Taehyung'un Ho Young'la konuşmasından tamı tamına bir hafta geçmişti.Bu süre içinde ona düşünmesi için fırsat tanımıştı Taehyung ama artık konuşma vakti gelmişti. Kafeye geldi. İçerde sadece Jin vardı. Çekinerek
-Ho Young'la görüşmek istemiştim ama sanırım burada yok?
-Şu an burada değil. Çıkışa doğru ilerlediği sırada
-Geldiğin iyi oldu sana söyleyecek iki çift lafım vardı. Konuşsak iyi olur!
Jin'in sesindeki öfkeyi anlaması zor olmamıştı. Daha nasıl açık olabilirdi ki? Sevgisini daha nasıl ispatlayabilirdi? Zıtlaşmayacaktı çünkü Jin onun en yakınıydı. Onunla iyi geçinmeliydi. Masaya oturdu ve dinlemeye başladı.
-Çok komik değil mi sence de Taehyung... daha iki ,hafta önce sevgilinle tanıştırdın onu. Şimdi karşısına çıkmış aşkını ilan ediyorsun, Kafeye gelmiş onunla konuşmak için çabalıyorsun... !Sana tek bir soru soracağım dürüst olmanı umarak...
Ho Young'la yakın olduğunuzda onun sana karşı olan hislerini biliyor muydun?
Biliyordu Taehyung ama sadece yanında kalsın istiyordu. Bencilce davranmıştı ve lanet olsun ki biliyordu...
-Biliyordum...
Jin yumruklarını sıktı. Yoksa elinde kalacaktı.
- Biliyordun , nasıl acı çektiğini gördün, nasıl arafta kaldığını...? Bu da yetmezmiş gibi yeni çıtır sevgilinle tanıştırdın öyle mi!!! Seni adi herif!!!
Doğruydu . söyleyecek bir tek sözü yoktu. Sustu...
Jin'in suratı öfkeden kıpkırmızı olmuştu. Bu kadar açık sözlü olacağını tahmin etmemişti.
-Sen, sen onun neler yaşadığını biliyor musun?! Günlerce üzüntüsünden ağzına tek lokma almadığını biliyor musun ya da ağlamaktan uykusuz kaldığı gecelerden haberin var mı!! Tahmin edeyim yok. Çünkü sen o arada sevgilinle vakit geçirip ondan hevesini alıyordun !! Her şey bittiğinde hevesin kaçtı o kızı da bir kenara attın dimi!! Jin öfkesinden ne yapacağını şaşırmıştı. Sesi gittikçe yükseliyordu.
- Ho Young da senin için bir heves . ondan sıkıldığında ne olacak ? parçalanacak... Belki bu sefer kendi canına bile kıyar çünkü lanet olsun ki seni kendi canından bile çok seviyordu... en başından beri...
Duydukları Taehyung'u parçalıyordu. Hislerinin bir karşılığı yoktu.Aşk mıydı yoksa alışkanlık mı çözemiyordu. Ama bir şeyin çok iyi farkındaydı. Onsuz bir hiç gibi hissediyordu ama aynı zamanda bu hisleri Ho Young'a da zarar veriyordu.
-Ondan uzak duracaksın. Hem Yoongi de açıkça söyledi . ONLAR SEVGİLİLER! Artık kafasını karıştırmeyı kes. Onunda mutlu olmaya hakkı var! Şimdi defol git kafeden.
Taehyung onun hayatından çıkmalı mıydı... Kendi hayatını hiçe sayıp...
***********
Ho young bugün abisiyle yeni evine yavaş yavaş taşınacaktı. Heyecanlı mıydı?? EVETT . Odası için birkaç eksik parçayı almak için alışverişe çıkmıştı. Fiyatları gördükçe abisiyle gelmediği için aklına küfür edip duruyordu. Telefonunun çalmasıyla duraksadı. Arayan Taehyung'tu. Açmayacaktı ama ısrarla çalmaya devam ediyordu. Dayanamadı ve o yeşil lanet düğmeye bastı.
-Bir an açmayacaksın sandım. Seninle konuşmamız lazım . Çok acil. Bizim sahilde bekliyorum.
Bu neydi şimdi. Konuşmasına bile izin vermeden kapatmıştı. Bu merak etmesine sebep oldu. Sesi kötü geliyordu. O günkü hali gözünün önüne geldi. Onu affetmeli miydi?? Pişmandı. Bir şansı hak ediyordu.bugün bu sorunu kökünden halletmek üzere sahile geldi Ho Young. Sahilde düşüncelere dalmış Tae'yi gördü yanına oturdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love Likes Coincidences \ bts
FanfictionHer şey bir tesadüfle başlamıştı. Min ha nanın hayatı küçük çaplı çarpışmalarla şekillenmişti. Min ha na hayat dolu bir insandı, hayallerle yaşıyordu. Ta ki içinde bulunduğu fırtına tüm hayallerinin çatısını uçurana kadar. Hayatını mükemmellik üzeri...