"Neden yalan söylüyorsun? Oraya çalışmaya gitmişsin."dediğinde elim ayağım boşaldı.Hemen bir şeyler uydurmalıydım.O sırada Jimin'in telefonu çalıyordu.İsteksizce açtı.
"Ne var Tae?"
"Off sonra gelsem.Şu an meşgulüm."
"Tamam, kapat telefonu geliyorum."dedi ve telefonu cebine atıp ayaklandı."Üzgünüm.Gitmem gerek.Salak Tae'nin saksafon kursuna gitmeliyim.Yemek için teşekkürler Hyesun."deyip telaşla çıktı.O çıktığında ben derin bir nefes vermiştim.Ama Jungkook bana dik dik bakıyordu.
"Neden çalışacaksın Hyesun?"diye sorduğunda yine tek çıkmışım doğruyu söylemekti.
"Doğruyu söyleyeyim mi?"
"Söyle."
"Şey...Hani senin beş yüz bin won eksik kalmıştı ya senin için çalışıp para biriktireceğim."
"Hyesun buna gerek yok."
"Lütfen, içimden geldi." dediğimde derin bir nefes verdi ve pencereden tarafa baktı.
"Tamam ama birlikte çalışacağız.Yoksa izin vermem."
"Tamam o zaman.Yarın okuldan sonra çıkacağız.Bir hafta çalışacağız."
"Bana uyar."dedi ve ikimiz güldük.Yemeğimizi yedik ve sofrayı topladık.Arkamdan gelen 'ahh' sesiyle Jungkook'a baktım.Üzerine sıcak balık yağını dökmüştü.Banyoya koştu ve kapıyı kapattı.Hemen koltukta duran ona aldığım tişörtü aldım ve banyoya gittim.Giderken kapının kenarına kafam çarpmıştı.
Elimi kafama uzattığımda kanadığını gördüm.Kaşıma elimi bastırırken Jungkook kapıyı açtı.Üstü çıplak bir şekilde karşımda duruyordu.Yüzümü ellerinin arasına aldı ve kaşıma baktı.Banyonun içine götürdü ve musluğu açtı.Kaşıma su çarpıyordu.
Elindeki havluyla yüzümü sildi.Ben hala elimdeki tişörtle duruyordum.Çıplak bedenine bakarken tişörtü ona uzattım.
"Şey al bunu giy."dediğimde tişörtü üstüne geçirdi."Teşekkür ederim."deyip gülümsedi ve banyodan çıktık.Mutfağa gidip çekmeceden yara bandını aldı ve kaşıma yapıştırdı.Yapıştırırken saçları yüzüme değiyordu ve nefesi yanağımı delip geçiyordu.Yüzlerimiz çok yakındı.
Yara bandını yapıştırdıktan sonra kapıya yöneldi.
"Ben gideyim o zaman.Yemek için teşekkürler."deyip çıktı.Kapıya yaslandım.Jungkook'u ilk defa yarı çıplak görmüştüm.Kendimi çok garip hissediyordum.Yere eğildim ve başımı ellerimin arasına aldım.Çok değişik hissettirmişti.Sanki büyülenmiş gibiydim.
"Anne ben eczanede çalışacağım."dediğimde tek kaşını kaldırıp koltuğa oturdu."Neden?Durumumuz kötü değil." "Anne iki yıl sonra üniversiteye gideceğim ve yavaş yavaş para biriktirmem gerek."
"Ne zaman başlıyacaksın?Okul ne olacak" "Sen okulu merak etme.Okuldan sonra çalışacağım." "Sen bilirsin kızım."dediğinde yanağından öptüm ve yukarı çıktım.Her şey şimdilik güzel ilerliyordu.
Sabah uyandığımda ablam üstünü giyiniyordu.Ben de üstümü değiştirdim ve Jungkook ile birlikte okula gitmeye başladım."Kunsun uzaklaştırma almış.Uzun bir süre okula gelmeyecekmiş."
"Hak etmişti.Her neyse, bugün ilk iş günü.Heyecanlı mısın?''diye sorduğumda güldü.
Okula geldiğimizde Jimin ve Taehyung'u göremedim.Sınıfa çıktık ve derse girdik.Hocamız açıklama yaptı.
"Bir hafta sonra okulumuzun düzenleyeceği bir kamp gezisi olacaktır.Sabah yola çıkacağız ve diğer sabah sizi okula bırakacağız.Geceyi kampta geçireceğiz.Panoda broşürü var zaten.Gerekli bilgiyi oradan alabilirsiniz.İsminizi müdür yardımcısının yanına gidip yazdırmanız gerekli.Ama şimdi ders vakti.Çıkarın kitapları."
Tenefüs zili çaldığında sınıfta kargaşa vardı.Herkes geziyi konuşuyordu.Yugyeom ve Jungkook bize döndüler.
"Gidiyor musunuz kızlar?"diye sordu Yugyeom.Jae atladı."Kesinlikle evet.Her neyse gel Hyesun senle konuşacaklarım var."dedi ve beni bahçeye sürükledi.Banklara oturduğumuzda saçını düzeltti ve konuşmaya başladı.
"Hyesun ben aşık oldum." dediğinde gülmüştüm.Bu ilginç bir haberdi.
"Kime?"
"Benim kuzenim vardı ya Hae sub.Onun arkadaşı ismi Kwan.Bizden iki yaş büyük ama çok tatlı birisi.Dur fotoğrafını göstereyim."dedi ve telefonu bana uzattı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"O seni seviyor mu?Ya da onu sevdiğinden haberi var mı?"
"Bilmiyor.Bugün iki kuzenim ben ve o yemeğe gideceğiz.O arada açılacağım."
"Çok sevindim.Umarım kabul eder."
Benim kadar Jae de saptı.Bir yıldır kimseyle çıkmamıştı.Bu onun için bir fırsattı.Ayağa kalkıp,"Jae ben tuvalete gidip geliyorum."dedim ve tuvalete girdim.Tüm sınıfların tuvaleti aynıydı.Tüm okul aynı tuvalete giriyordu.Elimi yıkarken tanıdık bir yüz içeri girdi.Bu jimin'di.
Tüm kızlar ona boş boş bakıyordu.O ise bana bakıp sırıtıyordu.Şu an yaptığı suçtu.Bir erkek olarak kızlar tuvaletine girmesi saçmalıktı.
En uca geçti ve beklenmedik bir hareket yaptı.
Kızlar tuvaletinin içinde gömleğini çıkartmış kaslarını sergiliyordu.