ÜVEY ABIM EDEBIYAT ÖĞRETMENIM MI? (No Texting)

37. Bölüm

-Iyi de bu kız senin en iyi arkadaşın.

Dönüp kaldım.
Bu kadarına da pes.

-Yok ben gidip yapışıcam saçına.

Hareketlensemde Ateş durdurdu.

-Böyle yaparsak elimize hiç bir şey geçmez.

-Nasıl yani?

-Bizde onu rezil edelim diyorum.

Başımda ampuller yandı.

Öyle kuru kuruya olmaz değil mi? Tadını çıkarmak lazım.

-Varan 1: biraz sonra yapacaklarıma karışmayacaksın.

Ateş kafa sallayacaktı ki kaşlarını kaldırdı.

-Ne dur bir saniye. Benim karışacağım bir şey yapacaksın yani?

-Malesef. Şimdi planı anlatıyorum.

***

Bankta oturan Serkan'ın yanına ilerledim.

Ateş çok inat etmişti. Ama sonra ikna etmiştim. Tabi münasebetsiz bir harekette bulunursa yapacaklarından da bahsetmişti.

-Nasılsın sevgilim.

Bu cümleyi söylerken kendimden tiksindim.

-Ha şöyle yola gel kızım be.

Elini gevşekçe omzuma attı.
Serkan noldu sana aşkım?
Evren den ders mi aldın sen?

Ateş ileriden el kol yaptı. Serkan'ı varya mangal etine çevirirdi alimallah.
Ama sabretmesi gerekti. Umuyordum ki saçma birşey yapmayacaktı.

O kızın zaafı Serkandı. Ve fark ettiğim şey şu ki ne zaman Serkan'la gözüksem arıyordu.

Bu yüzden de aramasının çok uzun sürmeyeceğini düşünüyorum.

-Uzun zamandır görüşedik. Dedim zorlukla gülümseyerek.

-Valla hatun şimdi durum şöyle geliyorum okulda yoksun. Tenefüslerde yoksun. Çıkışta yoksun. Sürekli kayıpsın.

Haklıydı çocuk. Tenefüslerde şu kızı bulmaya çalışıyordum. Çıkışta desen hakeza aynı. Toprak'a git. Ateş'ı ikna et.

-Haklısın ne yapayım meşgüldüm.

-O zaman akşama seni bir yere götürmek istiyorum.

Ona yav he he bakışı atacaktım ki vakurluğumu korudum.

-Akşama bakarız. Canım.

Telefonum titredi.

Ateş:

-Biraz daha o eli çekmezse o eli alıp bir tarafına monte edeceğim.

Gözlerim kocaman oldu.

-Hava çok sıcak dimi?
Deyip kolunu yavaşça indirdim.

-Bizim tayfanın yanına geçelim mi?

-Olmaz! Diye bağırdım. Sonra zorlukla gülümsedim.

-Yani bu bankı seviyorum.

Halbuki kaltak kılıklı tam karşımda oturuyordu. Bize bir bakış atıp yanındaki kızların yanından kalkıp gitti. Tabi Ateş'e onun peşine düştü.

5 dakika geçmemişti ki telefonum çaldı.

Beklediğim gibi arıyordu.

-Efendim.

Serkan'a el sallayıp kalktım.

-Gelelim istediğim şeye. Müdüre gidip evlenme teklifi ediyorsun ve bunu kayda alıyorsun.