Bu bölümü medya ile okumanızı tavsiye ederim.İyi okumalar...15.10.2016
Jeon Jungkook içindeki dumanı yukarı doğru üfledi.Bu kaçıncı daldı bilmeden eli pakedine gitti.Içindeki sigara bitmişti.Yüreğindeki umut gibi.Üç yıl önce sigaraya başlamıştı genç oğlan.Hyesun çekip gittiğinden beri.O lanet günden beri.Tecavüz olayından sonra bir kere dahi görüşmemişlerdi.Jeon defalarca aramıştı tek aşkını, ama Hyesun asla cevap vermemişti ona.
Serseri gibiydi o günden beri.Hyesun ailesi ile birlikte memleketlerine, Daejeon'a taşınmıştı.O günden beri hiç görmemişti.Eskiden yaşadıkları eve gitmişti defalarca.Hyesun'un odasında sabahlamıştı kaç defa.Boş odalar ve kırık kalpten başka elinde bir şey vardı.Hyesun'a ait tek şey vardı elinde.Her zaman sakladığı beyaz tişörtü.
Onu her özlediğinde o tişörtü kokluyordu.Aslında onu her zaman özlüyordu, iliklerine kadar hem de.
Çantasından ayırmazdı tişörtü.Sevdiği kız hakkında tek bildiği şey büyük bir şehirde öğretmenlik okuduğuydu.Ona ulaşmayı her şeyden çok istiyordu ama eski arkadaşları bile ona canavar muamelesi yapıyordu.Ne Jae, ne de yugyeom onla görüşmek istemiyordu.
Yanı başında olan beyaz tişörtü kokladı ve ağladı Jungkook.Tekrar bitmiş olan pakede baktı ve spor çantasını yere vurup bağırdı.
"Lanet olsun!"ardından daha çok ağladı.Sığınacağı bir sigarası bir de Hyesun'dan kalanlardı.Evsizdi Jungkook ,limansızdı.
Yoongi defalarca yurdun balkonunda sigara içtiğine ve bağırdığına şahit olmuştu.Kendisini görüyordu Jeon'da.Kendi çaresizliğini ...Derin bir nefes verdi ve yanına oturdu.Ensesini okşadı Jungkook'un.Jungkook tişörtü koklayıp ağlıyordu.Yoongi nefret ediyordu Hyesun' dan.Arkadaşını bu duruma düşürmeye hakkı yoktu.Bir kere bile olsa sesini duymasına izin veremez miydi?
"Yine o fahişe yüzünden kederlendin değil mi?"diye sordu kısık bir sesle.Jungkook elindeki tişörtü kucağına bıraktı ve yakasına yapıştı Yoongi'nin.Yoongi bu durumlara alışkın olduğu için karşılık vermedi.
"Kız arkadaşıma fahişe deme!"diye bağırdı Jungkook.Hala Hyesun'u kız arkadaşı olarak görüyordu ve ona söylenen herhangi bir lafı kendine yediremiyordu.Jungkook önüne döndü ve bir bebek gibi tişörte sarıldı.
"Salaksın oğlum sen, kız götüne tekmeyi atıp gitti.Yüzleş gerçeklerle Hyesun artık kız arkadaşın falan değil."
Jungkook bu duyduğu sözler karşısında kulaklarını kapattı.Duymak istemiyordu ,gerçeklere karşı kalkanını örüyordu.Ama her seferinde bu gerçekler yüzüne tokat gibi çarpıyordu.
Yoongi kolundan tuttu ve Jungkook'a sarıldı.Yoongi her ne kadar canını yaksa da yine sarılıyordu Jungkook, ağabeyine sarılıyordu.
"Git zıbar.Yarın prova var."dedi ayrılırken.Jungkook tişörtü çantasına koydu ve yerdeki paketleri kaldırdı.Yoongi yüzünü ekşitti
"Bir de bu kadar sigara içme.Leş gibi kokuyorsun.Git bi duş al , öyle yat."dedi ve yanından ayrıldı.
Jungkook balkonun kapısını kapattı ve içeri girdi.Paketleri çöpe attı ve değerlisini dolabına yerleştirdi.Kendi tişörtünü kokladı ve üstünden çıkardı.Gerçekten yoğun bir şekilde ter ve sigara kokuyordu.Banyoya gitti ve pantolonunu tişörtüyle birlikte çamaşır makinesine attı.Büyük aynadan vücuduna baktı.Kafasını atarsak gayet iyiydi vücudu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Letter | Jeon Jungkook
FanficSana yazdığım mektuplar kalbinin en ücra yerini de aydınlatabilir mi? Jeon Jungkook hayran kurgu.