"Dediğim gibi başına aldığın bir darbe sonucu bayılmışsın. Ama kafanı çarpmamışsın bu yara öyle gözükmüyor birisi sopayla kafana vurmuş gibi.. Herhangi birşey hatırlıyor musun?"Düşündüm.
Ben herşeyi hatırlıyordum. Ama hatırladığım şeyler bana da saçma gelmeye başlayınca sadece neden bayıldığıma odaklanmak istemiştim.Doktora tek başıma gelmiştim. Mina bana dünden beri tripli olduğu için yalnızca randevuyu ayarlayıp bana vermişti.
"Hayır, hatırlamıyorum. Ama sanırım başım döndü ve düştüm. Sadece bunlar var aklımda."
Doktor düşündü. "Bilinç altına bunu yerleştirmiş olabilirsin bu yara düşmekle olan birşey değil."
Omuz silktim. "İnanın bende hatırlamıyorum doktor bey.."
Kafasını salladı ve gözlüğünü düzelterek konuştu.
"Tamam o zaman.. Verdiğim ilaçları 2 hafta boyunca baş ağrısı yapmaması için içmelisin kafandaki yaraya dikiş gerek görmedim. Şu anlık bu kadar bir sıkıntımız yok."Teşekkür edip verdiği kağıdı aldım ve odadan dışarıya çıktım. Kolidorda yürürken tanıdık bir yüz gördüm.
Gözlerimi kısarak tekrar baktım. Evet gördüğüm kişi tam da tahmin ettiğim kişiydi.
"Hey, sarışın!"
Ona doğru seslendiğimde yanındaki kızla beraber bana döndüler. Kaşlarını çatarak etrafına baktığında bana baktı ve bir süre sonra büyük bir şekilde gülümsedi.
"Kim Yuna!"
Gülümseyerek bana doğru gelirken bende ona adımladım ve anında sarıldık. Sırtını sıvazlayıp geri çekildim.
"Park Jimin... Uzun zaman olduu!"
Kafasını salladı tatlı bir şekilde gülümseyerek.
Etrafıma baktım ve konuştum."Peki.. Neden buradasın? İyi misin?"
Jimin yanındaki kıza baktı. Kıza gülümsedim ama oralı bile olmadı önüne dönünce sanki bir duvara selam vermişim gibi hissettim. Önemsemeyip Jimin'e döndüm.
"Biz şey için geldik.."
Bekledim yüzüne bakarak.
"Sevgilimin beklenmedik bir rahatsızlığı çıktı. Onu gösterecektik."
Kafamı salladım ve kıza doğru baktım. Bir yerinde birşey varmış gibi gözükmüyordu ama tuhaf gözüküyodu.
Saçları dağınık uzun kirli eski bir ceketi ve siyah bir elbisesi ve... yüzü mosmor gözüküyordu?
"Anladım.. Geçmiş olsun çok."
Kız bana bakmadığından bende bunu Jimine söylemiştim.
Jimin konuştu. "Sen ne yaptın?"
Kaşlarımı çattım. "Ne yaptım?"
Ne diyeceğimi bekledi. Sanırım napıyorum diye sormak istemişti.
"İ-iyi... Pek birşey yok."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
heart&head ¦ jeon jungkook
Fanfiction"Artık okul kurulu başkanı değilsin, kimse kurallarına uymak zorunda değil." "Bunu gerçekten aşman gerek Jungkook.." .... Çatıda başlayan olayın, Yuna'nın sadece bir kabus olarak düşünmesi işleri daha da zorlaştırmıştı...