episode#25

1.2K 60 17
                                    

Bu yola birlikte gönül koyduğum canım okurlarım, biliyorsunuz ki kitabın kapağını son zamanlarda biraz sık değiştirdim ve bir tanesinde duramadım çünkü yaptıklarımın hiçbiri içime sinmedi kaç tanesini sildim-ettim olmadı. Sizden minik bir ricam var eğer şu an içinde bulunduğumuz kitaba kapak yapmakta gönüllü olanlarınız varsa çok ama çok mutlu olurum yani sizden haber beklicem şimdiden çok ama çok teşekkür ederim,sizi seviyorum 😍😍😍❤️❤️💜💜.
KEYİFLİ OKUMALAR 😚

-teşekkür ederim baekhyun.

Direksiyonu çevirirken bana döndü.

-neden?

-kuzenim konusunda yaptığın şey için.

-önemli değil.

Onun yolda olan gözlerine baktım,sabahkinin aksine şu an çok saçma değil miyiz?sevgili miyiz? değil miyiz?
Hiç öyle hissettirmiyo.

-günün nasıldı?(Baekhyun)

-güzeldi,senin?(ben)

Her zamanki halimizdi,sadece biraz daha durgunduk.

-benimde.

Bu halde olucaksak sabahı unutmak istiyorum. Biz diğer türlü daha iyiydik sanki.
Kafamı sallayıp önüme döndüm.

Eve geldiğimizde ikimizde indik. Arabamı çocuklar almıştı onların da arabaları bizim bahçemize park edince onlarda indi önden kapıya ilerledim.

-eteğin fazla kısa değil mi yu Jin?

Kapıyı açtığımda arkamda duran sesin sahibine döndüm.
Kristi,arada böyle şeylere takılırdı. Mafya eşi için tehlikeli olabilirmiş,hem bir ağırlıkları varmış.
Falan filan.
Kafamı aşağı eğip eteğime bakarken, kapının önünde biriken insanların geçmesine izin verdim.

-değil.

Krisin omzuna elini atan chanyeol'a baktım.

-baekhyun birşey demediğine göre,kısa değil.

Kıkırdadı,doğru baekhyun birşey dememişti. Normalde bu boyda olanlara kızardı şimdi neden kızmamıştı?

İçeri doğru yürüdüm,ceketimi çıkartıp kapının kenarındaki pufa bıraktım. Chanyeol ve kriste içeri geçti.
Hafifçe içeriye baktım, çoktan oturmuş muhabbet etmeye başlamışlardı bile.
Bende içeri girdim. Xiu min yanında oturan chen'i sırtından yere itti ve yanını patpatladı. Bu koltuğu neden odanın diğer ucuna koyduk acaba,şu an ecel terleri döküyorum,neyse ki koltuğa ulaşıp oturdum.
Konuştukları konuya kulak verdim. Eskilerden bahsediyolardı,benim uzak olduğum şeyler bunlar.

Gülüşleri odayı dolduruyordu. Onları gerçekten seviyorum galiba,onlar güldüğü için gülüyorum sadece. Şu an bir nedeni olmadan sadece onlar güldüğü için gülüyorum.
Aklımın köşesinde beni rahatsız eden o koca şeyi yok edebilicek hiç birşey olmayışı beni huzursuz etsede,takmamam lazım. Baekhyunla bu halde oluşumuzu,içimde ona karşı ne olduğunu,bu halden çıkmak istememi,ona ne demem gerektiğini,bu işin sonunun nereye gittiğini bilemiyorum.
Oturduğum yerde dikleştim.

-birşeyler içer misiniz?(ben)

-olur.(chen,Kai,Tao,lay, Suho)

Bende içerdim, ayağa kalktım ve odadan çıktım.
Ne konuştuklarını anlamıyordum zaten.

Makineyi çalıştırıp,uzun sandalyelere oturdum. Şu an baekhyun yanıma gelebilirdi dimi?bence gelmeli. Yani belki biraz konuşsak iyi hissederim. Kötü hissetmekten sıkıldım.

-sıkıldın mı?

Kafamı salladım. Çok hafif bir tebessümle içeri kyung soo girdi.

-bende.

Mafia_yjuinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin