün sol tarafında kocaman bir kesik belirdi. Çocuk aldığı darbe yüzünden dizlerinin üzerine çöktü ve
"Pes ediyorum!" diye bağırdı. Sınav yönetmenleri hemen savaşı durdurdu ve bir sonraki numaraları okudu. Böylece tekrar kıyasıya bir mücadele başladı.Zaman hızla akıp geçti ve sonunda sıra Aiden'e geldi. Aiden, hemen savaş alanına çıktı ve rakibini beklemeye başladı. Kısa bir süre sonra karşısına uzun ve siyah saçlı, çirkin suratlı, uzun boylu, 17 yaşlarında bir kas yığını çıkmıştı. Çirkin suratlı herif Aiden'i gördüğünde bomba gibi bir kahkaha attı ve kibirli bir ses tonuyla konuşmaya başladı.
"Senin gibi bir çocukmu yenecek beni? Bence hemen pes etmelisin çünkü seni ezdiğim zaman ağlayarak babanın yanına gidemeyecek hale geleceksin!"
Aiden, karşısındaki kas yığınının alaycı ve kibirli konuşmasını duyunca ellerinde bir anda yeşim kılıcı belirdi. Sakin ve yüzündeki şeytani gülümsemesi ile sınav yönetmeninin işaretini bekledi. İşaret verildiği anda Aiden, Rüzgar Adımları tekniğini kullanarak bir anda ortadan yok oldu.
Kas yığını, Aiden'in bir anda yok olduğunu görünce tedirgin bir şekilde etrafına kontrol etmeye başladı. Arkasını kontrol etmek için döndüğü anda bir metre ilerisindeki Aiden'i gördü ve ileri atılarak güçlü bir yumruk savurdu.
Fakat yumruk Aiden'e çarpacağı anda Aiden, tekrar yok oldu ve bir anda adamın arkasında belirip kılıcını adamın sırtına savurarak birkaç tane kesik attı. Adam sırtına aldığı darbeler yüzünden bilincini kaybedip yüz üstü yere düştü.
Sınav yönetmenleri savaşı durdurdu ve tekrar bir sonraki numarayı okumaya başladılar. Bir kaç saat sonra Aiden'in numarası tekrar okundu ve Aiden, savaş alanına çıkıp hızlı ve ezici bir şekilde, bir galibiyet daha aldı.
Güneş yerini Ay'a bırakırken sonunda mücadeleler bitmiş ve 2.000 kişiden geriye Aiden'de dahil olmak üzere 200 kişi akademiye katılmaya hak kazanmıştı. Bu 200 kişi müdür yardımcısının ve sınav yönetmenlerinin önünde toplandı ve bir açıklama beklediler. Müdür yardımcısı derin bir nefes aldı ve karşısındaki katılımcılara akademi ile ilgili bilgi vermeye başladı.
"Siz bu yıl yapılan akademi sınavını geçmeyi başardınız. Juin akademisi şehrin kuzeyindeki kocaman bir dağda bulunuyor. Akademi, öğrencilerin seviyelerine göre 3 kısma ayrılıyor. Bunlar; dış saha, orta saha ve çekirdek öğrencilerdir. Siz yeni katıldığınız için dış saha öğrencisi olacaksınız bu yüzden şimdilik anlattıklarımı bilseniz yeter. Dış sahada bulunan öğrenciler, köken alemine kadar dış sahada eğitim görürler. Akademide her yıl büyük bir turnuva, 3 ayda 1 büyülü yaratık avı yapılır. Bu turnuvaya ve avlara katılmak zorunludur. Büyülü yaratık avlarında, ilk 3'e giren kişilere belli bir miktar altın ve akademinin belirlediği bir ödül verilir. İlk kurtarılan 10 kişi ise akademiden atılır.
Akademide haftanın 1 günü ders ve ondan sonraki günler ise antrenman yapılır. Bu dersler yatkın olduğunuz elementlere göre verilir. Kayıt yaptıktan sonra her ay en az bir görev yapmak zorundasınız. Bu görevlerin sonucunda akademi puan'ı kazanırsınız. Bu akademi puanlarını kullanarak akademiden teknik, silah, iksir veya farklı mataryaller alabilirsiniz. Bu tür mataryalleri almak için öğrencilerin açtığı dükkanlardan alışveriş yapmak zorundasınız.
Her 3 yılda en az 1 seviye atlamak zorundasınız, eğer seviye atlayamazsanız akademiden atılırsınız. Akademi içerisinde kolezyum hariç savaşmak yasaktır. Birbirinize meydan okuyarak bir antlaşma yapıp kolezyumda mücadele edebilirsiniz. Bu mücadelelerde bahis oynamakta serbesttir. Akademi yurtları 4 kişilik odalar halindedir, yani kalacağınız odada siz hariç 3 kişi daha olacak. Oda arkadaşlarınızla kavga etmezseniz iyi edersiniz yoksa okuldan atılırsınız. Şimdi sizi akademinin bulunduğu dağa ışınlayacağım, bu süreçte biraz başınız dönebilir."
Müdür yardımcısı konuştuktan sonra bir anda sınav yönetmenleride dahil olmak üzere 205 kişinin etrafındaki uzay-zaman bükülmeye başladı. Aradan 5 saniye geçtikten sonra grup, bir anda kocaman surların bulunduğu bir dağda ortaya çıktı. İlk kez ışınlandıkları için yeni katılan 200 kişinin de başı dönüyor ve bazılarıda kusuyordu.
Herkes kendini toparladıktan sonra bazıları kendi aralarında konuşmaya başladılar.
"İnanılmaz! Müdür yardımcısı Joe Quidditch, Toprak elementinin yanısıra bir de Uzay-Zaman elementine sahip."
"Evet üstelik Uzay-Zaman elementi üzerindeki kontrolüde dehşet verici bir raddeye ulaşmış!"
Bu tür konuşmalar etrafta dolanırken elderlerden biri otoriter bir ses tonuyla konuşmaya başladı.
"Şimdi herkes kayıt yaptıktan sonra size verilen oda anahtarlarınızı ve akademi kimliklerinizi alıp odalarınızı bulun. Haftanın ilk günü element dersleri veriliyor, geri kalan günlerde ise antrenman yapacaksınız. Yeni katıldığınız için yarın eğitim yapmayabilirsiniz ama sonraki günler yapmak zorundasınız."
Elder konuştuktan sonra Aiden'de dahil olmak üzere 200 kişi kaydını yapmak için sıraya girdiler.
Kısa bir süre sonra Aiden ve diğerleri kaydını yaptırmıştı. Aiden, akademi kimliğini ve oda anahtarını alıp dış sahaya ilk adımını attığı anda büyülenmiş gibi etrafına bakmaya başladı...
Mr.Ksasuke
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölümsüz Kral - Kitap 1: Santara'nın Çırakları [✔]
Fantasy👑ÖLÜMSÜZ KRAL 👑 🌟Kitap 1: Santara'nın Çırakları🌟 Dünya büyük bir savaş içerisindeydi. Orklar, elfler, cüceler, goblinler, devler ve insanlar aynı tarafta mücadele ediyorlardı. İblislerin efendisi olan Kara Lord, Dünya'da bulunan 6 ırkı karşısın...