FARAH

✡11✡

9Canlı-Deli Dediler
Medyada karakterler

Alaz... Hayatımı mahveden adam tam karşımda duruyordu.
Beni görünce gözleri açılmıştı.
Beni baştan aşağıya süzdü.

Pars yanıma gelip bana silah dayayan adamın elinden kurtardı. Kulağıma yaklaşıp fısıldadı.
"Ben sana buraya gelmemen gerektiğini söylemiştim."dedi.

Ben kilitlenmiş olarak Alaz'a bakıyordum.
O da şaşkınlığını üstünden atıp sırıtmaya başladı.
"Ooo Farah hanım yıllar sonra sizinle karşılaşmak ne güzel. Hâla çok güzelsiniz."dedi.

Gözlerim doldu. Ama ağlamıyacaktım.
Yavaş adımlarla Alaz'a ilerledim. Tam önünde durduğumda yakasından tutup ayağa kaldırdım.
"Sen de öyle. Hâla piçsin."dedim gülümseyerek.
"Şşt o güzel ağzına küfür yakışıyor mu hiç?"diyerek parmağını dudağıma bastırdı.

Yakasındaki elimi çekip dudağıma koyduğu elini tuttum ve kolunu büküp ters çevirdim. Korumalar geleceği sırada Alaz onlara gidin işareti yaptı.
"Bir daha bana dokunursan ebeni sikerim."dedim sinirle.
"Wow baya geliştirmişsin kendini. Başka konularda da geliştirmişsindir inşallah lazım olacaksın."dedi alayla.
"Bence seni ne yapalım biliyor musun Alaz gay bir erkeğe verelim ömür boyu siksin seni. En azından hayat azgın bir erkekten kurtulmuş olur ha ne dersin?"dedim.
"Bence ne yapalım biliyor musun Farah seni bana verelim ben ömür boyu sikeyim seni en azından hayat bir güzel kızdan kurtulmuş olur."dedi o da alayla.

Ben çok sinirlenmiştim.
Tam on tekme atacakken Pars beni geri çekti. Kendisi Alaz'ın üstüne atlayıp yumruk attı.
"Ne diyon lan sen orospu çocuğu?"diye bağırdı Pars.
"Bir daha bu kıza yaklaşmıyacaksın. Seni öldürürüm."dedi.

Her kelimesinden sonra yumruk atıyordu.
Kapı birden gürültüyle açıldı.
Sarp ve Çağrı gelmişti.

Etrafa göz attıklarında ağızları açık kaldı.
"Ne oluyor burda?"dedi Sarp.
Sarp kıyafetime baktı.
"Bu ne kızım?"dedi.
"Ne gibi gözüküyor?"diye sordum.
"Gerdek gecesine girecek gelin gibi gözüküyorsun."dedi Çağrı.

Göz devirdim.
"Alın şu Pars'ı da gidelim."dedim.

Pars hâla Alaz'ı yumrukluyordu.
Sarp gidip Pars'ı aldı.
Biz tam kapıdan çıkacekken Alaz yorgun sesiyle bağırdı:
"Sana yeniden sahip olucam Farah. Bekaretini ikinci kez alıcam."

Kapıdan çıktığımızda üçü de bana bakıyordu.
"Yürüyün hadi."dedim.

Arabaya bindik. Sürücü koltuğuna Sarp, yanına Çağrı, arka koltuğa da Pars ve ben oturmuştuk. Sarp arabayı sürmeye başladı.

Pars'ın evine geldiğimizde indik. Sarp'da inmişti.
"Farah konuşabilir miyiz?"diye sordu.
"Yarın konuşalım çok yorgunum."dedim.

Sarp tamam dedi ve Çağrı ile beraber gittiler.
Geriye Parsla biz kalmıştık.
Pars dik dik bana bakıyordu.
"Ne var?"dedim.
"Anlatıcak mısın?"dedi.
"Belki sonra."dedim ve eve girdim.

Odama girip kendimi yatağa attım ve düşünmeye başladım.

Tekrar nasıl karşıma çıkabilirdi? O son cümlesini nasıl söyleyebilirdi?
İnşallah bir daha karşıma çıkmaz, diye dua ettim Allah'a.

Bir daha bana öyle bişey yapmaya kalkarsa kendimi öldürürüm heralde.

Kapım tıklatıldı ve açıldı.
Pars gelmişti.
"Kaldığımız yerden devam edelim mi uykumuza?"diye sordu.

Kafamı salladığımda yanıma gelip uzandı ve battaniyeyi üstümüze örttü.

Birbirimize dönüktük.
"Pişmanım."dedi.
"Ne için?"diye sordum.
"O iğrenç şeyi yaptığım için. Kendimden nefret ediyorum. Masum olduğun konusunda hâla aynı fikirdeyim. Masumluk sadece bekaretle olmuyor. Senin için temiz. Sürtük kızlar gibi değilsin sen.  Bugün o herifin söylediği son cümle tepemin tasını attırdı. Gidip onu orda öldürücektim. Ama dönemedim geri çünkü ben de aynı şeyi yaptım. Özür dilerim. Çok özür dilerim."dedi.