"Ben Jungkook'la okuldan kaçacağım!"dediğimde jimin arkasına bakmadan elindeki dosyalarla gitti.
Jungkook bana bakıp gülümsedi."Hadi gidelim."dedi ve parmaklıkların oraya gittik.Jungkook çıkmaya kalkışınca onu durdurdum.Bana boş boş bakıyordu."Ne oldu?" diye sorduğunda eteğimi gösterdim.
"Ben bu etekle nasıl çıkacağım?"diye sorduğumda indi ve ellerini beline koydu.
"Ben bakmam.Rahat ol."
"Ya dışarıdakiler?"
"Doğru.Hımm o zaman sen şu ilerideki çay ocağında pantolonumu giy.Ben de o sırada senin eteğini giyerim.Okuldan çıkınca karşı apartmanda yine üstümüzü değiştiririz."
"Bu kadar saçma bir fikir görmedim."
"Başka fikrin varsa söyle."
"Yok.Olmayan fikrim bile daha iyi."dediğimde omuzumdan ittire ittire boş çay ocağına getirdi.
"Şimdi sen eteğini çıkaracaksın ve kapıdan bana vereceksin.Ben hemen eteği giyip pantolonu sana vereceğim.Okuldan dışarı çıktığımızda ileride iki katlı boş bir apartman var.Orada sen yine eteğini ben ise pantolonumu giyeceğim.Hadi yeter bu kadar konuşma.Yoksa yakalanacağız."dedi ve beni içeri soktu.
Eteğimi çıkardığında kapının aralığından pantolonunu uzattı.Pantolonu alıp ona eteği verdim.Bu yaptığımız belki dünyanın en saçma şeyiydi ama Jungkook ileyken umrumda değildi.
Çıktığımda benim eteğimi giymiş bir Jungkook gördüğümde gülmekten kendimi alamadım.Etek dizini geçmişti ve çok komik duruyordu.Benim de ondan pek bir farkım yoktu.Pantolonu belimden düşüyor ve paçaları yerlerde sürünüyordu.
"Etek çok yakışmış."diye güldüğümde bana sinirli bir şekilde bakmaya başladı.
"Sırf senin için nelere katlanıyorum."dedi ve arkasını dönüp parmaklılardan atladı.Sıra bana gelince bende parmaklıklardan atladım ve yere indim.Koşarak karşıdaki apartmana girdim ve pantolonu çıkardım.Jungkook kapı aralığından eteği verdi ve çabucak giydim.Dışarı çıktığımda Jungkook pantolonunu giymişti.
"Bir dakika dersin bitme saatine bakayım.Ona göre geri geliriz."dedi ve telefonuna baktı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Benim telefonuma bakıp,"Çektin mi?"diye sordu.Başımı salladım ve yürümeye başladık.Çarşı insan doluydu.Jungkook'a baktığımda kravatını çıkardı ve iki tane düğmesini açtı.
"Ohh be özgürlük.Hyesun sen niye kravatını çıkarmıyorsum?Bir de sonuna kadar takmışsın."dediğinde kravatıma baktım.Sonuna kadar bağlıydı.Saçlarım üstten at kuyruğu yapılmıştı.Tam bir öğrenciyidim.Jungkook'a baktığımda kravatını çıkarmış, düğmeleri açık ve gömleği pantolonunun dışındaydı.Öğrenci dışında her şeye benziyordu.
Kravatımla oynarken önüme geçti ve beni durdurdu.Ellerini kravatıma götürdü ve aşağı çekiştirip kafamdan çıkardı.Kravatımı cebine koydu ve ellerini saçlarıma attı.Saçımdaki tokayı aşağı çekiştirdi ve tokamı çıkardı.Eliyle saçlarımı düzeltip önüme düşmesini sağladı.Gülümseyip,
"Saçların da özgür kalmalı değil mi?"dediğinde şaşkın şaşkın yüzüne bakıyordum.Kendimi toparlayıp,"Evet,evet.Özgürlük iyidir."dedim.Şu an fena halde saçmalamıştım.Elleri yüzüme değdiğinde uyuşmuştum.
Önümden çıkıp yanımda yürümeye başladığında kendime geldim ve ben de peşinden yürüdüm.Kafasını bana çevirdi.
"Nereye gidelim?"
"Lunaparka!"dediğimde lunaparka doğru yürümeye başladık.Geldiğimizde pek kalabalık olmasa da yine millet vardı.Hemen bilet aldık.Jungkook elindeki biletleri göstererek,"Ne yapmak istersin?"dedi.Etrafı inceledikten sonra cevapladım."Fotoğraf çekinelim."dedim ve birlikte fotoğraf kutusuna girdik.
Aptal aptal pozlar verip eğlendik.Çıktığımızda hız trenine bindik.İndiğimizde ikimiz de ayakta duramıyordu.Birbirimize tutunup lunaparktan çıktık.Oradan çıkıp milli parka gittik.Çimenlerin üstünde yürüyorduk.
Birden Jungkook elimden çekip beni yere otururdu.kendisi de çimlere uzandı.Elini uzattı ve bana yastık yaptı.Ben de uzandım onun koluna.İkimiz de huzurluyduk.Sonsuza kadar böyle kalacaksın deseler sesim çıkmazdı.
"Ahh çok huzurluyum."dediğinde güldüm.
"Ben de."dedim ve gözlerimi kapattım.
Gözlerimi açtığımda vücudum Jungkook'a dönük,bir elim onun karnında,onun eli ise benim belimde olduğunu gördüm.Kafamı kaldırıp yüzüne baktığımda uyumuş olduğunu gördüm.Parkın ortasında uyuya kalmıştık!
Yavaşça dudaklarımı yanağına bastırdım.Yanağı sıcacıktı.Burnumu sürtüp geri çekildim.Uzandığım yerden kalktığımda o da yavaş yavaş gözlerini açtı.Oturur pozisyona geldi ve saçlarını karıştırdı.Gülerek,"Uyumuş muyuz?"dediğinde başımı salladım.
Cebinden telefonunu çıkardı ve saate bakıp ayaklandı."Okula gitmemiz gerekiyor.Dersin başlamasına az kalmış.Anca yetişiriz."dediğinde ben de ayağa kalktım ve parktan çıktık.
Okula geldiğimizde ilk önce o girdi okula.Ben de eteğimi umursamadan atladım aşağıya.Tam okulun arkasından çıkacakken müdür yardımcısını gördük.
"Jeon Jungkook,Lee Hyesun hemen disipline!"
***
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.