Çiçekler de Ölür

⭕16

 Oturduğu yerde farkında olmadan ayaklarını titretirken, karşısında duran patronuna bakıyordu Bahar. 

"Bahar,  bir sorun yok değil mi?" Patronunun sesiyle yere diktiği bakışlarını ona doğru çevirdi.

"Sadece dün gece dedem rahatsızlandı ve ben de onunla ilgilenmek zorunda kaldım." Yarı yalan yarı gerçek olan şeyleri söylerken karşısında ki duran kadının bakışları yumuşadı.

"Deden iyi mi peki şimdi?" Bahar da yüzüne belli belirsiz bir gülümsemeyle cevap verdi.

"Şimdi yoğun bakımında, akşam çıkaracaklar... Aslında ben başka bir şey için buraya geldim Nur hanım... Bu sabah hastaneye bir hasta geldi, 15 yaşında küçük bir kız çocuğu. Öğretmeni tarafından tecavüze uğramış, onun haberini yapmak için buradan bir ekip göndersek?"  Bahar, Nur hanının yüzünde ki değişikliği fark etti. Kadının her bu tür haberler de takındığı bu yüz ifadesini çok iyi tanıyordu.

"Gitsinler, o iş sende!" diyerek hem Bahar'ı kibarca kovmuş hem de işi kabul etmişti.  Bahar kısa bir baş selam vererek oturduğu yerden kalktı ve odadan çıktı.  Masasına ilerlediği sırada ona doğru gelen Engin'i görünce durdu.

"Bahar, bir sorun mu var?" Bahar iç çekip gözlerini devirdi. Bir şeylerin ters gittiğini nasıl anlıyordu herkes?

"Sadece dedem rahatsızlandı." diye mırıldandı. Engin'in kaşları çatılırken, omuz silkip masasına ilerleyecekken durdu. Geri dönüp arkadaşına baktı.

"Engin, haber için hastaneye gideceğim, beraber halledelim mi?" Engin kaşlarını çatıp Bahar'ın açtığı mesafeyi kapattı..

"Hastanede  ne haberi yapacağız ki?" Bahar eliyle anlını kaşıdı. Giden gelene aynı şeyleri anlatmak, cidden sinirini bozmaya başlamıştı. Olayı kısa bir özetle anlatınca,  Engin fazla irdelemeyip ekibi toplamak için yanından ilerlemişti. Bahar masasına ilerleyip sandalyesine oturdu.  Masasına kısa bir bakış atıp, laptobunun kapağını açtı. Klavyenin üzerinde gördüğü zarfla kaşlarını çatmadan edemedi.  Zarfı açacağı sıra yanına gelen Enginle bakışlarını zarftan çekti.

"Hadi çıkalım!" Bahar başını sallayıp, elinde ki zarfı çantasına attı ve Engini takip etti.

****

 "Evet sayın seyirciler, gün geçmiyor ki bu tecavüz vakaları son bulsun. Özel Yalın kolejinde okuyan S. A öğretmeni Alp Kara tarafından önce kaçırılıp sonra tecavüze uğradı. Günler önce S. A'nın ailesi tarafından kaybolduğu gerekçesi ile emniyete başvurmuş, emniyet ise canla başla kaybolan 15 yaşında ki S.A 'yı aramaya koyulmuştu. S.A'nın ilk verdiği ifadeye göre öğretmeni onu eve bırakacağı gerekçesi ile arabasına almış fakat şehir dışında ki kendisine ait evine götürerek önce darp edilip ardında defalarca istismara maruz kalmış. Doktorların verdiği bilgilere göre 15 yaşında ki S.A 'nın kanında yüksek dozda uyuşturucu bulunmuş. Henüz kendine yeni gelen öğrenci S.A öğretmeni Alp Kara'dan şikayetçi oldu. Fakat her yerde aranan öğretmen Alp Kara hala bulunamadı. Yeni gelişmeler için takipte kalın!" 

Bahar elinde ki dosyayla beraber haberi sunan spikerin yanına ilerledi. Eline gelen yeni bilgiye göre Yalın koleji'nin sahibi isminin geçmesini istemiyordu. Bahar bunu umursamadan haberi hazırlamıştı bile. Sırf itibarına bir zarar gelmesin diye o kadar öğrencinin hayatını riske atan bir okul sahibini ciddiye alacak değildi.

"Bu haberi hemen akşam haberlerine hazırlamamamız lazım!" dedi bahar tüm ciddiyetiyle. Kameraman elinde ki kamerayı kapatıp yanlarına ilerlerken konuştu.

"Merak etme hemen gidip montajlarım akşam haberlerine yetiştiririm." Bahar başını olumlu anlam salladı.

"Siz ajansa geçin ben de dedeme bir uğrayayım. Yarım saatte ben de gelirim."  Engin olumlu bir kaç şey söyledikten sonra Bahar hastanenin içine ilerlerken, diğerleri toparlanıyordu.