#65# belki zordur anlaması sessizliğimden.

93.7K 9.3K 3.9K
                                    

Böyle bir bölüme 170 oy bekliyorum. 🧚 Bence olur, çünkü... neyse okuyun öbtüm bb.

medyaya paldır küldür düştüm. :/

izmarit: görüyorum seni.

izmarit: geldim.

yaram: Neredesin? Gelsene.

yaram: Hadi.

izmarit: ağlıyorsun.

izmarit: ağlamazsan geleceğimi söylemiştim.

izmarit: ağlama.

yaram: Tamam.

yaram: Tamam bak ayağı kalktım, ağlamıyorum.

izmarit: dalgalar ıslatmış seni.

izmarit: üşüyorsun.

yaram: Gel, ısıt beni.

yaram: Üşüyorum.

izmarit: bizim ortamız yok.

izmarit: ısıtırken yakacağımı, yakacağını söylemiştim, değil mi yaram?

yaram: Küllerimiz kavuşur birbirine.

yaram: Ama gel işte.

yaram: Gel...

izmarit: geliyorum. arkanı dön, beni bekle.

izmarit: sakın bu tarafa bakma, denize dön.

izmarit: söz ver.

yaram: Söz.

izmarit: ellerim terliyor.

izmarit: ilk defa gözlerime bakacaksın.

izmarit: ilk defa beni göreceksin.

izmarit: göreceksin diyorum çünkü bakmışsındır illaki.

izmarit: ama hiç görmedin sen beni kutay, göremedin.

izmarit: ben geldim sevgilim.

Sıla Arslan:

Gözümdeki yaşları yavaşça sildim, koca bir nefes verdim. Onunla soluduğumuz şu aynı hava dolduruyordu şimdi ciğerlerimi. Ağlıyordum ama her an kendimi salıp hıçkırıklara boğulabilirdim. Fakat bunu istemiyordum. Sevdiğim adamın yaralarına merhem olmaya gelmişken kendi yaralarımı ona sergi çekemezdim. Ben, alışıktım. Yalnız kalmaya, konuşmamaya, susmaya, ağlamaya, kendimle küsüp barışmaya... Ama o değildi. Dayanamazdı ki o küçücük bir şeye. Savunmasızdı... Kıyamazdım ki ben onu kendi acılarımla ağlatmaya...

Adımlarım korkaktı, bacaklarım öyle bir titriyordu ki sanki vücudumda karıncalar dolaşıyor, kendilerine ait yeri bulmaya çalışıyorlardı. Bulamadıkça da sağa sola saldırıyor, tenime can çekiştiriyorlardı. Ellerim ıslak ıslaktı, heyecandan terlemiştiler. Saçlarım, dalgaların esintisi ile dalgalanıyor ve saçlarımın arasına onun kokusu sızıyordu sinsice. Dalgalar, onun kokusunu bana getiriyordu. O geldikçe, ben gidiyordum; kendimden. O geldikçe, o sızdıkça saçlarıma, ben sanki saçlarım koca bir yıkımla dökülüyormuş gibi nefes alamıyordum.

Son bir yılımın özeti, şimdi karşımdaydı. Üstelik, o da beni seviyordu. Sevdiğim adam... Yokluğuyla her gece baş edemeyip şarkılara sığındığım ama her şarkıdan da bir fazlalık gibi kovulduğum aşkın sahibi olan o adam... buradaydı. Benim için, buradaydı. Beni seviyordu. Bu düşünce gözlerimi birkaç saniyeliğine kapatmama sebebiyet verdi, açamadım. Göğüs kafesim titriyordu. Her nefes alışımda, bir çıkmaza giriyordum. Nefeslerimi tekrar o havaya bahşettiğimde ise o çıkmazın duvarına tosluyor, titriyordum.

İZMARİTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin