Bölüm 33

1.1K 58 19
                                    

          DipNot : Multimedia'daki Eveleyn :) . Vote ve yorumlarınızı lütfen eksik etmeyin. Finale sayılı bölümler kalan bu zamanlarda beni yanlız bırakmayacağınızı umuyorum. Keyifli okumalar ^^.

    " Onu yerleşkeye götürmeliyiz. " diyorum ne dediğime dikkat edecek , ya da farklı bir çözüm arayacak kadar vaktimizin olmadığını bilerek. Eveleyn ' in baygın olması muhtemel olsa da ölmüş olabileceği düşüncesi her şeyi zora sokuyor. Telaşa kapılıyorum.

       " Bunun doğru olacağından emin değilim. " diyor Ray. Öfkelendiğimi hissediyorum. Bu söylediğinin yasalarımızla ilgili olduğunu biliyorum , yine de öfkeleniyorum. O aptal yasaların ne zaman benim faydama dokunacağını kestiremiyorum. 

        " Ölmesine izin veremeyiz. " diye karşı çıkıyorum , son an da çoğul yapmayı akıl ederek. Bu işi sadece kendi üstüme yıkmanın yanlış olacağı çok açık olduğunu bilip dikkatli olmam gerektiğini hissederek.

        " Belki çoktan ölmüştür. " 

          Mırıldanmalar baş gösterse de hiç kimse hiçbir şey yapmıyor. Her geçen saniye Eveleyn ' in yaşama şansının azaldığını biliyorum. Kapana kısılmış gibi hissediyorum. Adrenalin damarlarımda kol geziyor. Kalp atışlarım o kadar şiddetli ki hepsini duyabiliyorum.

          Nefes alıp almadığını kontrol etmek için üzerine doğru eğilip stresten buz kesmiş elimi burnuna dayıyorum. Nefes alışverişlerinin elimi gıdıklamasıyla huylanırken ölmediği için biraz olsun rahatlıyorum.

       " Yaşıyor. " diyorum , sesim istediğimden daha yüksek çıkıyor. " Yaşıyor ! "

          Tepemizde dikilen insan kalabalığını süzüyorum. Hepsi de ne yapacağını bilemiyor gibi öylece dikiliyor. Kararsızlıklarını anlamak zor olmuyor. Ve ben bundan nefret ediyorum.

           " Lütfen, " Sesim aciz çıkıyor. Yardım dilenmek canım sıksa da elimden bundan başka bir şey de gelmiyor. Eveleyn ' i bu halde hiçliğin ortasında bırakma düşüncesi gerilmeme neden oluyor. 

       " Yardım etmezsek ölür ve bu da bizim başımıza kalır. " Yalvarmamın dahi onları etkilemediğini görmek beni üzüyor ve farklı bir yola sürüklüyor. Hayır , Eveleyn ' i bir yığın aptal yasayı ihlal etmem gerekse bile burada bırakmayacağım. 

         " Bundan sorumlu olmak ister misiniz ? " diye bağırıyorum , kontrolümü kaybetmemek adına dişlerimi sıkıyorum. Nihayet Ray , ya sözlerimden etkilenmiş olacak ya da bana acımış , beni kenara itip Evleyn ' i kucaklıyor. Onu arabaya doğru taşımaya başlarken diğerleri de ördek sürüsü gibi onun peşine düşüyor. 

        Tom ' un uzattığı eli tutatarak ayağa kalkıyorum. Belli belirsiz gülümseyip adımlarımı hızlandırıyorum. 

              ----------------------

           Araba yolculuğu sıkıcı ve gergin geçiyor. Eveleyn ' in bu hale gelmesine neyin sebep olduğunu bilmememe karşın orada , Bilgelik yerleşkesinden kilometrelerce uzakta ne aradığını merak etmekten kendimi alamıyorum.Kendi kendime neler dönüyor , diye sorup duruyorum fakat alabildiğim tek cevap sessizlik oluyor. Her zaman olduğu gibi. 

           " Clair. " 

        Eveleyn ' i süzmeyi bırakıp Tom ' a dönüyorum. " Ona gereğinde fazla ilgi göstermesen iyi olur , bilirsin , " Açıklamak zormuş gibi derin bir nefes alıyor. " yeni dedikodular çıksın istemezsin. Sizin yararınıza olmaz. "

         Ona , dedikoduların , insanların , yasaların bu lanet olası topluluktaki ailem ve dostlarım hariç hiçbir şeyin beni ilgilendirmediğini söylemek için yanıp tutuşsamda kednimi tutuyorum. Başımı sallamakla yetinirken , Tom ' un neden beni düşündüğünü kestiremiyorum. Ama onu da kafaya takacak durumda olmadığım için bu düşünceyi kenara atıp yolculuğun bitmesini bekliyorum.

Uyumsuz | A Divergent Fanfiction 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin