Peri Kızıyla Eşeğin Masalı

3.6K 238 531
                                    

Zeynep Alasya - Aşk Rengi

Bir yandan Öykü'yü dinlesem de gözüm sürekli güneşte oynayan Masal'daydı. Öykü de anlamış olacak ki susup benim Masal'a seslenmemi bekledi. "Masal annecim güneşte oynama." diye bağırdım fırsattan istifade, "Geç Denizlerin yanına.". Masal başını bebeğinden kaldırıp Deniz'le Rüzgar'ın oynadığı yere doğru baktı. Ama fikir pek hoşuna gitmemiş olacak ki yüzünü buruşturdu. "İstemiyorum anne." diyerek bebeğine geri döndüğünde Öykü karnını okşayıp "Tam cadı bu ya." diyerek kıkırdadı.

Başımı iki yana sallayıp "Sorma sorma." diyerek kalktım salıncaktan. Ayağa kalktığımı görünce "Anne istemiyorum!" dedi bu sefer biraz daha ağlamaklı bir sesle, "Deniz Rüzgar'a okuldaki dersler gibi konuşuyor, sıkılıyorum ben.". Gülmemek için kendimi zor tutmam gerekse de tuttum. Yanına diz çöktüğümde saçlarını sevdim usulca. Hafif nemlenmişlerdi terden. Çok sıcaktı. Çok beyazdı benim tatlı kızım bu kadar güneşte durmak için. "Annecim ama çok güneş burası." dedim o yüzden, "Denizlerin yanına gidip sen yine kendin oynayabilirsin. Ama burada durursan ne olur biliyor musun?". Bebeğinin elbisenin ucuyla oynamaya devam ederek başını iki yana salladı. "Hani geçen sene ben çok kızarmıştım hatırlıyor musun?" diye sorduğumda gözlerini kısıp baktı yüzüme. Ama sonra aklına gelmiş olacak ki onayladı başıyla. "Çok canım acımıştı hani." dememe "Evet babam bir şey sürüp durmuştu sana." diye cevap verdi.

-Heh işte öyle olursun annecim sen de. Canın acısın istemiyorum ben. Geç kardeşinin yanına yine bebeğinle oyna.

"Babam ne zaman gelecek?" diye alakasız bir soru sormasına şaşırmadım tabi ki. Ne zaman canı bir şey yapmak istemese böyle dolaştırıyordu konuyu. Alışmıştım artık bu huyuna. Vazgeçirmeye çalışsak da yapmaya devam ediyordu küçük cadı. O yüzden cevap verip istemediği konuya geri döndürüyorduk biz de. Bir yerde pes edecekti. En azından umutlar o yöndeydi.

"Babanla Burak amcanın biraz işleri var ya bebeğim." diyerek önüne düşen saçlarını kulağının arkasına sıkıştırdım. "Ama denize gidecektik. Söz vermişti babam." diye dudak büktü hemen. Annelerinin tersine Ayazma'nın buz gibi suyuna bayılıyordu benim bebeklerim. Özellikle Masal gibi her şeye çok hassas bir çocuğun o buz gibi suya bu kadar girme isteğini anlayamıyordum asla. Tabi babasıyla olmanın etkisi vardı kesinlikle. Babasıyla vakit geçirsindi de nasıl olursa olsundu kızım için. Buz gibi suya da girerdi, sorun değildi. "Zaten şu an çok sıcak annecim. Biraz daha serinlesin öyle gidersiniz. Babanlar da gelmiş olur." dedim ama bu sefer biraz ötemizdeki Deniz girdi lafa, "Sen niye gelmiyorsun anne?".

Masal cadılıklarıyla Deniz de dikkatiyle böyle sıkıştırıyordu işte bizi. Gidersiniz dememi fark etmemişti bile Masal. Yüzü gülmüştü hemen. Ama Deniz'in dikkatini çekmişti. Soruyu sorduğu an da güzel kızımın da yüzü düştü hemen. "Evet anne sen niye gelmiyorsun?" diye hesap sordu üstüne de. "Yanlışlıkla öyle dedim. Geleceğim tabi annecim." deyip Masal'ı kaldırdım yerinden. Konuyu yeterince dağıtmıştı ama daha fazla güneşte oturamazdı, "Hadi babanız gelene kadar oynayın siz. Biz teyzenle konuşalım biraz daha.".

Bu sefer itiraz etmeden geçti Denizlerin yanına. Ben de rahat bir nefes verip salıncakta keyif yapan Öykü'nün yanına geri döndüm. "Aklım çıkıyor Defne." dedi gözlerini çocukların üstünden ayırmadan. Eli sürekli karnını okşuyordu. Sanırım hamilelikle birlikte bu hareket de yükleniyordu bize. Sürekli bir sevme isteği geliyordu. İçimizde hissetmek yetmiyordu, bir de okşamamız lazımdı. Yetmiyordu o sevgi. Rüzgar'a hamiliğine göre artmıştı Öykü'de bu hareket. "Bir kere aldılar yavrumu" diyordu ciddi ciddi sanki doğum yapmamış da çocuğunu ondan koparmışlar gibi, "Bu sefer keyfini çıkaracağım en azından o zaman gelene kadar.".

Yanına yavaşça ilişip "Neyden korkuyorsun?" diye sordum. Ellerini karnının iki yanına koydu sanki minik hanımın duymasını engellemek ister gibi. Dudağını ısırıp suçlu suçlu "İki çocuk fikrinden." diye itiraf etti. Gözlerini kocaman açıp "Sana hayret ediyorum mesela." dedi, "İkiz bir de. Aynı anda bebek, aynı anda merak, aynı anda... Ay her şey aynı anda. Nasıl yapıyorsun?".

Aşk RengiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin