0.4 (Jane)

257 85 66
                                    

Siyah Subaru ile Schrouder Plaza'ya ilerlerken sabahın erken saatleriydi. Boston'ın henüz güneş vurmamış sokakları dün geceki yağmurla ıslanmış, salıncakları su ile dolan tüm parklara sessizlik hakimdi. Yolcu koltuğunda ekranı koltuğun kumaşına kapanmış, titreyen telefonuma baktım. Yine Incarna ya da Devon arıyor olmalıydı. Jeff'in kaybolmasının üzerinden 48 saat geçmişti ve bunun İncarna'yı çılgına çevirmeye yeteceğinden emindim.

Üç yaşımızdan beri Incarna'nın en iyi arkadaşı olmak beni beş ele avuca sığmaz çocuğun teyzesi yapıyordu. Jeff'i kaç kere gece yarısı parkta -çoğunun sarhoş olduğunu düşündüğüm- arkadaşlarıyla yakaladığımı hatırlamıyorum. Kaybolması beni şaşırtmamıştı çünkü defalarca olmuştu, ayrıca Incarna'nın eski sevgilisi Jason Slade'den bahsetmiyorum bile. Her zaman onu tekrar bulurdu. Hanson'ların yakasından düşeceği yoktu. Ama bu kez farklıydı. Slade onu bulmuş olsa onu götüreceği tek yer küçük evinin karanlık garajı olurdu. Dün Slade'in evini aramıştık ama Jeff orada değildi.

Sabahın erken saatleri olduğu için trafik yoktu ama yine de yol uzundu. Sonunda Boston Emniyet Müdürlüğü'nün önündeydim. Schrouder Plaza'da.

(Devon)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Devon)

Gözlerim telefonun ekranında ortağım Jane'innumarasını ararken telefonum birden parmaklarımın arasından çekildi. Kafamı kaldırdığımda Jane'i görmek beni şaşırtmamıştı. Her zamanki gibi yine erkenciydi ama ben Jeff için tüm geceyi burada İncarna ile geçirdiğimden onubeklemek zorunda kalmıştım. Jane 3 yıldır ortağımdı ama bunun öncesinde de hep birlikteydik. İkimizin çok da iyi anlaştığı söylenemezdi, hatta bazen benigerçekten hayattaki en büyük düşmanı olarak gördüğünü düşünüyordum ama Incarna ondan ayrılamadığı için liseden beri hiç ayrılmadık. Arkadaş -belki de düşman demeliyim- olarak 13, ortak olarak da 3 yılımı onunla geçirmiştim ve işine aşık olduğuna yemin edebilirdim. Benden 4 yaş büyük abim Gabe ile evliydi ama zamanını onunla değil de Schrouder Plaza'da geçirmeyi tercih ediyordu. Cinayet masasında tek kadın dedektif olmaktan gurur duysa da, zaten bu kadar erkeğin arasında bir başına olmak yeterince zorken alay konusu olmamak adına sakladığı, çok derinlere gömmek zorunda kaldığı duyguları olduğunu biliyordum. Duygularını belli edecek en ufak bir harekette bulunmaz, onları dile getirmez, metalden yapılmış zırhının dışına asla çıkmazdı. Cinayet masasına ilk geldiği zamanlarda yapılan pek de hoş olmayan şakaların bile yüz ifadesi hiç değişmeden üstesinden gelmişti. Diğerlerinin onu öfkelendiklerini bilmelerini istemezdi.

Tarağa gelmez siyah bukleleri yine karmakarışıktı. Asansöre ilerlerken ilk katta, takım elbisesine uygun siyah, kısa topuklu botlarının parlak zeminde çıkardığı ritmik sesler yankılandı. Asansörün önünde durdu ve düğmesine birçok kez bastı. Bunu endişeli ya da stresli olduğu zaman yaptığını öğrenmek için onunla çok zaman geçirmiştim. Bu küçük detayı aklımdan çıkarmaya çalışarak asansörün kapısının açılmasını bekledim. Asansör bizi yukarı kata götürürken botunun ucunu sabırsızlıkla yere vurduğunu fark ettim. İkinci katta durduğumuzda ikimizin kullandığı küçük masaya ilerledi. Jeffin kayıp olduğu haberini geç almanın onu öfkelendirdiğini biliyordum. Ama onu bulacağına emindim.

(İncarna)

Devon, Luke'u bahane ederek Jane varmadanbeni eve göndermişti. Jeff'i aklımdan çıkaramıyordum. Ona ulaşamamak banasadece Jason'ı düşündürüyordu. Kayboluşunun arkasında onun olduğunudüşünüyordum. Her zaman korktuğum o eski sevgilim. Kendim için değil, çocuklarım için korkuyordum. Bana verebileceği tüm zararı zaten vermişti.

14 yaşıma bastığım gün ailem beni, Jason'un ailesinin teklif ettiği -hiç de ihtiyacımız olmayan- yüklü miktarda para karşılığı Jason Slade'e satmıştı. Annem, babam ve abim eski, sarayı andıran gereksiz büyüklükteki evimizin şimdi çürüyen çiçeklerle dolu olan geniş bahçemizde , kupkuru toprağın altında bir yerlerde çiçeklerle birlikte çürüyorlardı ama Jason'dan yakamı kurtaramamıştım.

Ailem ise bana onları kendi ellerimle öldürmekten başka seçenek sunmamıştı. On dördüncü yaş günümde pasta kesmemiştim.

-Bade 🍀

İkinci ŞansHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin