Hepimiz kızımız,kızımız hepimiz için

498 37 2
                                    

😞Baya bir zamandır bölüm atamıyom özür dilerim. Dersler baya sıkıştırıyo. Şu an ingilizce 3kitaptan 7ünite, matamatikten 300 soru, fenden1ünite çözmem gerekiyo. Baya berbat bir haldeyim kısacası.😞


Emre'de kapıyı açtı.
×Ben yukarı çıkınca aşağıdan çetenin sesleri geliyodu. Aynen şu şekilde;
---Oğlum Ali nerde?(Gökhan)
---Bir sakin olun ya.(Emre)
---Lan nerde söylesene?(Sinan)
---Yukarda.(Emre)
×Çetenin bu kadar korktuğunu fark edince baya bir pişman oldum açıkçası. Neyse"Arkadaşlıkta her yol mübahtır."(öyle bir şey işte) Çetenin merdivenden çıkma sesleri geliyodu. Merdivenleri kırcaklardı az daha. Önce bütün odalara teker teker baktılar. En son bizim olduğumuz Ali'nin odasının kapısını açtılar. Ama ne açmak?Bir az daha zorlasa kapı kolu kırılcaktı. Kapıyı açar açmaz bizi görünce şok oldular. Kapıyı açanı tahmin ettiniz mi?

Doğru tahmin Gökhan'dı. Ali'yi ayakta görünce yerinden kıpırdayamadı. Arkasından öküz gibi uçarak gelen Sinan Gökhan'a,onun arkasından aynı şekilde gelen Oğuz'da Sinan'a çarptı.(öküzler uçuyodu zaten) Gökhan şaşkınlıktan açılan ağzını toplayıp Ali'ye sarıldı.(saçma oldu)Ben onlara bakıp gülerken Oğuz olduğu yere yığıldı. Ben hemen Oğuz'un yanına koştum. Çocuk mutluluktan bayıldı ya. Neyse onu uyandırmaya çalıştım.
"Oğuz.Oğuz.Pişşt Oğuz iyi misin?"
Oğuz hala uynmıyodu. Bir az endişelendim. Ama sonra sayıkladıklarını duyunca domuz gibi sağlam olduğunu anladım. Uyurken bile aklı nerlerde ya?
---"Kate.Kate gel kız senle pizza yiyelim. Hem de büyük boy. İkimize de yeter. Ama gelirken şu ciciklerini gösteren geceliğini giy. Kate çok tatlısın aşkım. Senle pislik yapalım."(ne bekliyodukOğuz bu)
Bunları duyunca herkez sakinleşti. Ve gülmeye başladık. Emre,Gökhan ve Sinan Oğuz'u aşağı taşıdılar oturma odasında ki koltuğa yatırdılar. Uyanmasını baklerken diğerlerine neden böyle saçma bir şey yaptığımızı anlatık.

Y: Böyle işte. Affetdiniz mi bizi?
G: Lan siz kafayı mı yediniz?En fazla bir hafta küs kalcaktık.
S: Aynen abi böyle şaka mı olur?Geberiyoduk korkudan.
Y: Valla özür dilerim. Ama başka çaremiz yoktu. Hadi hadi affettiniz mi bizi?
G: Evet.
Y: O zaman getirin elleri.
A: Emre koysana oğlum elini.
Y: Bir,iki...
S: Dur Oğuz'un elini de koyalım.
Y: Tamam bir...iki...üç...
Y,A,S,E,G: Hepimiz kızımız, kızımız hepimiz için.

×O sırada Oğuz uyanmış.

O: Noluyo lan?Elim nerde?
Y: Burda. Gün aydın.
O: Noldu bana?
Y: Boş ver Kate'le pizza yediniz mi?
O: Evet. O geceliğini de giymiş.

×Oğuz bunu der demez hepimiz güldük. Bir kaç saat daha öldürüp çete evine gitti. Emre zaten burda kalıyodu. Ben neden bilmiyorum. Ama Ali'den onlar kadar çabuk ayrılmak istemiyodum. Ve kaldım. Gece saat 9'a yaklaşmıştı. Ben eve gitmeye karar verdim. Ali'de beni eve bırakıcaktı. Evin önüne gelince önce pencerelerde birileri var mı,sonra da yolda falan birileri var mı,diye baktım. Hemen Ali'ye dönüp boynuna sarıldım. Ve...dudağına küçücük bir buse kondurdum. Ali güldü. Ben onu gamzeledim. Sonra da daha fazla ne o üşüsün ne de ben üşümiyim diye eve girdim. Ve onu evine yolladım.
Sabah uyandığımda saat 12 olmasına rağmen yatak beni geri çağırıyodu. Ama ben bu kez onu dinlemedim. Hayalet bir şekilde yüzümü yıkamaya banyoya girdim. Gözlerim uykudan resmen açılmıyodu. Yüzümü yıkadım. Tam dışarı çıkıcakken yere düşürdüğüm sabuna basıp yere düştüm. Başımı duşakabinin kenarına çarptım. Sonrasını hatırlamıyorum. Karanlık.

Tuna'dan
"Sabah her zaman ki gibi erkenden uyandım." Diyemem. Çünkü Oya Teyze'nin beni kahvaltı için erkenden aramasıyla uyandım. Tamam Yaprak'la birbirimize bayılmıyoruz. Ama Oya Teyze'yi kırmak iatemedim. Ve hazırlanıp evlerine gittim. Yarım saat kadar aşağıda Yaprak'ın kendi kendine uyanmasını bekledik. En sonunda daha fazla bekleyemeyen Oya Teyze beni Yaprak'ı çağırmam için yukarı yolladı. Odasına gittiğimde Yaprak oda da değildi. Belki banyodadır diye banyonun kapısını çaldım. Ama içerden cevap gelmedi. Ona içerde mi diye seslenmeye başladım.
"Yaprak. Orda mısın?Yaprak bak giriyorum."
İçeri girer girmez Yaprak'ı yerde baygın bir şekilde yatarken buldum. Başında bir yara vardı. Ve kanıyodu. Onu biraz tokatlayıp uyandırmaya çalıştım. Uyanmayınca bir bezi kafasına koyup kucağıma aldım. Sonra da aşağı indirdim. Evde sadece Oya Teyze vardı zaten. O da Yaprak'ı o şekilde görünce şok olmuş bir şekilde ağlıyordu. Ambulansı aradıktan bir kaç dakika sonra ambulans geldi. Yaprak ve Oya Teyze ambulansa bindi. Ben de arkalarından bir taksi çevirip yanlarına gitmeye başladım. Arkadaşlarından sadece Barış'ın telefonu bende olduğu için onu arayıp diğerlerine haber vermesini söyledim. Hastaneye geldiğimde Yaprak'ı bir oda da muayene ediyolerdı. Oya Tayze'de kapısının önündeki koltukta ağlıyarak Yaprak'ı bekliyordu.







707 kelime.
En uzun bölüm bu oldu her halde.
Ama saçma,çirkin gibi geldi bana.
Sizce nasıl?
😕😕😕

4N1K{Canhıraş} (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin