YENİ HİKAYE:
"AFFET BENİ "
Serkan yetişmek için durmadan araba kullanıyordu.Ne olur olsun varmalı düğünü durdurmalıydı.
Eylül başka biriyle evlenemezdi .Kesin babası onu zorla evlendiriyor diye düşünen Serkan köye varmak üzereydi.
Köyün kurallarının, adetlerinin çok katı olduğunu Serkan zaten duymuştu.Ama sevdiği için herşeyi yapacaktı.
Düğün halayını görünce Serkan arabadan indi , en baştaki, gelin ve damatın masasına doğru gitti.O hızlıca masaya yaklaştı.Kızın yüzü duvak yüzünden gözükmüyord.Kızın yüzünü neden böyle kapattıkları bile Serkana tuhaf geliyordu..
Ama şimdi öfkeden çıldırıyordu.Onun sevdiği bir başkasıyla evlenemezdi.O hızlıca yürüyordu.Kimseye aldırmadan tam gelinin karşısında durdu.
SERKAN: Seni seviyorum.Biliyorum ki,üniversitede birlikte geçirtiğimiz o kadar yıl boşuna gidemez sende beni seviyorsun....şimdi ne değişti? Eğer sen başkasıyla evlenirsen ben nasıl yaşarım bilmiyorum...
Bu sözlerle artık o herkesin dikkatini üzerine çekmeyi başarmıştı.
Gelin bir anda duvağını kaldırdı şimdi tam olarak karşısındakını izliyordu.
Bu zaman Serkan hala başını yerden kaldırmadan konuşuyor,duygularını anlatmaya çalışıyordu.Ama kafasını kaldırdığında......
SERKAN:Ben seni çok sev.......
Sen de kimsin???????
DAMAT:asıl sen kimsin?Evet !o yalnışlıkla başka düğünü basmıştı.Bu düğün Derinoğluların düğünüydü ve az önceki konuşmayla ortalık karışmıştı.
SERKAN:Bakın bir yanlış anlama oldu,ben galiba yanlış yere geldim
Gelinin abisi Yaşar öne geçti ve Serkanın yakasından tuttu YAŞAR:Evet yanlış düğüne geldin,ama söylediklerinden sonra burdan canlı çıkamayacaksın
Ama dedesi onu durdurdu.
-bu nerden geldiği belli olmayan deliyi dışarı atın hemen !
YAŞAR: baba izin ver onu lafları için ben kendim cezalandırıyım.
Ama damat öne geçti.
DAMAT:Abi bak yanlış anlama var,belli ki ,adam yanlış düğüne gelmiş,ben düğünümde kan falan istemiyorum.
SERKAN:Evet kusura bakmayın,ben gidiyorum gerçekten üzgünüm , .
YAŞAR:Dur bakalım!!! Düğünümüzü basıp böyle gideceyini mi zann ediyorsun?
DAMAT:Abi ben ne dedim?
Tamam! hadi buna son vermek için bunu nişanlıma da soralım... böylece bu iş bitsin...
Cemre? Sen bu adamı tanıyormusun?
SERKAN: ne dediniz Cemre mi? Cemre lütfen doğruyu benim sizi tanımadığımı
söylermisiniz ...?
YAŞAR:Kardeşimin ismini ağızına alma sakın!!!
CEMRE:O doğru diyor....
SERKAN:Teşekkür ederim,Anlaşılmazlık için de çok üzgünüm,şimdi izniniz olursa ben gidiyorum...siz devam edin..
Serkan arkasını döndü ve gitmek üzereydi.
CEMRE:DUR!
SERKAN:Ne?
CEMRE:Dört yıl yedi ay kaç haftalar daha kaç saatler geçti bilmiyorum,ama ben de seninle geçirdiğim zamanı unutmadım,bende seni seviyorum ...
Cemre Serkana doğru yaklaşmıştı .
Serkan şaşkınlıkla onu izliyordu.
SERKAN:O iyi mi ??? Yani kafasını bir yere mi çarptı ?
Cemre Serkana daha da yaklaştı elinden tutarak "koş" diye bağırdı.
Serkan kızın dediğini yaptı ve kalabalığın arasında gözden kayb oldu.
Serkan dışarı çıkınca kızdan aralandı.
SERKAN:Sen ...sen de kimsin? Neden yalan söyledin?,? ben seni tanımıyorum bile....
CEMRE:Ne fark eder, eğer şimdi kaçmazsak dedemle babam ikimizi de öldürücek.
SERKAN:gerçekten mi?Beni neden öldürsün? Sonuçta şu an sen bana asılıyorsun kızım
Serkan daha bir çok şey söylemeyi istiyordu ama dikkati yolun diğer tarafındakı düğün arabasına takıldı Düğün salonundan evlenmiş olarak ayrılan çift ona hiç yabancı değildi.Onun mutlu gördüğü gelin bir zamanlar ona deliler gibi aşık olduğu tek kadındı...Eylül...CEMRE:Ne? Ne oldu ? Gelmiyormusun? Sen bilirsin ! araban varmı?
Ama Serkan o kadar üzgündü ki,hala beyni geç kaldığı şeye takılmıştı.Kız artık evlenmişti.
Cemre onun sorularını yanıtsız koyan adamın cebinden anahtarı aldı ve koştu.Serkan hala gözlerini diğer yola dikmişti.Kalbi çok kötü acı veriyordu ona.
Cemre koşuyordu,arabanın nerde olduğunu anlayınca sese doğru gitti.Tam arabaya
binecekken babasının adamlarını gördü.Onlar kalabalığın arasında üzgün donuk adamı fark etmeden hala onları arıyorlardı.Cemre arabanın arkasında yere çöktü.YAŞAR:Durdurun arabayı ,dikkat edin bu gün hiç bir araba aranmadan bu köyden ayrılmayacak ! Tamam mı?!!!
Bu an Cemrenin aniden gözü ata takıldı.
"Babam beni bulamazsa kesin arabayla peşime düşücek,ama atla kaçarsam kaçma şansım daha çok ola bilir.Arabanın geçemediği yerlerden ben atımla koşarım.Evet işte bu kızım...
O damat tarafının düğün için getirdiği ata binerek ordan uzaklaştı.Ama kalbi durmadı yine de Serkanı da bırakamayacağını anladı..
CEMRE:burda öyle durucakmısın? Ben gidince tek suçlu sen olursun atla hemen!!!!
Serkan sanki şimdi şoktan kendine geliyordu.Kızın uzattığı eli tutarak ata tırmandı.
Eski köprüye varınca Serkan kıza durmasını söyledi.
SERKAN:Nereye gidiyoruz? ! Hemen atı durdur.kime diyorum!!.dur!!!
CEMRE:Ne yapmaya çalışıyorsun,bizi yakalamalarını mı istiyorsun? Neden indin?
SERKAN:Hadi sen git....
Serkan artık attan inmiş köprünün kenarında durmuştu.Biraz da öne giderse ,düşücekti.
CEMRE:Ey sen ? Sen ne yapıyorsun? Yoksa atlayacakmısın ?
Cevap gelmiyordu,Serkan sadece geç kaldığı için hayatının da onsuz bir anlamı kalmadığını düşünerek daha da uc köşeye gitti
CEMRE: Bari yüzme biliyormusun ?
SERKAN:Ne?
CEMRE:Yüzme diyorum ,yüzme..
Atlamayı mı düşünüyorsun?
SERKAN:Sen kimsin ha? Kimsin kızım?
CEMRE:O,afedersin ben...Ben Cemre....
SERKAN:umrumda
değil !!!Neden beni rahat bırakmıyorsun düş yakamdan tamam mı?
CEMRE:ne yapmaya çalışıyorsun?
SERKAN:Belli değil mi?! Kendi hayatıma nokta koyuyorum.
CEMRE: anladım,peki neden bekliyorsun? Atla! Ama bana öyle geliyor ki sen atlamayacaksın?
SERKAN:atlarım o kadar istiyorsan....
Serkan aşağı bakıyordu.....ölürse Eylül üzülürmüydü acaba ? Bunları düşünüyordu sadece... bide yanında hiç susmayan bir kız vardı...
CEMRE:Tamam
SERKAN: tamam ne ?
CEMRE:Tamam yani peki
SERKAN:peki? Peki! atlıyorum o zaman....
CEMRE:tamam sen bilirsin ,senle mi uğraşıcağım?! Atlarsan ben sadece izlerim haberin olsun.
Dinle belki bu atlama hevesini sonraya saklayalım.Zaten burdan atlarsan ,ölmezsin de.....boğuluncaya kadar ben atlar kurtarırım seni..Hem baksana su çok berbat ....kesin içi yılanlara dolu...belki bu yüzden hiç atlamam....belki sen de vazgeçesin ?ne dersin?
Serkan ona döndü ve üzerine doğru yürüdü .
SERKA:Ya sen nasıl bir kızsın ? Ne istiyorsun benden? Senin yüzünden sevdiğim kız bir başkasıyla evlendi! Bense hala senle uğraşıyorum.
CEMRE:AT! at kaçıyor atı durdur!
SERKAN:Senin hizmetçine mi benziyorum? Git!! bak atın gidiyor sende defol!
CEMRE:Ben bu elbiseyle nasıl atın peşinden koşayım? Aptal!!!
SERKAN:Bana ne senden ? senin elbisenden..? ne dediyimi duymadın mı?!!!!
CEMRE:Peki gidicem, telefonun var mı? Lütfen konuşmama izin ver
SERKAN:Evet veririm,umarım ondan sonra senden tamamen kurtulurum!!! al!!!
Cemre telefonda birilerini ararken yine konuştu.
CEMRE:sen hala ismini söylemedin?
SERKAN:Sana ne benim ismimden?!!!
CEMRE:seni bir daha görmeyeceğim ,bana yardım edenin ismini bilmek istiyorum sadece...
SERKAN:SERKAN.....
Ama o başka birşey söylemedi. ..evet kendi hali berbattı...ama içten içe yanındakı kıza da acıyordu.Babasının ve abisinin durumuna bakılırsa onlar iyi insanlara hiç benzemiyorlardı.
CEMRE:Alo Kader? Kader beni duyuyormusun?
KADER:Cemre?Nerdesin? ,baban her yerde seni arıyor..
CEMRE:Boş ver! sen beni dinle bir saat sonra kimseye görünmeden istasyona gelebilirmisin...bide dolabımda bir çanta var onu bana getir tamam mı?
KADER:Cemre gerçekten gidiyormusun? Gidiyorsan yurtdışına kaç !bak bende seninle gelirim.
CEMRE:Evet tabi seni bekleyen Tunalar için değil mi? !! Neyse şakayı bırakta çantamı istasyona getirmene bak.
Cemre telefonu sahibine geri uzattı.
CEMRE:Şimdi ne yapıcağız?
SERKAN:Ne? Seninle istasyona gideceğimi düşünmüyorsun her halde?!!!
CEMRE:düşünüyorum,ben yalnız gidemem çünkü!
SERKAN:Bana ne?
CEMRE:Çünkü benim düğünümü basan sensin,şimdi beni burda bir başıma bırakamazsın.
SERKAN:Ben mi kaçalım dedim? Sen kendin kaçmadın mı?
CEMRE:Bunun bi önemi yok
SERKAN:afedersin ama benden bu kadar!!
Serkan gidiyordu ,Cemrenin de onu takip ettiğini görünce,sinirle bağırdı.
SERKAN:Beni takip etmeyi bırak!!
CEMRE: Ben yalnız nereye giderim?
SERKAN:Nereye istersen!!!!
CEMRE:Yani beni kız başıma gece gece burda bırakıcakmısın?
SERKAN:Evettt!!!
CEMRE:Sen nasıl bir erkeksin..
SERKAN:Ben seninle senin düğün olayınla hiç bir alakamın olmasını istemiyorum.
CEMRE:Peki tamam
Cemre geri...... köprünün en uc kısmına gitti.
Serkan bunu görünce geri döndü.
SERKAN:Ne yapmaya çalışıyorsun sen? Eğer ölürsen o mafya baban benim başıma bela olur! Bunu mu istiyorsun?
CEMRE:bakıyorum da o kadar salak değilsin.
SERKAN:Sen şu an atlamayacaksın değil mi?
CEMRE:Bilmiyorum şu an duygularım çok karışık
SERKAN:Kesin büyük bir hata yaptım ki,allah ceza olarak seni karşıma çıkardı.
CEMRE:Ben hala bekliyorum...
SERKAN:Tamam, tamam bana biraz kafamı toplamam için zaman ver.En azından uzaklaş ordan..?
CEMRE:Asla! Önce beni burda bir başıma bırakmayacağına söz ver.
SERKAN:Peki.... söz
CEMRE:peki o zaman .
Dur
........ bu araba sesini tanıyorum acele et karşıdakı çalılarda saklanalım.Bu babamın
arabası....
Araba gidince Cemre derinden oh çekti.
CEMRE:Anlaştık mı?
SERKAN:Anlaştık,ama önce o manyak aileni ara ve bir bağımızın olmadığını söyle onlara! O zaman gideriz.
CEMRE:nereye gidiceğiz
SERKAN:Benim bir arkadaşım var ,şu an buraya yakın bir yerde olması gerekiyor.Madem artık arabam da yok senin yüzünden,
o zaman o bizi alır.
CEMRE:Neden daha önceden aramadın peki?
SERKAN: dedim ya aradım ...
****
GÜNEY:Serkan nereye gidiyoruz?
SERKAN:Size....
GÜNEY:Tamam ...ne.....ne?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
#cemser Bir başka hikaye :sen ve ben
Random#CEMSER-ait ilk hikayelerden. Lütfen oylamayı da unutmayın Çok iyi arkadaşlar hayatın zorluklarına karşı mücadele eder,zamanla bu arkadaşlık aşka dönüşür.Ama, malesef Serkan en iyi arkadaşı Cemreye aşık değil,başkasına aşık.Kalbi kırılan Cemre çare...