-5-

713 35 6
                                    

Kutuyu açtım ve gördüklerim gerçekten benim için büyük sürpriz oldu.Hatta hayatımın sürprizi.

Resimler, bir mektup, iki cd...

Resimler.. Kutuyu açar açmaz karşılaştığım ilk resim James ve Jessica'nın el ele, romantik bir akşam yemeğindeki halleriydi. İlk gördüğüm an idrak edemedim, aklım durdu. Sanki o resimdekiler James ve Jessica değildi, başkalarıydı.

Yavaş yavaş gözümün önündeki perde kalktı sanki. Görüntü netleşti, aklım yerine geldi. Fotoğrafların tamamını elime aldım. Ve tek tek kendimden beklemeyeceğim bir soğukkanlılıkla incelemeye başladım.

Ve inceledikçe içimden bir şeyler bir daha geri gelmemek üzere gitti. O fotoğraflar..

James ve Jessica bir akşam yemeğindeler

James ve Jessica benim bilmediğim birinin evindeler, Jessica James'in dizinde yatıyor.

James ve Jessica havuzdalar, denizdeler

James ve Jessica kayaktalar

James ve Jessica öpüşüyorlar, el eleler, sarılıyorlar.

Ve bunun gibi bir sürü fotoğraf.

Elimdeki fotoğrafa damlayan gözyaşımla ağladığımı fark ettim. Ama hala inanamıyordum. Fotoşop olabilir miydi ? Günümüz teknolojisinde fotoşop çok ilerlemişti değil mi ? Ama kim bunu neden yapsın ki ?

Fotoğrafları sinirle yatağa yaydım, hepsinin arkasına tarih yazılmıştı. En eskisi ne zamandı, ne zamandır arkamdan bu kadar iş çevirmişlerdi ? Peki bu fotoğrafları kim çekmişti ?

Bilgisayarımı aldım, makyaj masamın üstüne koydum ve açtım. O açılana kadar cdleri çıkardım, bilgisayarın yanına koydum. Korkuyordum, bütün bunların gerçek olmasından çok korkuyordum. Hala inanmak istemiyordum. Hayatımın aşkı, eşim James ve eşimin iş yerinde çalışan sonuna kadar güvenebileceğimi düşündüğüm -hatta güvendiğim- Jessica.

Jessica.. Düğünümüzde bizden mutluydu. Evliliğimizin ilk yılında beni hiç yalnız bırakmamıştı, hep bize geliyordu James hakkında dertleşirdik. Yakın arkadaşım bile sayılabilirdi, ona güvenirdim. Kıskanç bir kadınım, kocamı kıskanırdım ama Jessica'yı hiç kıskanmamıştım. Bana bunu nasıl yapabilmişlerdi ? Bunu hak etmedim.

Bilgisayarım açılınca ilk cd'yi taktım. Az önce gördüğüm fotoğrafların videoya çekilmiş halleriydi. Gizli çekim olduğu belliydi. Bu videoyu izlerken her şeyin kesin olarak gerçek olduğu yüzüme tokat gibi çarptı. Videodaki sesleri tam anlamıyordum ama birbirine her ortamda aşkla bakan, sarılan, öpüşen James ile Jessica'nın yüzünü çok net görebiliyordum. Bu da yetiyordu zaten.

İçindeki cd'yi çıkarıp diğerini taktım. Bu cd'de ses kaydı vardı. Bilgisayarın sesini açtım ve dinlemeye başladıım. James ve Jessica'nın telefon konuşmalarıydı. Sürekli bu cümleler geçiyordu 'Merak etme Alex anlamaz.' 'Merak etme ruhu bile duymaz.' 'Ona iş toplantım var dedim aramaz.' vs vs.

Artık hıçkırarak ağlıyordum laptopu masadan bir hışımla yere fırlattım. Kutunun içinde kalan son şey olan mektubu aldım ve yere oturarak okumaya başladım.

'Alexis,

Bunları sana çok daha önce yollamam gerekirdi.Ne kadar pişman olduğumu anlatamam. James'i en başından beri bunu yapmaması için ikna etmeye çalıştım ama başarılı olamadım. O kadın, Jessica, onu sanki büyülemiş gibiydi. Hem de siz evlendikten 8 ay sonra.

