15.BÖLÜM: ANILARDA SAKLILAR

7.7K 522 329
                                    

15.BÖLÜM: ANILARDA SAKLILAR

Soluk renkli mobilyalardan oluşan, duvarlarının sigara dumanından kararmaya başladığı, pencerelerin sımsıkı kapatıldığı, loş ışık altında aydınlanan bir odada buruk gülümsemesine rağmen güzeller güzeli bir kadın ve o kadının sanki sadece boyutu kü...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Soluk renkli mobilyalardan oluşan, duvarlarının sigara dumanından kararmaya başladığı, pencerelerin sımsıkı kapatıldığı, loş ışık altında aydınlanan bir odada buruk gülümsemesine rağmen güzeller güzeli bir kadın ve o kadının sanki sadece boyutu küçültülmüş gibi ona benzeyen küçük kızı krem rengi koltukta oturmuşlardı. Kadının acı dolu mazisinin gri sisleri gözlerine bir perde gibi inmişti, o sis onu mutlu anlarında bile rahat bırakmıyordu, çok sevdiği kızının gözlerine bakarken dahi, mazinin esintilerini toplayıp getiriyor ve gözlerinin içinin gülümsemesine izin vermiyordu. Gülümsüyordu, zaten kızına bakarken kendini gülümsemekten hiçbir zaman alıkoyamıyordu ama gülümsemesine yayılan burukluğa da mani olamıyordu; sevdiği adam toprağın altına verilirken o uzak bir köşede, onun ölü bedeninin toprak altına gidişini gözyaşlarıyla izlemekten başka elinden bir şey gelmediğinden beri.

Mutluluğun ne olduğunu bilen ve her şeye rağmen onu içinde büyütmeyi başaran kızının iri ve koyu mavi gözleri neşeyle büyüdü, "Ama çok güzeldi!" diye annesine heyecanla konuşup küçük ellerini birbirine kavuşturdu. "Beyazdı böyle, upuzun. Aynı prenseslere benziyordu biliyor musun anne?"

Annesi gülümsemesini büyüttü, kızının ufak bedenini kucağına alıp yanağına elini yaslarken alnına sıcacık bir buse kondurdu, Gece gülümsedi, gülümsemesine herhangi bir hüzün kırıntısı bulaşmadı, buruk olmayan son tebessümü dudaklarından öylece ayrılmıştı.

"Sana da öyle bir elbise vermemi ister misin?" diye sordu kadın gülümsemeye devam ederken. Bugün okuldaki bir gösteride izlediği kızlardan birinin giydiği elbiseyi anlatan Gece, heyecanla bakıp başını salladı. "Var mı ki?"

"Var," dedi annesi ayağa kalkıp onun elinden tutarak yürümeye başlarken. "Ama biraz büyük, bir gün büyüyeceksin, çok güzel bir kız olup, çok güzel bir adamı seveceksin. Onu o adamla hayatını birleştirdiğin gün giyebilirsin, çünkü şimdi sen benim küçücüğümsün, erken."

Gece sevinçle gülüp elini ağzına kapattı. "Olsun! Sen dediğin zaman giyerim."

Kadın gülerek kızının başından öpüp yatak odasına girdi ve yatağı kaldırıp bazayı açtı. Bahsetttiği elbiseyi gizlemesi gerektiği için, eşyalarla üzerini kapatmak zorunda kalmıştı.

Çıkartılan elbiseye hayran hayran bakan kızının açık ağzına yavaşça vurup güldü, elbiseyi yatağının üzerine serdi.

"Bunu vermek için daha erkendi ama madem istedin, şimdiden vereyim. Hoşuna gitti mi?"

Parlayan gözlerle bir ona bir elbiseye bakan Gece başını hızlı hızlı salladı, küçük ama uzun olan ince parmakları beyaz tüllerin üzerinde dolaştı.

SÜKÛTA MAHKÛM VİCDANLAR •tamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin