epsiode#48

1K 57 49
                                    

Sizi çok özledim kuzularım, bu bölüm için özür dilerim çok dandik oldu sanki. Kötü yazdım affedin.
Nasılsınız? Nasıl gidiyor? Anlatın bakalım

Baekhyun beni kucaklayıp arabaya yerleştirdikten sonra uzun bir yolculuğun ardından evimize gelmiştik. Yine beni kucaklamıştı, evimize gelmenin rahatlığı ve özlemi vardı içimde tabikide ama bu şekilde olmamalıydı.
Baekhyun'un elini tutarken yürümeliydim buralarda,şimdi ise yürürken zorlandığım için kucakta ve baekhyun'la uzak bir şekilde giriyorum.
Ruhsal bir uzaklık.

Bizi odamıza çıkartıp beni yatağa oturttuğunda bacaklarımı yere bastırıp ilk zamanlara göre şu an oldukça az acıyan yarama götürdüm elimi. Yavaş yavaş yürüyordum artık ne de olsa.

-yol yorucuydu uyu istersen,ben de uyicam biraz.

Baekhyun tişörtünü çıkartıp burda bıraktığımız dolabımızdaki eşyalardan pijamalarını aldı.
Onu gördükçe düşünme sistemim ve kararlılığım çöküyordu ve ben bu sefer bunu iyiden iyiye düşünmek istiyordum.

-ben soo min ablayı aricam baekhyun,beni almaya gelmesi için.

Pijamasının üstünü yeni geçirmişti az biraz karışan düz ve parlak saçlarını elleriyle hafifçe dokunarak düzene soktu, o kadar sevilesiydi ki.

-ben bırakırım seni.

Yavaşça başımla onayladım, bu eve o kadar gelmek istiyordum ki Busandayken şimdi ise burda kalmıyordum bile.

O yanıma yaklaşıp beni tekrar kucağına kaldırdı arabadan indirdiğimiz bavulumu oraya götürürdüm o yüzden burdan birşey almadım.

Beni geri arabaya bindirip kendi de bindi ve arabayı çalıştırdı.
Sol dirseğini camın kenarına yaslayıp dudaklarına götürdü ve dudaklarıyla oynamaya başladı.

Bir süre onu izlediğimde dolu olan gözleri dikkatimi çekmişti, baekhyun benim yüzümden iyice hassas olmuştu bu yüzden kendimden nefret ediyordum. Ben onun güçsüz tarafıydım, konu ben isem güçsüzleşiyordu sanki.

Araba iyiden iyiye yavaşlayıp minik evin önünde durdu.
Kapımı aralayıp yavaşça indim ve bagaja doğru adımladım, baekhyun benden önce inmiş ve bagajı açmıştı bile.

O bavulumu indirirken bir süre yüzüne baktım,kırgın gözüküyordu. Bana kırılmış olabilirdi evet ama ikimiz için en doğru olduğunu düşündüğüm şey şu an için bu.

O bagajı kapatıp bavulumu tuttuğunda arkamı dönüp küçük ve yavaş adımlarla evin kapısının önünde durdum.

Bedenimi ona çevirdiğimde onun bavulu yere bıraktığını gördüm.

-teşekkür ederim.

Mırıldandım, kafasını kaldırıp bana baktı.
Bende onun bana bakışlarıyla hissettirdiği gibi ona sarılmak istiyordum. Onu çok seviyordum ama bu kız konusunda hala şüphelerim vardı ve bunu kabullenmiyordum.

-telefonunu aldın dimi?

Buğulu gözleriyle mırıldandığında kafamı yavaşça sallayarak onay verdim ona.

-şarj aletini?

Tekrar kafamı salladım.

- çizim defterini?

-evet, aldım.

Ayrılmamak içindi bu uğraşı, bırakıp gitmemek için uzatıyordu. O böyle davrandıkça ölüyordum

-hırka falan aldın mı? Seul soğuk çünkü.

-hm bavulda vardı.

Bir süre düşündü, onu izledim.

Mafia_yjuinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin