Bu bölüm yuusha101816 adlı kullanıcıya ithaf edilmiştir.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
"Her 1 ayda 1 defa istediğin kişiye düello teklif ederek rütbesini alabilirsin. Sadece Kaptan Kara Aslan'a düello teklif edemezsin. Kaptanlar imparatorumuz tarafından seçilir. Rütbe arttıkça kaynakta artar. Ben bir Çavuşum. Sen benim bölüğümde yer alacaksın."
Aiden, bu sistemi takdir etmişti. Basit bir sistem olmasına rağmem etkili ve işlevliydi. Hem askerleri güçlenmeye teşvik eden hem de rekabet içeren bir sistemdi. Bir süre daha yürüdükten sonra 10 tane küçük kulübenin olduğu bir alana geldiler. Sağ tarafta 5, sol taraftada 5 kulübe vardı. Bunların biraz ilerisinde ise diğer kulübelerden biraz daha büyük olan 1 tane kulübe bulunuyordu.
Klübelerin ortasında 10 kişinin rahatça mücadele edebileceği bir alan vardı. Kulübelerin kapıları yavaşça aralandı ve içlerinden 9 kişi çıkarak Karganın önünde sıraya geçip aynı anda hafifçe eğildiler. "Çavuş Kargayı saygıyla selamlıyoruz!" 9 kişi aynı anda saygıyla söyledi.
Karga, Aiden'e döndü ve gülümseyerek konuşmaya başladı.
"İşte burası bizim bölüğümü."9 kişi Dikkatlice Aiden'i süzmeye başladı. "Demek yeni üye. Çavuş, iznin olursa onunla kozlarımı paylaşmak isterim. Bu yaşta Kara Kuzgun birliğine katıldığına göre yetenekli birisi." uzun boylu, biraz sıska olan, 25 yaşlarındaki adam sakince konuştu. Bakışları sert olsada aslında iyi bir insan olduğu anlaşılıyordu. Karga, cevap vereceği anda siyah saçlı, çirkin suratlı, 30 yaşlarındaki adam, kaşlarını çatarak konuştu. "Bende onunla kozlarımı paylaşmak isterim Çavuş!" ve hemen ardından bir başkası.
Aiden, şaşkınlık içerisinde 9 kişiye bakıyordu. Daha yeni gelmesine rağmen bir anda 9 kişi onunla mücadele etmek istiyordu. Aiden, Karganın ne demek istediğini anlamaya başlamıştı. Rekabet, askerler için önemliydi. Hepsi kendini kanıtlamak istiyordu.
"O halde Aiden kabul ederse hepiniz sırayla dövüşebilirsiniz." Karga, Aiden'a bakarak konuştu.
"Ben hazırım istediğiniz zaman mücadeleye başlayabiliriz!" Aiden heyecanla söyledi. Yumruklarını birbirine tokuşturarak gülümsedi.
İlk konuşan sıska adam, boş alana doğru yürüdü. Aiden hemen arkasındaydı. Aralarına 10 metre mesafe bıraktılar ve savaş pozisyonunu aldılar. Karga ve diğer 8 üye bir kenara çekildiler.
"Benim adım Sarı Kum! Seni yeneceğim çaylak!" sıska adam haykırdı ve ileri atıldı. Aiden, ilk önce adamın gücünü test etmek istiyordu. Bu yüzden adamın saldırılarını savuşturup kaçıyordu. Sıska adam, saldırmayı kesti ve Aiden'e bakarak öfkeli bir şekilde haykırdı.
"Daha ne kadar kaçmayı düşünüyorsun çaylak? Bir korkak gibi kaçacaksan Kara Kuzgun birliğine layık değilsin demektir! Bana neden Sarı Kum dediklerini göstereceğim sana! Gioma Toprakları Kuzey Çölü, Sarı Kum uyan!"
Saska adam, bağırdığı anda yer sarsılmaya başladı. Karga, gülümsedi ve sakince konuştu. "Gerçekten ileri gidiyor! Bakalım şimdi ne yapacaksın Aiden..."
Aiden, ne olduğunu anlayamamıştı. Tam saldırıya geçeceği anda kadim ruhun sesini duydu. "Şimdi saldırma Aiden! O ruhuyla bir olarak özel yeteneğini uyandırmış! Şimdi saldırırsan sen zarar görürsün." Aiden, durudu ve Sıska adamı izlemeye başladı. Bir anda toprak havalandı ve Sıska adamın bedenini sardı. Adam sanki bir heykel gibi yerinde duruyordu. Bedeni tamamen toprakla kaplanmıştı. Birkaç saniye sonra toprak bir anda alev aldı. Alevler yok olduğunda adamın yüzü dışında tüm bedeni sarı renkli bir kumla sarılmıştı.
Aiden, kara kılıçlarını çıkarttı ve savunma pozisyonuna geçti. Adam Aiden'a bakarak sert bir tonda tekrar bağırdı. "Burası senin geldiğin yerlere benzemez çaylak! Burası Kara Kuzgun birliği!"
Bir anda sarı kumlar devasa bir yumruk oluşturarak Aiden'e atıldı. Aiden, kılıçları çapraz bir şekilde tuttu ve yumruğu karşıladı. Yumruk onu sürükleyemeye başlamıştı. Arkasından gelen tehlikeyi hissettiği anda kafasını çevirdi. Gördüğü manzara karşısında gözleri fal taşı gibi açılmıştı. Arkadında sarı kumdan devasa bir yumruk daha geliyordu. Daha ne olduğunu bile anlamadan 2 yumruğun arasında kalmıştı. Sıska adamın, Bilge aleminin başlangıcındaki aurası, bir anda Yeryüzü alemine fırlamıştı. Yumruklar büyük bir gürültüyle çarpıştı.
Sıska adam, deli gibi kahkaha atarken bir anda ensesinde ölüm nefesini hissetti. "Bir saniyeliğine beni gerçekten yenebileceğini düşündüm ama anlaşılan yeteneğini tam olarak kavrayamamışsın." Aiden, kılıcını adamın sırtına sapladığı anda sıska adamın dantianındaki enerji, Aiden'e akmaya başlamıştı. "Demek böyle oluyor..." Aiden, kendi kendine mırıldandı.
Yuan Yu'nun kılıçları 2.evreye geçtiğinde gasp etme yeteneğini kazanmıştı. Bu yetenek, 9 Göğün İlahi Yıldız Bedeni ekim tekniğinin enerjisi sayesinde uyandığı için bu tekniğe uygun bir yetenek kazanmıştı. Bu ekim tekniğinde ilerleyebilmek için başka yetişimcilerin enerjisini özümsemek gerekiyordu. İşte bu gasp eden kara kılıçların özel yeteneğiydi.
Sıska adamın bedenini saran kum yavaş yavaş toz olup yok olurken Aiden, kılıcı adamın sırtından çıkardı. "Ruhla bir olmak ha!" Aiden, sıska adamı omuzladı ve Karga'nın yanına getirdi. Karga ve diğer 8 üye şok içerisindeydi.
"S... Sen nasıl kurtuldun! Sarı Kumun ruh yeteneği çok nadirdir. Onu atlatmak oldukça zordur." çirkin suratlı adam merakla sordu. Hepsi Aiden'in 2 yumruk arasında sıkıştığını görmüştü. "Aslında o benim gölge kopyamdı. Yumruklar çarpışacağı sırada ben Sarı Kumun arkasındaydım." Aiden sakince söyledi.
Kimse onun hareket ettiğini görememişti. Buna Çavuş Karga da dahildi. Karga, beklenmedik bir şekilde kahkaha atmaya başladı. "Sen gerçekten yeteneklisin! Fakat tam olarak bir Kara Kuzgun olabilmek için ruh yeteneğini uyandırman gerek. Ayrıca bir isimde hak etmelisin. Ancak bu şekilde bizden birisi olabilirsin. Burada güç sistemi daha farklıdır. Bizler kendi seviyemizdeki yetişimcilerden daha güçlüyüz. Bu yüzden imparatorluğumuzun en güçlü oluşumşarından biriyiz." Karga heyecanla söyledi. Aiden, yeni katılmasına rağmen muhteşem bir performans göstermişti. "Çavuş izniniz olursa biraz dinlenmek istiyorum. Diğer kardeşlerimle sonra kozlarımı paylaşmak isterim." Aiden sakince söyledi. Güzel bir duş alıp ruh yeteneğini hakkında bilgi edinmek istiyordu.
"Gidip dinlenebilirsin. Üstçavuş bizim bölüğümüze bir görev verdi. Yarın şafak vaktinde yola çıkacağız. Bu yüzden iyi dinlen. 9 numaralı kulübe sana ait." Karga konuştuktan sonra Aiden'e bir kart verdi. "Bu kart sayesinde kulübeye girebilirsin. Ayrıca 1 milyon beyaz altına kadar altın depolama kapasitesi var. Boyutsal yüzüğünü bu tür şeyler için kullanma."
Aiden, kartı alıp saygıyla selam verdi ve 9 numaralı kulübeye doğru ilerledi. Kartın üzerinde aynı kırmızı madalyonda olduğu gibi siyah renkli bir Kuzgun kabartması vardı. Kulübenin kapısında, kart boyutunda bir boşluk vardı. Aiden, kartı boşluğa yerleştirdi ve kapı açıldı.
"Demek büyü teknolojisi. İlginç!" Aiden şaşkınlıkla söyledi. Daha önce böyle bir şey görmemişti. İçerisiye girer girmez büyük bir yatak ile karşılaşmıştı. Yatağın hemen yanında devasa bir dolap vardı. Aynı zamanda kulübede, bir mutfak ve banyoda bulunuyordu. Bir handan farkı yok gibiydi.
Aiden hemen üzerini çıkartıp banyoya girdi. Güzel bir şekilde yıkandıktan sonra üzerine temiz kıyafetlerini giydi. Birliğe katılmadan önce birkaç adet siyah renkli kıyafet ve ayakkabı almıştı. Ayrıca 50 kırmızı altın karşılığında bol miktarda simya malzemesi ve şifalı bitkide satın almıştı. Hızlıca yatağa geçti ve uzanmaya başladı. "Bu gerçekten çok yumuşak." Aiden, sakince söyledi. Yatak gerçekten çok yumuşaktı. İlk kez bu kadar yumuşak bir yatak görüyordu. Bedenini bir serinlik kaplamıştı.
Bu sırada Karga, kendi kendine düşünüyordu. "Sanki hiç enerji kullanmıyor gibiydi. Sanki normal bir ölümlüden farkı yoktu. Nasıl o kadar hızlı hateket etti? O konuşana kadar onun Sarı Kumun arkasında olduğunu göremedim. Ayrıca o kılıçlar da çok tuhaftı..."
Mr.Ksasuke
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölümsüz Kral - Kitap 1: Santara'nın Çırakları [✔]
Fantasy👑ÖLÜMSÜZ KRAL 👑 🌟Kitap 1: Santara'nın Çırakları🌟 Dünya büyük bir savaş içerisindeydi. Orklar, elfler, cüceler, goblinler, devler ve insanlar aynı tarafta mücadele ediyorlardı. İblislerin efendisi olan Kara Lord, Dünya'da bulunan 6 ırkı karşısın...