Gözlerimi tavana dikmiş düşüncelere dalmıştım yine. Sadece arada çıkan ateşim rahatsız ediyordu beni. Üşüyordum biraz. Odama gelmeyeli uzun zaman olmuştu. Herşey hemen hemen aynıydı. Sadece artık dağınık değil. Duvardaki fotoğraflara takıldı gözüm , uzaktan tam göremiyordum. Ama eminim bu fotoğraf önceden burada değildi. Ayağa kalkıp yanına gittim. Bu o yemek yemeye gittiğimiz geceki halimden. Saf saf birisine bakmış gülümsüyorum. Acaba o zaman kime bakıyordum bi beyin fırtınası yaptım ama cevaptan emin değilim.Herneyse diye düşündüm kendi kendime.
Arkamı döndüğüm anda kapının önündeki Zayn'i farkettim.
-Beni mi izliyorsun?
deyince başını hayır anlamında salladı.
-Sadece iyi misin diye bakmaya geldim.
dedi ve yanıma gelip elimi yavaşça tuttu.
-Ateşin var!
dedi dudaklarını alnıma götürürken, hızlıca ekledi.
-Hastaneye mi gitsek?!
- Saçmalama , ben iyiyim.Şu resme bakıyordum.
deyip ona gösterdim.Ekledim
-Bu kız deli olmalı !
-Bunun onun işi olduğunu nerden biliyorsun?
dedi kafamı karıştırarak.Yoksa bunu o mu yapmıştı.
-Sen mi yaptın?
dedim tereddütle ve sessizce.
-Sevgi seni aydınlığa götürür. Sen aydınlıktan korkmazsın karanlık seni korkutur. Aydınlık benden uzaklaştı ise ben ona bir yolunu bulup gitmeliydim.
dedi beni yine ve yine kendisine aşık ederek.Onun böyle konuşmasının ardından konuşmak gelmiyordu içimden. Susunca da ezik hissediyordum kendimi birden.
Odama gelip bunları yapması demek oluyordu ki genellikle ben yokken o burada idi.
Kolundan tutup yatağa oturdum oda yanıma oturdu.
-Trisha nasıl?
-O iyi.Yaklaşık iki haftadır yanında değildim ama telefondan konuşuyoruz.
-Ne? Beni ayıplama ama ben ne zamandır İsveç ' de değilim.
Gülümsedi.
-Bir haftayı geçti.
-Sen ciddi misin ? Ben daha sabah kendime geldim.
-Evet ! Ama bu önemli değil.
-Peki çocuklar , ailen buna yani iki haftadan beri herseyden uzakta olmana bir şey demediler mi ? Bana dürüst ol!
-Imm ,peki. Çocuklar sorun etmedi yalnız Harry biraz tuhaftı bu konuda.
-Ya annen -- Doniya ,Wali --Safaa ?
önce durakladı ve bir şeyi unutmak istercesine kafasını sallayıp o düşünceleri bi kenara fırlattı.
-Bence onlarda sorun etmediler.
dedi ve gülümsedi.
Birşeyler vardı ortada ama üstüne gitmedim. O konu burda kapandı.
-Evet Imm peki artık ben uyuyacağım.
dedim sadece gülüp ;
-Peki !
demesini izledim.
-Ama sen şu odadan gider gitmez !
dedim kapıyı işaret edip komik bir suratla.O aksine başını olumsuzca salladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Unforeseen Boy (Beklenmeyen O) [z.m]
FanfictionBeklenmedik hayaller , beklenmeyen O .. Yer ; hayallerin başkenti Londra! Her şeyin onunla başlayıp onunla bittigi yer.. İstediğim tek şey burada mutlu olmak , belkide onunla .... ....... *** UYARI; Hikayeye başlarken o zamanlarda 16 yaşında olmam...