Herkese merhaba. Çok çok özledim sizi.
Biraz beklettim, kusura bakmayın.:)
Umarım severek okursunuz.
Çok çok teşekkürler şimdiden.:)
...
"Dünya bir şey mi oldu güzelim?" diye sorarken elleri yanaklarımı hapsediyor. Gitmek istemiyorum. Onu bu kadınla yalnız bırakma istemiyorum. Dayanmıyorum. Gözümden bir damla yaş akıyor.
"Evren." Diyorum en muhtaç ses tonumla.
"Canımm." Diyor en içten ses tonuyla.
Dayanamıyorum. Bir damla daha akıtıyorum, gözlerimden. O nasıl canım demek be insafsız!
Ben nasıl gideceğim şimdi?
Evren kafamın içindekileri anlamaya çalışır halde, merakla gözlerimin içine bakarken, ben içerdeki kadının varlığını iliklerime kadar hissediyorum. Beynimde bir cümle tekrarlanıp duruyor.
"Ama siz baş başa kalacaksınız? Ben nasıl gideceğim?"
"Nereye gideceksin Dünya?"
Ay bir dakika! Ben onu sesli mi söyledim. Tabi ki söyledim. Adamın elleri yanaklarımda, gözleri gözlerime içimi okur gibi bakarken, benim bu toy kalbim ne yapacağını bilir mi? Bilmez.
"Ben sesli mi söyledim onu?" diyerek kendimi daha da rezil etmeyi başarıyorum.
"Nereye gidiyorsun dedim!"
"Annemler geliyor muş. Şimdi havaalanındalar. Ablam aradı. Benim hemen eve gitmem lazım."
"Kaç gün kalacaklarmış?"
Bütün derdimizi bu mu şimdi sevdiğim. Ben bu içerdeki kadınla seni bırakıp, nasıl gideceğim diyorum, sen bana kaç gün diyorsun.
"İki üç gün kalırlar. Çok kalmazlar."
Biz gözlerimiz birbirine kenetli halde dikilirken, arkadan o gıcık olduğum ses geliyor.
"Bir sorun mu var Yavuz?"
Senin Yavuz kadar başına taş düşsün emi!
"Dünya'nın acil bir işi çıktı. Benim onu bırakmam lazım. Giderken seni de otele bırakırım."
Ya ama eriyorum şu anda sevgili okuyucularım. Hissediyorsunuz değil mi? Ne de güzel bir cümleydi o öyle.
"Öyle mi? Benim vaktim var aslında..."
Gerçekten karşımda ki kadını anlamaya çalışıyorum. Zor şeyler yaşamış, bunalımda olabilir. Ama karşında ki adam eski sevgilin be kadın, yanında da ben yeni sevgilisi! Ne bu yüzsüzlük? Nedir senin derdin diye bağırmak istiyorum.
"Evren'in de benimle gelmesi gerek Damlacığım." Yüzümde ki samimiyetsiz gülüşle içimdekileri ona anlatabildiğime inanıyorum. Çünkü nedense bir anda yüzü düştü haspamın.
"Hadi hayatım sen odadan alacaklarını al, çıkalım bir an önce."
Hayatımın diyen ağzını, içimde ki şüpheleri yıkan davranışlarını, ne yaparım biliyor musun be adam yerim yer.
Bu gece Damla Hanıma attığım gollerin hesabı yok sevgili dostlar. Siz saydınız mı? Vallahi ben sayamadım.
Annemlerin gelmesini unutmuşçasına mutlu oluyorum. O an hiçbir şey umurumda olmuyor. Bu adam öyle güzel düşünüyor, öyle güzel anlıyor ki beni. Aşkın bir yük değil, sırtını korkusuzca dayayabildiğin, onun o kaslı vücudu olduğunun farkındayım. Kaslı ama gerçekten. Bu ayrıntıyı atlayamam. Beni bilirsiniz. Ayrıntılar önemlidir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEÇİM SENİN!
RomanceYazar olmak için daha doğrusu bir kez olsun ismini raflarda görmek için can atan bir kadın; Dünya. Kendi halinde, gizemli bir adam; Evren. Ve adamın seçim senin diyerek sunduğu teklifi kabul ederse kadın, neler olur? Neler olmaz ki? En önemlisi Aşk...