✡24✡

4.1K 120 88
                                    

Tepki-Another round
Medyada şarkı
İyi okumalar


Aybars'ın evine gelmiştik.
Aybarsın tepkisinden korkuyordum. Kapıyı çaldık.
Kapıyı Çağrı açtı. Gözleri direkt birleşik olan ellerimize kaydı.
"Ooo hayırlı olsun"
"Çekil"dedi Pars onu eliyle iterken. Gerilmiş gibi görünüyordu.

Kulağına yaklaşıp
"Sakin ol"diye fısıldadım.

Derin bir nefes aldı ve yürümeye devam ettik.
Salona geldiğimizde Aybars ve Sarp oturuyordu. Alaz yoktu-olmasındı zaten gerilimci pislik-.

Arkası bize dönük olan Aybars geldiğimizi duyunca bize döndü. Gözleri direkt ellerimize kaydı. Şaşırmış gibi görünüyordu. Hızla ayağa kalktı ve Pars'ın üstüne doğru yürümeye başladı. Yanımıza gelince Pars'ın yüzüne sertçe bir yumruk attı. Pars sendeledi ama düşmedi. Elimi sımsıkı tutuyor, bırakmıyordu.

Aybars bana döndü.
"Onun elini derhal bırak"dedi.
"Üzgünüm Aybars onu seviyorum."dedim.

Sinirli bir şekilde güldü.
"Seviyorsun? Onun sana neler yaptığını unuttun galiba. Neredeyse tecavüz ediyordu sana. Derdin ne senin ha derdin ne?"dedim sinirle.

Gözleri dolmuştu. Pars'ın elini bırakıp ona doğru yürümeye başladım. Yanına gelince sarıldım.
"Beni düşündüğünü biliyorum neler yaptığını unutmadım. Ama o da beni seviyor eskisi gibi değil. Değişti artık."dedim sadece onun duyabileceği şekilde.
"Hiç kimse değişemez."dedi ve benden ayrılıp hızla evden çıktı.

Arkasından bakakaldım.
Pars yanıma geldi ve sarıldı.
"Üzülme ben onunla konuşurum."dedi.
Benden ayrıldı ve Aybars'ın arkasından koştu.

Pars'ın anlatımından

Aybars'ın arkasından koşarak çıktım. Ne kadar düşmanım olsa da planım için onu inandırmam lazımdı. Farah'ı Aybars'ın güvenini kazanmak için kullanmam lazımdı. Aybars'ın güvenini kazandıktan sonra batırıcaktım onu. Farah'ı da sevdiğim felan yoktu. Orospunun teki.

Aybars'a yetiştim ve önüne geçtim.
"Konuşalım mı?"diye sordum.
"Hayır."dedi.
"Tamam bana güvenmemeni anlayabiliyorum. Ama sana kendimi nasıl kanıtlayabilirim bilmiyorum. Değiştim ben. Eskisi gibi piçin teki değilim(öyleyim). Farah'ı seviyorum."dedim.
"Onu sevmiyorsun. Onunla oynuyorsun. Ben senin huyunu bilmiyormuyum sanki 18 yıldır tanıyorum seni. Piçin tekisin sen. Ona sahip olduktan sonra bir kenara atıcaksın. Acımıyacaksın. Ama ben buna izin vermem."dedi sinirle.
"Tamam inanmamanı anlıyorum. O yüzden bir süre gözlemle beni kötü bir hareketimi görürsen istediğini yaparsın bana."dedim.

Şaşırmış gibiydi ve inanmış.
Başarmıştım galiba.
"Tamam ama eğer o kızı bir kere üzdüğünü görürsem çok kötü sikerim bu sefer."dedi.
"Tamam biladerim."dedim ve kahkaha attım.
"Hooop dur orda izin verdim diye kardeş mi olduk olum? Hala sana gıcığım. "Dedi.
"Hadi eve gidelimde Farah'a verelim bu müjdeli haberi biladerim."dedim.

Amacım sinir etmekti.
Aybars'ın ondan hoşlandığını biliyordum. Abisiymiş gibi davranıyordu ama bakışı farklıydı. Aşk hakkında pek birşey bilmem ama aşık insanı gözünden tanırdım.
Belkide bunun keyfini çıkartıp Aybars'ı kızdırabilirdim.

Beraber eve geldik. Kapıyı çaldığımızda Farah açtı. Aybars'ı gördüğünde üstüne atladı resmen. Sinir olmuştum.
Yanında sevgilisi varken başka bir adama sarılmakta ne?
Kıskanmıyordum ama bana ait olan bir şeyin başkasıyla yaklaşması sinirimi bozuyordu.

Bir süre sonra hala sarılmaya devam ettiklerini görünce sinirle yanlarından geçtim.

Bunu fark etmiş olacaklar ki ayrıldılar ve onlar da salona geldi. Hep beraber salonda oturuyorduk. Sinir bozucu bir sessizlik hakimdi. En sonunda bu sessizliği Farah bozdu.
"Oyun oynayalım mı?"
Ben dışında herkes olur dedi.
"Ne oyunu ya bebek miyiz biz?"dedim.
"İtiraz etme hakkın yok Pars oynuyoruz."dedi Farah.
"Tamam be ne oynuyoruz?"diye sordum.

FARAHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin