49

910K 16.7K 3.6K
                                    

Kağan yüzünü sildikten sonra üzerime gelerek parmaklarını sertçe koluma geçirdi. Kolumu o kadar sıkı tutuyordu ki yarına moraracağına emindim. Beni çekiştirip arkasından sürüklemeye başladığında bir an dengemi kaybedip öne doğru yalpaladım.

"Bırak kolumu, ne yapıyorsun?" diye haykırdım, ama beni dinlemek yerine, "Kapa çeneni," deyip tersledi ve adımlarını daha da hızlandırdı.

Tanrım! Yoksa beni öldürmeye mi karar vermişti?

Bunu kesinlikle hak etmiştim, uzak durmam gereken yerde, resmen arının kovanına çomak sokmuştum. Kağan'ın suratına bardağı boşaltmak da neyin nesiydi, hem de onlarca kişinin önünde. Kabul ediyorum, bazen düşünmeden hareket ederek saçma sapan davranabiliyordum.

Kağan önünde durduğumuz kapıyı açarak beni içeri doğru yönlendirdi. Kendisi de içeri girerek kapıyı ardından sertçe kapattı. Öfkeli gözlerini gözlerime kenetleyerek, bana doğru yürümeye başlayınca, korku dolu gözlerimi ondan bir saniye bile ayırmadan geri geri gittim. Sırtım duvara çarpınca kaçacak hiçbir yerimin olmadığını anlayarak kaskatı kesildim. Kağan'dan öyle ödüm kopuyordu ki gözlerimi sıkıca kapadım.

Lanet olsun, acınası bir haldeydim!

Hiçbir şey olmayınca gözlerimi yavaşça açtım. Aman Tanrım! O da ne?

Kağan'ın elinde tuttuğu duş başlığını fark edince hissettiğim dehşetten gözlerim daha da açıldı. Yapacağı şeyi anlayarak, "Hayır," diye itiraz ettim fakat çok geçti. Zira Kağan suyu açıp çoktan üzerime doğru tutmuştu bile.

Ellerimle yüzümü kapatıp sudan korunmaya çalıştım. "Ne yapıyorsun?" diye bağırdım tüm gücümle. "Kafayı mı yedin sen?"

"Az önce yaptığın ahmaklığın bedelini ödetiyorum," deyip duş başlığını üzerime doğru tutmaya devam etti. Bedenimi ısırıyormuş gibi gelen buz gibi sudan kurtulmak adına sırtımı Kağan'a döndüm. Boşuna uğraşıyordum, çoktan her yerim sırılsıklam olmuştu bile. Yüzüme yapışan saçlarımı elimle güçbela itmeye çalışırken, "Yapma! Geri zekâlı! Beyinsiz!" diye bağırmaya başladım.

"Beni kızdırmaya devam et çakma prenses," derken suyu daha fazla açtı.

"Yeter!" diye feryat ettim. "Su çok soğuk." diye bağırdım, fakat suyu üzerime tutmaktan bir an için bile vazgeçmedi.

Artık daha fazla dayanamayarak Kağan'a doğru döndüm. Ellerimi öne uzatıp gelen sudan korunmaya çalışarak, "Lütfen, dur, yapma. Donuyorum," dedim ağlamaklı bir sesle. "Su buz gibi, çok üşüyorum. Dur artık."

Kağan hafifçe kaşlarını çattı, gözlerimin içine bakarken yüzünde aniden tuhaf bir ifade belirip kayboldu. Bir an için sanki benim için üzülmüş gibi geldi ancak tam anlayamadım, daha önce hiç bu şekilde baktığını görmemiştim, sanki yaptığı şeyden dolayı pişmanlık hissediyor gibiydi...

Ya da soğuk suyun etkisiyle kendimi kaybetmiş, hayal görüyor olmalıydım. İkinci seçenek daha olasıydı sanırım.
~~~
Psikopat Serisi 5 kitaptan oluşmaktadır. (Psikopat, Psikopat2, Psikopat3, Psikopat4 ve Psikopat5) Kitap satan her yerde bulabilirsiniz. Şu an www.bkmkitap.com adresinde tüm kitaplarım için %45 indirim var, bakabilirsiniz!❤️
Instagram : MaviMihri

PSİKOPATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin