DipNot : Multimedia'daki Eveleyn :) . Vote ve yorumlarınızı lütfen eksik etmeyin. Finale sayılı bölümler kalan bu zamanlarda beni yanlız bırakmayacağınızı umuyorum. Keyifli okumalar ^^.
" Onu yerleşkeye götürmeliyiz. " diyorum ne dediğime dikkat edecek , ya da farklı bir çözüm arayacak kadar vaktimizin olmadığını bilerek. Eveleyn ' in baygın olması muhtemel olsa da ölmüş olabileceği düşüncesi her şeyi zora sokuyor. Telaşa kapılıyorum.
" Bunun doğru olacağından emin değilim. " diyor Ray. Öfkelendiğimi hissediyorum. Bu söylediğinin yasalarımızla ilgili olduğunu biliyorum , yine de öfkeleniyorum. O aptal yasaların ne zaman benim faydama dokunacağını kestiremiyorum.
" Ölmesine izin veremeyiz. " diye karşı çıkıyorum , son an da çoğul yapmayı akıl ederek. Bu işi sadece kendi üstüme yıkmanın yanlış olacağı çok açık olduğunu bilip dikkatli olmam gerektiğini hissederek.
" Belki çoktan ölmüştür. "
Mırıldanmalar baş gösterse de hiç kimse hiçbir şey yapmıyor. Her geçen saniye Eveleyn ' in yaşama şansının azaldığını biliyorum. Kapana kısılmış gibi hissediyorum. Adrenalin damarlarımda kol geziyor. Kalp atışlarım o kadar şiddetli ki hepsini duyabiliyorum.
Nefes alıp almadığını kontrol etmek için üzerine doğru eğilip stresten buz kesmiş elimi burnuna dayıyorum. Nefes alışverişlerinin elimi gıdıklamasıyla huylanırken ölmediği için biraz olsun rahatlıyorum.
" Yaşıyor. " diyorum , sesim istediğimden daha yüksek çıkıyor. " Yaşıyor ! "
Tepemizde dikilen insan kalabalığını süzüyorum. Hepsi de ne yapacağını bilemiyor gibi öylece dikiliyor. Kararsızlıklarını anlamak zor olmuyor. Ve ben bundan nefret ediyorum.
" Lütfen, " Sesim aciz çıkıyor. Yardım dilenmek canım sıksa da elimden bundan başka bir şey de gelmiyor. Eveleyn ' i bu halde hiçliğin ortasında bırakma düşüncesi gerilmeme neden oluyor.
" Yardım etmezsek ölür ve bu da bizim başımıza kalır. " Yalvarmamın dahi onları etkilemediğini görmek beni üzüyor ve farklı bir yola sürüklüyor. Hayır , Eveleyn ' i bir yığın aptal yasayı ihlal etmem gerekse bile burada bırakmayacağım.
" Bundan sorumlu olmak ister misiniz ? " diye bağırıyorum , kontrolümü kaybetmemek adına dişlerimi sıkıyorum. Nihayet Ray , ya sözlerimden etkilenmiş olacak ya da bana acımış , beni kenara itip Evleyn ' i kucaklıyor. Onu arabaya doğru taşımaya başlarken diğerleri de ördek sürüsü gibi onun peşine düşüyor.
Tom ' un uzattığı eli tutatarak ayağa kalkıyorum. Belli belirsiz gülümseyip adımlarımı hızlandırıyorum.
----------------------
Araba yolculuğu sıkıcı ve gergin geçiyor. Eveleyn ' in bu hale gelmesine neyin sebep olduğunu bilmememe karşın orada , Bilgelik yerleşkesinden kilometrelerce uzakta ne aradığını merak etmekten kendimi alamıyorum.Kendi kendime neler dönüyor , diye sorup duruyorum fakat alabildiğim tek cevap sessizlik oluyor. Her zaman olduğu gibi.
" Clair. "
Eveleyn ' i süzmeyi bırakıp Tom ' a dönüyorum. " Ona gereğinde fazla ilgi göstermesen iyi olur , bilirsin , " Açıklamak zormuş gibi derin bir nefes alıyor. " yeni dedikodular çıksın istemezsin. Sizin yararınıza olmaz. "
Ona , dedikoduların , insanların , yasaların bu lanet olası topluluktaki ailem ve dostlarım hariç hiçbir şeyin beni ilgilendirmediğini söylemek için yanıp tutuşsamda kednimi tutuyorum. Başımı sallamakla yetinirken , Tom ' un neden beni düşündüğünü kestiremiyorum. Ama onu da kafaya takacak durumda olmadığım için bu düşünceyi kenara atıp yolculuğun bitmesini bekliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uyumsuz | A Divergent Fanfiction 1
FanfictionOn altı yaşına gelen Clair Strayder beş farklı topluluğa bölünmüş olan Chicago'da Bilgelik topluluğunda yaşamaktadır. Her yıl düzenlenen topluluk seçimi törenleri çok yaklaşmıştır ve Bilgelik'in başkanı olan ve aynı zamanda Clair'in arası pekte iyi...