BENEKLİ

19.Bölüm

-Barış -

-" Arda, pişt Arda.. Lan bu nasıl bir dizi aşkıdır? İki merte kumaştan etek diktiricem oğlum sana."

-" He abi, birşey mi dedin?"

Anneler olmasa ben sana diyeceğimi biliyordum ya neyse.

-" Az gelsene odama, bilgisayara virüs mü ne bulaşmış, bakıver."

-" Bana bilgisayar kullanmayı öğreten sensin. Lisedeyken okulun sitesini hackleyip bütün sınıfın notlarını değiştirmiştin, şimdi bir virüsle mi başedemiyorsun?"

-" Oğlum sen ağız ishali mi oldun. Bır bır bir susmadın, gel işte."

Odama adım atar atmaz kafasına yapıştırdım.

-" Geri zekalı, gel diyorsak gel. Ne uzatıyorsun? Bu dizeler seni mala bağlamış söylemedi deme!  Asıl konumuza gelecek olursak, Başak teyzenin randevusunu kaça aldın.?"

-" Sabah 11."

-" Tekrar gir sisteye, iptal et. Saat 9a al randevuyu. Bundan sonra alacağın bütün randevu saatlerini böyle yap."

-" Neden?  Hem ne derim kadına?"

-" Motorundan memnun musun kardeşim?  Bir sıkıntısı, sorunu varsa geri verebiliriz.!"

-" Yok.. Yok,  tamam abicim, oldu bil. "
 
   Aldığım bilgiye göre, Başak teyze randevu saatinden 1 saat önce hastanede bulunmayı alışkanlık haline getirmiş. Toplu taşıma ile 1 saat süren yolculuğu hesab edecek olursak ; sabah 7 de evden çıkması gerek. Beneklimle yarım saat uyumak için tüm bu çabaya değer.

  Sabah çalan alarmı kapayıp banyoda işlerimi bitirdim. Üzerimi giyinirken alt kattan kapının kapanma sesini duydum.  Bu Başak teyze olmalı. Merdivenleden sessizce inip Gamze'nin kapısını araladım. Her ihtimale karşı odayı kontrol ettim. Evet, beneklim yalnız, yatakta tek başına yatıyor. Parmak ucumda ilerleyip  sessizce yanına girdim. Kafasını kaldırıp göğsüme koydum. Amacım sadece sarılıp uyumaktı ama elim saçlarını okşarken bel çukuruna indi, oradan da kalçasına gelince, elimi ateşe değmiş gibi çektim. Kız uyuyor Barış, sapık mısın sen? Onu tekrar yanıma yatırdım. Önce yüzündeki çilleri sevdim tek tek, parmak uçlarım boyun hizasından aşağı kayıp göğüs çukuruna ulaştı. Teni ne kadar yumuşak..  Böyle de olmadı, beni mi sınıyorsun Allahım.
Gamze birden gözlerini açınca irkildim. O parlak mavilikleri kim görse irkilir.

-" Barış?  Benim senin odanda ne işim var?( etrafına bakınca daha da panik oldu)  Delirdin mi sen, burada ne işin var? Ya annem.."

-" Sakin ol sevgilim, annen hastane randevusuna gitti. Ben de birlikte uyuruz demiştim ama seni severken uyandırdım galiba!"

-" Aslında beni uyandıran sen değilsin, baldırıma batan birşey canımı acıttı. Hiii.. yoksa o senin.. şeyin mi?"

  Kahkahama engel olamadım. Bu kadar utangaç olmasına bayılıyorum.

  -" Ne bekliyordun ki? Yanındayken ergen veletlere dönüyorum. Hazır ikiniz de uyanmışken sizi tanıştırsam fena olmaz. "

-" Hayıır.."

-" Tamam tamam şaka yaptım, nefes al!  Bu hafta okulun bitiyor, 1 ay içinde evlenelim mi?"

-" Olur."

-" Hemen karşı çıkma benekli, seni seviyorum ve.. Ne dedin, olur mu? Gamzem, kızıl güzelim, seni çok mutlu edicem. Hadi bunu kutlamak için sevişelim."

-" Hadi canım hadi, üç kere ağza, üç kere burna, şimdi doğruca banyoya.."

  Daha iyi bir sabah hayal edemiyorum. Şimdilik!