Jungkook hızla koşup jimin'in üstüne atladığında kendimi koltuğun diğer bir köşesine atmıştım.Korkudan ellerim titriyordu.Jungkook gözü dönmüş bir şekilde jimin'in üstüne çıkmış ,yüzünü yumrukluyordu.Jungkook'un gözünün döndüğü anlardan biriydi.
Hızlıca koltuktan kalktım ve onu tutmaya çalıştım.Kolları buna izin vermiyordu.Beni de bir kenara savurduğunda parkelerin üstüne düşmüştüm.
Jimin jungkook'un altından kalkmaya çalışsa bile yapamıyordu.Jungkook onu çok güçsüz düşürmüştü.
Jimin'in kaşı ve dudağı kanıyor, jungkook'un ise yumruk yaptığı elleri kan olmuştu.
İçeride bağrışma ve dayak sesleri geliyorken ne yapacağımı bilemiyordum.Gözyaşlarımı sildim ve sürünerek telefonu aldım.
Buraya çağırabileceğim tek kişi taehyung'du.Telefonu açması için dua ederken ortalık daha çok alevleniyordu.Eğer birisi gelmezse buradan bir ölü bile çıkabilirdi.
''Efendim hyesun.''
''A-alo, tae.Hemen buraya gel.''
''Neden sesin öyle geliyor?''
''Jimin ve jungkook birbirine girdiler.Lütfen yetiş yoksa çok kötü şeyler olacak.Sizin evdeyiz, lütfen çabuk ol!''
''Hassi- ...geliyorum.''
Telefonun yüzüme kapanmasıyla bu sefer jimin bir bağırtı ile jungkook'u altına almıştı.
''Geber piç!''
Diye bağırdığında yüzü kan revan içindeydi.Bu haliyle ikisi de çok korkutucuydu.
Erkek kavgasının içinde kalmıştım ve en kötü yanı jungkook dayak yiyordu.Titreyen bacaklarıma aldırmayıp üstlerine yürüdüm.
Jimin'in kolundan çekerken jimin bir santim bile kıpırdamıyordu.
''Jimin yapma!Yeter!'' Bağrışlarımı duyamayacak kadar sinirden gözü dönmüştü.
Kapının açılması ile taehyung koşarak içeri girmişti.Çantasını bir kenara attı ve jimin'i zor da olsa jungkook'un üstünden kaldırdı.
''Bırak beni tae!''
Jimin'in öfke dolu sesi kulaklarımı doldururken jungkook'u tutup yerden kaldırdım.Dudağı patlamıştı.
''Hemen burdan gidin Hyesun!''
Taehyung jimin'i tutmaya çalışırken jungkook'un kolunun altına girdim ve ayağa kaldırdım.
''Hadi, gidiyoruz.''Diye fısıldadım kulağına doğru.Tepki vermeyecek kadar yorgundu.
Hızla evden çıkardım ve kapıyı kapattıktan sonra kapının önüne düşmesine izin vermek zorunda kaldım.Bu hali içimi acıtıyordu.
Hızlıca telefonumu çıkardım ve guvenebilecegim Jae'yi aradım.Ailesi memur olduğundan evden erken çıkar, geç gelirlerdi.
Telefonu açtığında derin bir nefes verdim.
''Efendim ballı ekmeğim.''
''Jae sizin eve gelmemiz gerekiyor.Jungkook ile.''
''Yemek yapayım mı ,aç mısınız?''
''Öyle değil Jae!Jungkook ve jimin kavga ettiler.''
''Ne ?Ne zaman?!''
''Detayları sonra anlatırım.Şimdi acilen size gelmemiz gerekiyor.''
''Tamam tamam.Gelin.''
Telefonu kapattım ve jungkook'u kucaklamaya çalıştım.Gerçekten çok ağırdı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Letter | Jeon Jungkook
FanfictionSana yazdığım mektuplar kalbinin en ücra yerini de aydınlatabilir mi? Jeon Jungkook hayran kurgu.