Umut;Bir insanın umudunu elinden alırsanız ne olur biliyor musunuz?Hayata küsebilir,güvenini kaybedebilir.En kötüsü'de sağlığı kötüye gidiyorsa yaşamak için çabalamaz.Eğer ki birine aşık olursa bir ihtimal umudunu yeniden kazanabilir ama şunu unutmayın umut olmadan hayat olmaz.Onun için kimsenin umudunu hayatından çekip almayın.
Burak'ta Kaan'ın bir gün onu seveceğini umut ederek yaşıyordu.Bunu tüm kalbiyle umut etmesi onu ayakta tutan tek şeydi.Kaan'ın bir gülüşüyle mutlu olabiliyordu.
Kapının pervazına dayanmayı bırakıp adımlarını Kaan'ın yanına doğru atmıştı.Mutluydu ne kadar sevdiği dün geceyi hatırlamayacak olsa'da boynundaki izi görecek.Burak'la baya bir tartışacaktı.Bunu kendisi'de biliyordu ama artık umurunda değildi.Onu uzaktan sevmekten yorulmuştu onun için her şeyi bilmesi daha mantıklı gelmişti Burak'a bir umut oda onu severdi belki diye düşünüyordu.
Dün gece boynunda sızan sevdiğiyle durmuştu daha sonra zar zor taşıyarak onu yatağına yatırmış.Bir süre onu izlemişti göz kapakları daha fazla açık kalmaya dayanamayarak kendisini misafir odasına atıp gözlerini gecenin karanlığına yummuştu.
Elini sevdiğinin saçında gezindirirken kıpırdanmasıyla elini hemen geri çekti.Dudaklarını sevdiğinin saçlarına bastırıp ayağa kalktı.Uyandığında yüzleşecek gücü yoktu onun için gittiğine dair kısa bir not yazarak gidecekti.Hafta sonu olduğu için birkaç gün göremeyeceği için hem üzgün hemde mutluydu.
Yazdığı notu Kaan'ın görebileceği bir yere koyup son kez sevdiceğine yanına oturdu.Kısık çıkan sesine aldırmadan konuştu.''Bir gün benim seni sevdiğim gibi sende beni seversin umarım.Artık benim dünyam sen oldun ama sen bunu bilmiyorsun ve benim canım yanıyor.İyi uykular sevgilim''Gözünden akan yaş sevdiğinin yanağına düşerken gözü titredi Kaan'ın.Son kez sevdiğinin saçlarını öpüp evden ayrıldı.
Kaan'dan
Sesli bir küfür edip eliyle açmadığı gözlerini bastırdı.Gece Burak'la fena dağıttığını biliyordu fakat bir kaç kesit dışında hiçbir şey hatırlamıyordu.Yatakta bir kaç dakika o pozisyonda yattıktan sonra kalkıp etrafına baktı.Nerede olduğunu idrak edip oturur pozisyona geldi.
Bedenini odasındaki banyoya doğru yönlendirip içeri girdi.Aynanın üzerine yapıştırılmış notu alıp okudu.
Lütfen kızma ama kızacaksın üzgünüm.Günaydın. -Burak
Neden böyle saçma salak bir not yazdığını anla- bir dakika boynunu biraz yana yaslayıp önce ize sonra nota baktı.
Sinirlenmişti fakat neye sinirlendiğini bilmiyordu.Gerçi şuan ne hissettiğini bile bilmiyordu'ki.Bununla daha sonra ilgileneceğini aklının bir köşesine not edip.Bedenini ayarladığı suyun altına soktu.Eline döktüğü şampuanı ıslanmış saçlarına karıştırırken ılık bir duşun bir insana ne kadar iyi geldiğini fark etti.Gözlerini kapatıp dün geceye dair bir şeyler hatırlamaya çalıştı.Başara bildi'de yavaş yavaş dün gece olan şeyler hafızasını süslerken sinirlenmek ve sinirlenmemek arasında gidip geliyordu.
Çabucak durulanıp suyu kapattı.Acilen Burak'ın yanına gitmek istiyordu bunu nasıl yaptığını ona sorması gerekiyordu.Kızması sinirlenip öfke dolması gerekirken yapamıyordu ona karşı bir sinir,nefret besleyemiyordu.
Dolabını açıp üzerine rastgele bir şeyler giyerken.Hala ağırmaya devam eden başını umursamadan arabanın anahtarını bıraktığı yerden alıp evden ayrıldı.
Burak'tan
Eve gitmek yerine bu aralar sık geldiğim bir yere gelmişti.Geceleri daha güzel oluyordu buranın manzarası fakat akşam olmasını bekleyememişti genç çocuk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbimin Hükümdarı [BxB]
LosoweÖpüyorum gökyüzü gibi bakan gözlerinden. ''Benim bir mucizeye ihtiyacım vardı ve hayat karşıma seni çıkardı.''Sevdiğinin söylediği cümle karşısında gözlerini seyrettiği manzaradan kaldırıp dizinde yatan sevdiğine baktı ondan böyle cümleler duymaya...