Her şey bir tesadüfle başlamıştı. Min ha nanın hayatı küçük çaplı çarpışmalarla şekillenmişti. Min ha na hayat dolu bir insandı, hayallerle yaşıyordu. Ta ki içinde bulunduğu fırtına tüm hayallerinin çatısını uçurana kadar. Hayatını mükemmellik üzeri...
Ha na son zamanlarda çok yoğundu. Yapması gereken sunumlar , yetiştirmesi gereken ödevler ve büyük bir final sınavı vardı . Bir aya yakın Hoseokla her akşam çalışıyorlardı. Umarım o kadar çalışmaya güzel bir not alırım diye düşünüyordu. Hoseok ona neredeyse tüm dersin notlarını vermişti. Ha nada eksiksiz çalışıyordu.
Okul çıkışı Hoseokla geziyorlardı. Ellerinde yarılamış kahveleriyle arada konuşarak ilerliyorlardı. Kısa bir sessizliği Ha nanın telefonu bozmuştu.
-Efendim Jimin ?
-Ne buraya mı geldiniz inanamıyorum neredesiniz ?
- Eatjin kafe mi ah biliyorum elbette hemen geliyorum dedi. Ha na özlediği arkadaşlarıyla buluşacağı sevinciyle hoseoka döndü.
- Ah hoseok benim lise arkadaşlarım buraya gelmişler . Benimle gelir misin ?
Hoseok konuşulanları duyduğu kadarıyla kardeşinin ve jinin ortak yürüttükleri kafeye gidecekti. Ha nanın yanında gitmek istiyordu. Ama kardeşi ve jin , Hanayla olduğu için ima yapabilirdi. Hatta kardeşine sevdiğini söylediği kadını Hana olarak düşünebilirdi. Ama hanayı yalnız bırakmakta hiç içinden gelmemiş onunla gitmek istemişti.
- Olur arabamı otoparktan alayım hızlı gideriz hem .
- Hoseok araban mı var ?
- Hahah evet neden şaşırdın bekle hemen geleceğim.
Ha na o kadar mutlu olmuştu ki özlediği arkadaşlarının buraya gelmesine.
Çok uzun sürmeden hoseok bembeyaz bir arabayla Ha nanın önünde kornaya basıyordu.
Ha na şaşkınlıkla bakıyordu araba efsane pahalı gözüküyordu. O an gerçekten hoseokun zengin olduğunu düşündü.
*****
Kısa sürede kafeye gelmişlerdi.
Hava hafiften kararmaya başlamıştı bile.
Hana arabadan inmiş hoseokun yanına gelmesini beklemişti. Hoseok yanına gelince kafeye adım attı ama kapıda "KAPALI" yazıyordu. nasıl olurdu daha bir kaç dakika önce jimin aramıştı.
Hoseoka baktı o da şaşkınca bakıyordu. Elini kafenin kapısına koyup itikledi kapı açıldığında ikisi de şaşırdı.
içeriye girince hoseok kafeyi bir nevi bildiği için kasiyer yerine telefon ışığı tuttu . kimse yoktu.
-Bekle ha na ışıkları yakacağım dedi.
O ışıkları yakmaya giderken hana korkmuyordu. Yanında en kötü anlarında dahil yanında olan Hoseok vardı.
Birden ışıkların açılmasıyla konfeti sesi duyması bir oldu.
karşısında herkes duruyordu. olayı hala idrak edememişti. her yerde renkli balonlar ve doğum günü için hazırlanmış her şey vardı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
