Tripkolic-Gözleri Var Ya
Medyada şarkı"Artık gidelim istersen sevgilim."dedi Pars.
"Sevgiline sıçem."diye mırıldandım.
Aybars kıkırdadı.
Pars duymuşa benzemiyordu.Aybars'la ayrıldık.
"Görüşürüz güzelim."dedi Aybars.
"Görüşürüz yakışıklım."dedim ve yanağından öptüm.Pars'a döndüm. Sinirle bize bakıyordu. Yürümeye başladığımda Pars'da yanımdan geliyordu.
Mırıldanışını duydum:
"Yakışıklıymış. Kıçımın yakışıklısı."Duyduğum şeyle kıkırdadım.
Pars bana döndü.
Yanağıma bakıyordu. Neye bakıyor diye düşünürken gamzelerime baktığını anladım. Evet gamzelerim var hem de belediye çukuru gibi.Hızlanıp arabaya bindim.
Pars'da arkamdan bindi.
Arabayı çalıştırıp sürmeye başladı.Radyoyu açtım. "Feride Hilal Akın-Bilir mi?"Şarkısı çalmaya başladı. Bu şarkıyı çok severdim. Şarkıyı mırıldanmaya başladım.
Bilir mi?
Yerime gelen kıymetini bilir mi?
Bu insan cennette mevlaya küsen değil mi?
Benim gibi koklar mı derinden?Şarkıyı mırıldanırken üstümde iki çift göz hissettim. Pars dikkatlice bana bakıyordu. Kafamı ona çevirdim. Simsiyah gözleriyle çok derinden bakıyordu.
Ben ona bakarken şarkıyı mırıldanmaya devam ettim.
Lalla la la la lalla la la la
Lalla la la la lalla la la lalalalla
Söz ağızdan çıktı bir kere
Anladım gönülde vardı
Şimdi bana yalnız gitmesi kaldı
Ne yazık ki hakim bey bir ifadem bir müdafam yok
Sadece tek satırlık son sözüm kaldıNakarat kısmında o da mırıldanmaya başladı.
Bilir mi?
Yerime gelen kıymetini bilir mi?
Bu insan cennette mevlaya küsen değil mi?
Benim gibi koklar mı derinden?
Bilir mi?
Sormaya değer mi?
Şimdi sen, bir yabancı gibi ben seni ellerimle sularkenŞarkı bittiğinde durmuştuk. Geldiğimiz yere baktığımda uçurumun kenarına geldiğimizi gördüm.
Burası Sarp ile karşılaştığımız uçurumdu. Niye buraya gelmiştik?
Pars'a döndüğümde:
"İn"dedi.
"Niye geldik buraya?"diye sordum.
"Soru sorma da in."dedi ve arabadan indi.Ben de peşinden indim. Arabanın önüne dayandık ve uçurumun aşağısında ki sert dalgaları izlemeye başladık.
"Telefonumu alabilir miyim?"diye sordum.
"Niye?"diyerek soruma soruyla karşılık verdi.
"Lazım oluyor."dedim.
"Sevgilin merak ediyodur."diyerek cebinden telefonumu çıkararak verdi.Elimi uzatıp aldım ve cevap verdim.
"Evet, merak ediyor."dedim.Aybars'ı sevgilim olarak bilmesi işime gelirdi. En azından çok yaklaşmaya kalkmazdı. Bu piçe belli olmaz ama.
"Bu arada rehberinde ne çok erkek ismi var."dedi.
"Olabilir."dedim.
"Bişey sorabilir miyim?"diye sordu.Şu an şoklardayım. Rica mı etti o benden. Bişey sorcam demesini beklerdim.
"Evet"dedim.
"Ara sokakta neden ağlamıştın?"diye sordu.O anlar aklıma gelince gözlerim doldu yine gözlerimi kaçırdım.
Pars elini çeneme getirip yüzümü ona çevirdi. Gözlerini gözlerime diktiğinde gözümden bir damla yaş aktı.
"Niye ağlıyorsun?"diye sordu yumuşak sesiyle.Ben cevap veremedim. Gözümden bir damla daha yaş aktığında yaşların ardı arkası kesilmemeye başladı. Ben hıçkırarak ağlamaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FARAH
Teen FictionYaklaştı ve dudaklarımın hizasına geldi. Ben altında gözlerimi kapatmıştım ve titriyordum korkudan. "Korkuyorsun."dedi hayal kırıklığıyla. "Korkuyorum."dedim. Sinirle üstümden kalktı ve yumruklarını sıkıp duvara yumruğunu geçirdi. "Korkma allahın be...