SERKAN:
Tuncay...iyi ki burdasın....TUNCAY:Serkan bu ne hal ,hayalet görmüş gibisin,doğrusu beni endişeli halinle neden aradığını merak ettim.....
SERKAN:Benim seninle konuşmam gerek
TUNCAY:hangi konuda?
SERKAN:Yeni gelen hastayla ilgili.
TUNCAY:Hayatla mı ilgili? Nesi var?
SERKAN:O kız, ...o ... aslında Hayat değil... Cemre..
TUNCAY:Cemre mi, o da kim?? sen onu tanıyormusun.......................benim ki de saçma soru ,tabii ki tanıyorsun, kendini kayb ettiğine göre.................... baya yakından tanıyor gibisin?
SERKAN:Tuncay ,Cemre benim çoçukluk arkadaşımdı.
TUNCAY:anladım,
eee yalnız arkadaşınmıydı,
yoksa ......
SERKAN:Tuncay! bana bir daha anlatsana ,Hasan beyler onu nerden tanıyorlar ?
TUNCAY:Geçen gece Melekle oynarken anlattım ya.....,anlaşıldı dinlememişsin....
Onlar Hayatı denizden bulmuşlar ,kız gözlerini açandan bu yana,hiç bir şey hatırlamıyor.....
SERKAN:Peki ama sen ,onun bu halde olmasının en büyük sebebi çoçuğunun kaçırılması olduğunu söylemiştin,o zaman kocası nerde???
TUNCAY:ben nerden biliyim,bana bak yoksa şu Cemreyle aranızda bir şeyler mi vardı????
Serkan derinden nefes aldı.
TUNCAY:tamam desene derin bir konu..Serkan hala kendinde değildi.
Tuncay şimdilik onu kendi düşünceleriyle baş başa bırakmak kararına geldi.Kapıya doğru gidiyordu.
SERKAN:Tuncay ,lütfen Cemreyle ilgili şimdilik Eylüle bir şey söyleme ...
TUNCAY:tamam ,merak etme
Serkan sanki rüyada gibiydi.Uyanırsa Cemrenin yine kayb olucağını düşünüyordu.Bu düşüncelerle
Kendini yine Cemrenin odası önünde buldu.
Cemre Serkan gittikten sonra kötüleşmiş ve ilaç almışdı.Şimdi kendine geliyordu .İlaçların etkisinden olmalı, gözlerini açmak o kadar zordu ki,etrafında olup bitenle ilgilenmiyordu,hemşire yeni getirdiği ilaçları da odaya koyub çıktı.Az sonra yine kapı aralandı.Cemre gelen kişinin Serkan olduğunu anlayınca ,yeniden yüzüne Hayat maskesini takmış gibi oldu.
Serkan yavaş -yavaş ona yaklaştı.Cemre gözlerini açmıyor,israrla uyumuş numarası yapmaya kararlıydı.Serkan elini onun yüzüne doğru götürdü,ama ona dokunamıyordu.Bunu yapmaya onun hakkı varmıydı ki, onun uçurumda yaşadıklarından sonra, en büyük hazinesini hafızasını ve onca anılarını kayb ettikden sonra, yine kendini tutamıyor,ona dokunmayı, ona sarılmayı,kokusunu o kadar özlemişti ki,şimdi nasıl yabancı gibi davrana bilirdi ?
-yok yapamam
Ama kalbi, aklı ona dokunmayı emr ediyordu.Serkan ellerini onun yüzüne yaklaştırıyorken kapı çaldı hemşire içeri girdi.Serkanın kafası hemşireye döndüyü sırada Cemre gözlerini açtı.Serkanın eli yüzünün çok yakınındaydı,Cemre yine gözlerini kapattı.-Serkan bey ,karınız durmadan sizi arıyor, çok önemliymiş..
SERKAN:hemen geliyorum.Hemşire çıktıktan sonra Serkan elini geri çekti .
SERKAN:Neden hiç bir zaman sana yaklaşmam kolay olmadı, hep engelleri geçmem gerekti.Serkan odayı terk etti.
Cemrenin gözleri açılsa bile,göz yaşları durmadı.CEMRE:"Malesef bizim kaderimizde birlikte mutlu olmak yokmuş...benim yolum seninle kesişse bile,biz o yolun sonunda acı çekiyoruz.Demek sen bile benim yerime koyacağın birisini buldun, ben se senden bana kalan tek gerçekliğe sahip çıkamadım, Meleğimi kayb ettim.Ben her kese mutsuzluk mu veriyorum????"
***
SERKAN:Acil aramanı gerektiricek sebeb ne ?
EYLÜL:Serkan Meleğin ateşi çıkmış , bana gerekli ilaçları getirirmisin?
SERKAN:hemen ,alıp geliyorum.
****
HEMŞİRE:Hayat hanım sizi görmek isteyen biri var..
CEMRE:Hasan amca !
HASAN:güzel yavrum, nasılsın?
CEMRE:ben iyiyim de sen nasıl oldun?
HASAN:bende iyiyim.
CEMRE:Hasan amca yüzün neden asık?
-HASAN:ben karakoldan geliyorum
CEMRE: Melekten bir haber mi var?,amca lütfen söyle ?!!
HASAN:Evet , şey ....kızım...Melek..
CEMRE:Amca söylesene Melek nerde?
HASAN:Kızım Meleği kaçıran adam.. .yakalanmış....
CEMRE:Ya Melek? Cemrenin heyecanlı ve kızarmış gözleri şu an Hasan beyin yüzüne dikilmiş cevap bekliyordu.
HASAN:Hayat ...adam ...adam..Meleğin öldüğünü söyledi
başın sağ olsun kızım çok üzgünüz,ama bunu senden saklayamazdım.
CEMRE: Hayır ya,yok öyle bir şey ! Olamaz! Benim kızım ölemez ! O daha çok küçüktü. HAYIR! YALAN SÖYLÜYOR!!!
Benim kızım ölmedi!!! Benim Meleğim ölmedi.O annesini yalnız bırakamaz dı, O yaşıyor...
HASAN:Kızım lütfen!!
Hasan bey onu sakinleştirmeye çalışırken ,kendisi de bu acı karşısında kahr oluyordu.
Hemşireler zorla ona sakinleştirici iyne yaptılar,ama Cemre hala ağlıyor,boğuk sesle -benim kızım beni yalnız bırakamaz, o annesini asla yalnız bırakamaz, ben onsuz yaşıyamam... .ben onsuz ölürüm öylece gözleri kapandı.
Anne uykuya dalıncaya kadar kızının ismini sayıklıyorken,aralarında kilometrelerce yol olmasına rağmen ,Melek ateşler içinde "anne" ""anne" diye haykırıyordu.
MELEK:Anne ...anne lütfen beni bırakma...anne.......annecim...
Eylül Meleğin baş ucunda durmuş endişe içinde Serkanı bekliyordu.Kapı çalınca ,koşarak kapıyı açtı.
EYLÜL:Nerde kaldın,getirdin mi?
SERKAN:evet , nesi var?
EYLÜL:ateşi hala düşmüyor.
SERKAN:acele edelim,bu ilaçlar,ateşinin düşmesine yardım eder.
Meleğin bir elini Serkan diğer elini Eylül tutmuş ,kızın ateşinin düşmesini bekliyorlardı.
Melek yavaş- yavaş kendine geliyordu.ateşi düşmüştü.
Serkan Melekle Eylülü yalnız bırakıp ,telefonu açmak için çıktı.
SERKAN:Evet Serap?
HEMŞİRE:doktor bey ....Hayat hanımın hali yine kötüleşti.Sakinleştirici yaptık ama az önce kendine geldi.Şimdi yine sakinleştirici yapalım mı ?
SERKAN:hayır, ben hemen geliyorum.
-Eylül , benim acilen hastaneye gitmem gerek,hastalardan birinin durumu yine iyi değil.
EYLÜL:Tamam aşkım, sen git, zaten Melekte iyi.....
SERKAN:tamam,akşam görüşürüz
EYLÜL:görüşürüz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
#cemser Bir başka hikaye :sen ve ben
Aléatoire#CEMSER-ait ilk hikayelerden. Lütfen oylamayı da unutmayın Çok iyi arkadaşlar hayatın zorluklarına karşı mücadele eder,zamanla bu arkadaşlık aşka dönüşür.Ama, malesef Serkan en iyi arkadaşı Cemreye aşık değil,başkasına aşık.Kalbi kırılan Cemre çare...