27.Bölüm

53.9K 1.7K 293
                                    

-Gamze -

-" Bu harika bir fikir Gamze!"
- " Di mi ama anne? Kesin Kerem de kabul eder. Ayy ben dayanamıcam,  galeriye gidiyorum. Kerem'le bir an önce konuşmalıyım ."
-" Dur kız bekle, ben de geliyorum."
-" Süpersin Meloş! Şey.. Anne diyecektim, ağzımdan öyle çıktı.."
-" Meloş! Sevdim ben bunu. Arada kullanırız. "
Dünyanın en tatlı kayınvalidesi, bana denk gelmiş olabilir mi?
  15 dakikada hazırlanıp çıktık evden. Kadın, isterse 3 saatte, isterse 3 dakikada hazırlanır. Keyif bizim değil mi?
  Nilüferden trene binip, Osmangazi de indik. Keremin galerisi bu istasyona az bir yürüme mesafesinde.
İçeri girince, doğruca Keremin odasına geçtik.
-" Kerem, düğünü bizim bahçede yapalım mı?"
-" Melahat annem hoşgeldin. Gamze gene ne işler peşindesin sen?"
Melahat anne -" Bir dinle oğlum. Gamze bu konuda çok haklı."
-" Keremcim, karın mutlu olsun istiyorsan, annesiyle bağlarını kopartmaman lazım. Sunacım şimdi bile annesinden uzak diye nasıl üzülüyordur."
-" Eee.. "
-" Eesi, babası olacak hıyar, annesine dışarı adım attırmııyor. Mahalleye gelmeden de annesini, kardeşini göremez. Komşuların söyleyeceklerinden utanır. Eğer mahallede bir düğün yaparsan, bu kızın satılmadığını, anlı şanlı evlendirildiğini herkese ispatlamış olursun. "
-" Haklısın Gamze, ben hiç böyle düşünmemiştim. O zaman  Suna'ya süpriz olsun bu. Tamam mı? "
-" Tamam. Hatta bize gelmesi için "Annen seni gelinlikle görmek istiyor. Melahat annenin evinde seni bekliyor" deriz."
-" Bahçeyi düzenleme işi de sende o zaman! "
-" Pışııık, yemezler enişte.  Tut bir organizasyon şirketi. Bahçeydi, masaydı, yemekti halletsin . "
-" Melahat teyze, sen emin misin, bu kızı gelin almak istediğine. Yakacaksın oğlunun başını."
-" Ha hayt, Gamze aynı benim gençliğim. Tam da aradığım gelin oluyor kendisi. "
  Varya, şuan havam 1500.
  Kerem, hemen Bursanın en iyi organizasyon şirketini arayıp, görüşmeye gelmelerini istedi. Gelen elemanlarla, pazarlık bile yapmadan anlaştı.
Kerem-" Gamze ne diyorsa onu yapacaksınız. Hiçbirşeyin ucuzuna kaçmayın. "
  Zengin arkadaşlarımın olmasını seviyorum. Bir kere çok havalı oluyor.
Elemanlarl birlikte eve geçtik. 3 kişi elinde tabletle , bahçeyi gezip, yapılacaklar listesi hazırladı. Kimsenin bana bişey sorduğu yok! Yanlarına gidip, yetkilinin kim olduğunu öğrendim.
-" Kolay gelsin arkadaşım, o tablete şunları da not al."
-" Tabi hanımefendi. "
-" Rengarenk çiçekler olsun istiyorum. Böyle kır çiçeği falan değil, şaşalı gösterişli olanlarından. Ölü gibi, bembeyaz yapmayın burayı. Sonra.. Bizim bahçeye aile ve arkadaşlar için üç masa koyun yeter. Gerisi pist alanı olsun. Diğer masaları yan bahçelere yerleştirin. Aradaki çitleri şimdilik kaldırın sonra yerleştirirsiniz. Yemek 500 kişilik olacak. Çorbaya gerek yok. Başlangıç tabağı örneklerini Melahat anneye gösterin, o seçsin. İçecek çeşitleri masalarda olacak. Ana yemek, karışık ızgara tabağı, tatlı olarak da antep fıstıklı kadayıf sarma."
   Ben konuşurken Arda yanıma gelip kolunu omzuma sardı. Bütün ağırlığını üzerime vardi hayvan.
-" Yengecim acı bize, kendi düğününde de bunları istersen, evi satsak karşılayamayız valla. "
-" Merak etme kaynım, bunlar Kereme özel. Adam para babası, köpük tabaklarda tavuklu pilav, ayran, tulumba tatlısı dağıtacak değil ya! "
Off söylerken bile canım çekti. Köpük tabak menüsünün hastasıyım. Arda'nın kolu, önce havaya doğru kalktı sonra da geri doğru büküldü.  Çocuk acıyla bağırırken onu kurtarabilmek için boşuna bir çabaya girdim.
-" Sana o kolunu koparırım demiştim."
-" Barış bırak çocuğu, omuzu çıkacak. Hadi içeri girelim. Tavuklu pilav yapacağım bak! Arda da gidip tulumba tatlısı alsın."
  Barış için konu yemek olunca, gerisi teferruattır. Ardayı bırakınca yan yana sarılıp içeri geçtik.

  Dolu midelerin verdiği keyifle, koltuklara yayıldık. Pilav da ne olmuş ama.. Son tabağı yemeseydim iyiydi, karnım hiç bu kadar şişmemişti.
Barışın 5tabak yediğine hâlâ inanamıyorum. Adam öğütücü gibi.
  -" Ne iyi akıl ettin beneklim. Özlemişim mevlüt pilavını. "
Barış' dan sonra diğerleri de beğenilerini söyleyince keyfim iyice yerine geldi.
   İsa amca bu hafta gündüz vardiyasında olunca, Barışın benim odama gelme planları suya düştü. Haince gülsem de, içten içe ben de üzüldüm. Çok alıştım yatağımdaki varlığına, kokusuna, sıcaklığına...
-" Hiç öyle sırıtma sevgilim. Baykuş değil ya bu adam. Elbet uyuyacak. Ama sen beni bekleme, uyu. Ben usulca girerim koynuna. "
-" Konuşma şöyle Barış, kıpkırmızı olacağım gene."
-" Sevgilim, bitanem, aşkım.. Ne güzel aşk sözcükleri var değil mi? Sen niye bana asker arkadaşım gibi sesleniyorsun? "
-" Vıc vıc sürekli aşkım mı diyeyim? Ne güzel adın var.  Hem arada bir ben de söylüyorum."
-" Bırak da vıc vıc olalım. Biz seninle direkt karı koca moduna girdik."
    Peki, sen istedin Barış Bey.
Melahat anne-" Barış, kredi kartını ver oğlum."
-" Hayırdır anacım?"
-" Cuma akşamı düğünde ne giyeceksin oğlum? "
-" Takım elbise tabiki"
-" Peki, Gamze ne giyecek?"
   Seviyorum bu kadını yaa.. Annem benim. Barış, cebinden çıkardığı cüzdanı açıp, kredi kartını alıp bana uzattı.
-" Kusura bakma benekli, akıl edemedim. Sen de hiçbirşey söylemedin. Düğüne taytla mı gelmeyi düşünüyordun?"
-"Teşekkür ederim aşkııım. Telaşeden benim de aklıma gelmedi elbise almak aşkıııım."
-" Ağzını şöyle yayma! Vallahi sinirlerim tepeme geliyor. En sinir olduğum şey."
-" Sen istedin ya aşkııım."
-" Tamam, vazgeçtim. İstemiyorum lan! Barış iyidi, sen onunla devam et."
-" Peki aş.. Barış." Hah ha
Melahat anne -" Elbise almaya kiminle gideceksin kızım? Ben gelirdim ama Kerem özellikle tembihledi, başlarından ayrılma diye."
-" Merak etme annem, aklımda var biri.  Hatta şimdi arıyayım. "
   Odama geçip, telefondan Olcayın numarasını tuşladım.
-" Fıstığım nerelerdesin. Defalarca aradım mesaj attım, cevap vermeyince görüşmek istemiyosun sandım."
-" Hiç olur mu Olcayım , seni bırakabilir miyim ben?  Bir süre yurtdışındaydım, yeni geldim. Telefonum burada kalmıştı. "
-" Vaay artis, geziyorsun demek."
Olayları özet geçince kulağımı patlatacak kadar çığlık attı.
-" Neee, bir de en son benim haberim oluyor, öyle mi? Yarın buluşuyoruz ve bana en ince ayrıntısına kadar anlatıyorsun ona göre."
-" Ben de onun için aramıştım canım. Suna yı biliyorsun. Kerem ile 2 gün sonra evleniyor ve benim giyecek hiçbirşeyim yok. Yardımın lazım."