Senin gibi mükemmel bir insanı Jessica gibi bir sürtükle aldatmak.. James aklını kaçırmış olmalı diye düşündüm. Onu engellemeye çalışsam da bir yanım bırak gitsin dedi, zaten senin gibi birini hiç hak etmemişti ki. Sen çok güzelsin James sadece bununla ilgilenir. Ünlü saygın bir iş adamı olunca yanında hoş durucak birini ister. Sana aşık bile değildi. Bunları sana söyleyip seni üzmek benim içimi çok acıtıyor ama daha fazla bu haksızlığa uğramanı göz ardı edemem.

James senden gizli Jessica ile buluşurken ona hep yardım ettim. Bunun için bana kızma sadece senin için yaptım. Bu olanları anla ve ondan kurtul diye sana önceden bir şey söylemedim. Gereken kanıtları topladım ve cesaretimi toplayarak sana bunları yolladım. Keşke şu an yanında olup gözünün yaşını silebilsem, sana sarılıp her şey geçti hep yanındayım diyebilsem. Bana kızgın şu an ama sakinleşince beni anlarsın. Seni hep sevdim ve hep seveceğim. Sen zaten bunu biliyorsun.

Lütfen kendini o piç ve o sürtük için yıpratma, değmez.

Sam. "

Ağlıyordum, kızgındım, üzgündüm, kırgındım. Ama en çok kızgındım. İçimdeki öfkeyi kontrol edemiyordum. Kırıp dökmek istiyordum. Her şeyi, herkesi. Sam'e kızmak istiyordum hem de çok. Ama kızamıyordum, yazdıklarında haklıydı. Şu an onu yanımda istiyor muydum ? Hayır.

James'i düşündükçe ve elimdeki mektuba baktıkça öfkem artıyordu. Mektubu fırlattım ve ayağa kalkıp dolaptan James'in bütün kıyafetlerini çıkarıp odanın rastgele yerlerine öfkeyle fırlatmaya başladım. Zarar vermek istiyordum. Ona ve onunla iilgili her şeye.

Ben kırıp dökerken telefonum çalmaya başladı. James arıyordu. Açmadım. Aramaya devam edince zil sesiyle sinirlenip telefonu sessize aldım. Ve odanın başka bir köşesine fırlattım. Odadaki herşeyi kırıp döktükten sonra hala cok ama cok sinirliydim. Kendime cok sert bir icki doldurup pencereme oturdum. Içkiyi bir dikişte bitirip kalktım ve şişeyle geri döndüm.

Bana yapılan bu haksızlığı bu ihaneti hazmetmem mümkün değildi. Intikam mı almak istiyordum ? Bilmiyorum. Şu an tek istediğim bütün bunların yalan olduğunu duymaktı ama bu artık imkansız.

Kendime kızdım. Şu halime bak. Hala inanmak istemiyordum. Hala bunca yıl aptal yerine konduğuma inanmıyordum. Kabus olmasını istiyordum. İçimde bir yerler hala gidip James'in boynuna sarılmak ve herşeyi unutmak istiyordu.

Elimdeki içki şişesini hızla duvara fırlattım ve paramparça oluşunu, ickinin duvardan yerde duran mektubun üzerine akışını izledim. Bütün bunlar ağır çekimde oluyordu sanki. Beynim uyuşuyordu. Hersey bulanıklaşıyordu. Kendimi kaybetmek istemiyordum. Karşımda duran duvara sert bir yumruk attım ve elimin acısının beni kendime getirmesini sağladım.

Bir süre boş gözlerle duvara baktıktan sonra, kapının kilidinin açılma sesini duydum. Ve hızlı ve bana doğru yaklaşan adım seslerini.Yatak odasının kapısının tam karşısında duran penceremin içinde, katilini bekleyen bir kurban gibi, kapının açılmasını bekliyordum. Kapının açılmasını ve herşeyin bitmesini.

O kapı açıldığında aslında herşeyin daha yeni başlayacağını nereden bilebilirdim ki.

◇◇◇◇◇◆◇◇◇◇◇◆◇◇◇◇◇◆◇

SELAM CANLARIM BIR BÖLÜMLE DAHA KARŞINIZDAYIM. OKUYAN HERKESE SONSUZ TEŞEKKÜRLER UMARIM SIKILMIYOSUNUZDUR. LUTFEN YORUM VE OY VERMEYI UNUTMAYIN. SİZLERİ ÇOK SEVİYORUM :*

XOXO alexandra-a

Aşk PastanesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin