Ellie Goulding-Burn
Medyada şarkıyı dinleyinSabah telefonumun sesiyle kalktım. Hemen telefonu açtım.
"Alo"
"Alo kızım 8'de orda olurum dedin saat 10 oldu. Eşyalar taşınmaya başladı. Gel çabuk."dedi annem.
"Tamam anne geliyorum."dedim ve kalktım.Lavaboya gidip yüzümü yıkadım. Aşağıya indiğimde Aybars'ı göremedim.
Odasının kapısının önüne gelip tıklattım. İçerden ses gelmeyince yavaşça kapıyı araladım.Yatağında uyuyordu. İçeri girip kapıyı kapattım. Yanına gidip yavaşça dokundum.
"Aybars, ben gidiyorum."dedim.Yavaşça gözlerini açtı.
"Nereye?"diye sordu.
"Eşyalar taşınmaya başlamış. Yardım edicem işte."dedim.
"Bekle ben de gelicem."dedi ve ayağa kalktı.Hemen gardolabına gitti ve siyah kot pantolon ve aynı renk tişört çıkardı.
Lavaboya gitti ve giyinip geldi.
"Yuh ne ara giyindin lan."dedim şaşkınlıkla.
"Ne sandın kızım. Süpermen gibi yakışıklın var senin burada."dedi egosunu tavan yaptırarak.
"Öf egona başlayayım senin yürü çabuk gidelim."dedim.Beraber onun evinden çıktık ve arabasına bindik.
Annemi aradım.
"Anne biz şimdi çıkıyoruz sen hangi mahalle olduğunu söyle biz buluruz."dedim.
"Dinçerler mahallesi. Sırlı sokak no 18."dedi ve kapattı.Aybars'a tekrar ettim.
"Dinçerler mahallesi, sırlı sokak, no 18 "dedim.Dememle Aybars'ın kafasını bana çevirmesi bir oldu.
"Dinçerler Sokak?"diye sordu.
"Evet de noldu?"dedim.
"Lan orası psikopatlarla dolu. Herkes mafya lan orda. Hayatta göndermem seni oraya."dedi.
"Aybars sür arabayı, zorundayım."dedi.
"Tamam ama günde 2 kez bende kalıcaksın."dedi.
Kafamı salladım.Arabayı sürmeye başladı.
Sonunda Dinçler sokak yazılı tabelayı gördüm.
Cidden çok korkutucu bir mahalleydi. Her yer depolarla doluydu. Sokaklarda 2-3 kişi falan vardı. İleride bir çocuk grubu oynuyordu.Aybars arabayı çocukların yanında durdurdu ve indi.
Bende indim ve beraber çocukların yanına gittik.Hepsi 8-10 yaşlarında erkek çocuğuydu. Ellerinde eskimiş ve patlamış bir top vardı. Hepsinin üstündeki kıyafetler yırtıktı.
"Merhaba çocuklar."dedim.
Şuan kendimi öğretmen gibi hissettim.
"Merhaba."dedi içlerinden biri.
"Biz size bir yer soracaktık. Sırlı sokağı biliyor musunuz?"diye sordum.
"Evet biz hepimiz orada oturuyoruz. İsterseniz götürebiliriz."dedi çocuk.
"Tamam binin hadi arabaya."dedim.
"Annelerimiz kızar."dedi çocuk.Çocuğun yanına eğilip elini tuttum. Normalde çocukları hiç sevmem ama bu çocuklar çok şirin geldiler bana.
"Bize güvenebilirsiniz. Biz bişey yapmayız size. Hem baksanıza kaç kişisiniz siz. Bizde kas falan yok zaten, siz işimizi bitirirsiniz bizim."dedim.Çocuklar çok tatlı bir kahkaha attılar. Hepsi birbirine baktılar ve bir karar aldılar. Yalnız çocuklar gözleriyle konuşabiliyor galiba.
"Tamam."dediler.Aybars sürücü koltuğuna bende yanına geçtim. Çocuklarda arkaya sığıdılar.
6 kişilerdi ama çok zayıf oldukları için sığımışlardı.Çocuk bize yolu tarif ettiğinde
En son:
"Tamam burası."dedi.Etrafa baktığımızda direkt 18 numaralı evi görmüştüm.
2 katlı etrafı sarmaşıklarla kaplı bir binaydı. Çok ürkütücü bir görüntüsü vardı. Rengi beyazdı ama çok eski gibi göründüğü için beyazdan bir eser kalmamıştı.Doğru söylemek gerekirse buraya taşındığımıza şaşırmıştım. Annem çok süslü bir kadındı böyle bir yerde pek durabileceğini pek zannetmiyordum. Kesin babamın işidir diye geçirdim içimden, bizim burada psikopatlar tarafından gebertilip çöpe atılmamızı istiyor. Bizden kurtulmak istiyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FARAH
Teen FictionYaklaştı ve dudaklarımın hizasına geldi. Ben altında gözlerimi kapatmıştım ve titriyordum korkudan. "Korkuyorsun."dedi hayal kırıklığıyla. "Korkuyorum."dedim. Sinirle üstümden kalktı ve yumruklarını sıkıp duvara yumruğunu geçirdi. "Korkma allahın be...