-" Bebeğim, alışveriş benim işim. Yarın gelir seni alırım. Bu arada düğüne ben de davetli miyim? "
-" Tabiki de davetlisin."
  Odadan 1 saat sonra çıkabildim. Ve de Barışın kötü kötü bakışlarıyla karşılandım. Kendimi başka yöne çevirip, İsa amcanın boş bardağına yöneldim.
-" Çay koyayım mı İsa amca?"
-" Koy kızım da, böyle hiç olmadı,  haberin olsun!"
-" Nasıl?"
-" Melahat'e anne diyorsun , bana İsa amca. Baba olarak görmüyor musun beni?"
-" Olur mu hiç İsa a.. Babacım. Alışkanlık işte, ağzımdan öyle çıktı."
   Yanağına öpücüğümü de kondurunca, keyifle gülümsedi İsa baba.
Arda-" Biz evlat değil miydik? Gamzeye agucuklar, canım cicimler.."
Barış -" müstakbel karımı bu kadar seviyor olmanız hoşuma gidiyor ama Arda haklı. Sizdeki bu kız evlat aşkını bilseydim, Ardanın çükünü çoktan koparırdım. "
  -" abiii.."
-" He koçum söyle.."
  Gene güreşe başladılar. Bu erkekler hep böylemidir?  Birbirlerini severken bile kavga ediyorlar.
  Saat çok geç olmadan yatsam iyi olacak. Sunayla Kerem e yaptığım alışveriş işkencesinin iki mislini, yarın Olcay bana yapacak.
-"Yarın yoğun bir gün olacak, müsaadenizle ben yatayım."
İsa baba-" Yat tabi kızım. O zaman ben seni rahatsız etmeyim, mutfakta otururum. "
  Barışın gözleri ışıldadı tabi. Rahatça yanıma sıvışabilecek. Ama yok öyle yağma, İsa baba evdeyken yakalanma korkusuyla sabahı sabah edemem ben.
-" Ne rahatsızlığı baba, top atılsa uyanmam ben. ( Barış, "bilmez miyim! diye mırıldandı yanımda.) Çok derin uyurum. Sen keyfine bak."
  Koltuktan kalkmadan önce Barışın elini usulca okşadım. Çünkü amacım onunla inatlaşmak değil, rahatça uyumak. Çatık kaşları gevşeyince, odama geçtim.
 
Uzaktaaaan bir ses duyuyorum. Başlarda ne dendiğini anlamasam da, ses giderek netleşmeye başladı. Göz kapaklarımı aralamamla tekrar yummam bir oldu. Güneş ışığından korunmak için, pikeyi kafama kadar çektim.
-"Gamze, uyan hadi. Sen de amma uykucuymuşsun kızım ya!"
-" Olcay? Sen nasıl..?"
-" Evin önüne gelince mesaj attım,  cevap vermeyince aradım, açmayınca kapıyı çaldım. Açan kişi kayınvalidenmiş. Gamzeyi almaya geldim deyince, terlikle kovaladı beni. Sen kimin kızı alıyorsun diye ortalığı ayağa kaldırdı yelloz. Allahtan Arda koşup geldi, beyaz atlı prens gibi kurtardı beni. Annesinin kulağına malum gerçeği söyleyince içeri girebildim. Çok şeker kadınmış kayınvaliden, tanıyınca sevdim. Kahvaltıyı görmen lazımdı, döktürmüş resmen. Ondan ye, bundan ye derken...."

BENEKLİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin