⭕12

18.6K 820 107
                                    


Yakup bey karşısında ki adamlara bakarken, sinirlerini zor zapt ettiğini odada ki herkes gibi Bahar da fark ediyordu. Derya heyecandan ona yanlış kahveyi vermiş olmasının yanı sıra geceye bomba gibi düşen abisinin devriye arkadaşı Yavuz'un sözüyle herkes birbirine girmişti ve Levent bey en son herkesi evinden kovmuştu. Sinan'ın da beklemediği bu sözlerle en son abisinin son kozu olduğunu anlamıştı. Abisi cidden çok akıllıydı. Bugün bir kez daha görmüştü. 

"Yavuz! Oğlum sen neden böyle bir şey yaptın?" Yavuz bakışlarını Berzan'a çevirince Berzan yüzünde ki sırıtışla dedesine döndü.

"Ben sana ne dedim Yakup Güngör! Bu evlilik olmayacak!" Yakup bey duyduğu sözlerle bu sefer bakışlarını torununa çevirdi.

"Sen yaptırdın!" diye tısladı. Berzan oturduğu yerden kalkıp dedesinin önünde dikildi. Odada ki herkes gözlerini dikmiş ikisini seyrediyordu sadece.

"Ben yaptım tabii. Sinan istemiyorsa bu evlilik ol-ma-ya-cak!" dedi son kelimeyi heceleyerek söylerken. Bahar nefesini tutup bakışlarını ikizine çevirdiğinde Sinan da saniyeler sonra ona dönmüştü. İkisi de ne yapacaklarını bilmiyordu.

"Benim söylediğim sözün üstüne nasıl söz söylersin sen!" diye bağırdı Yakup bey. Ev onun sesiyle inlerken, Bahar derin bir nefes alıp ayağı kalktı.

"Dede, lütfen yeter artık! Neden böyle bir şey yaptığına anlam veremiyorum ben. Neden bu kadar ısrar ediyorsun?"  Yakup beyin bakışları bu sefer Bahar'ı bulmuştu. 

"Bu evlilik olacak!" Bahar tam cevap verecekken babası girdi araya.

"Olmayacak!" Yakup bey bakışlarını oğluna çevirdi.

"Olmayacak baba! Görmüyor musun çocuklarım ne halde? Sırf babamsın, büyüğümsün diye ses çıkarmıyorum ama yeter! Bir oğlumu yakmana izin verdim, diğerine izin vermem!" Yakup bey bakışlarını oğlunda ve torunlarında gezdirip uzun süre sesini çıkarmadı. Bakışları Berzan'a dönüp sesini tok tutmaya çalışarak konuştu.

"Ben senin başını mı yaktım oğlum?" Berzan'ın suratında sinirli bir gülüş belirdi. Hemen arkasında duran karısını umursamadan konuştu.

"Evet! Sen benim başımı yaktın! Ben sevdiğim kadınla evlenecektim ama sen tutturdun Aylin'le evleneceksin diye! Ama bak ne oldu şimdi, hiç bir şey değişmedi. Ben hala aynı kadına aşığım sen beni de Aylin'i de öyle bir hayata sürükledin ki dede, ömrün boyunca bunun vicdan azabını çekeceksin!"  Berzan dedesinin değişen yüz ifadesini umursamadı içindekileri dökmeye devam etti;  "Ben her gece Aylin'le aynı yatağa girerken aklımda başka bir kadının gözleri, gülüşü var. Ama sen bunu nerden bileceksin ki? Senin tek bildiğin şey sözünün üzerine söz söylenmemesi. Söylesene dede, benim başka bir kadına aşık olduğumu bile bile beni neden bu hayata sürükledin?"  odanın içi bir anda sessizliğe gömüldü. Bahar'ın bakışları Aylin'i bulduğunda gözlerinden yaşların aktığını gördü. Aylin'in bakışları Bahar'a değince Aylin bakışlarını hızla ondan çekip odadan kendini dışarı attı.  Yakup bey derin bir nefes alıp konuşacağı sırada Berzan izin vermedi.

"Dede, kardeşimin başını yakamayacaksın! Buna izin vermeyeceğim!" 

"Berzan tamam yeter!" diye araya girdi Ahmet bey. Babasında ki değişikliği fark etmişti. Ama Berzan o kadar dolmuştu ki susmadı. Susamadı. Yılların acısını şimdi, şuan da çıkaracaktı.

"Yeter falan değil baba! Bu adam benim hayatımı mahvetti. Onun yüzünden...." Berzan'ın sözleri Yakup beyin yere yığılmasıyla yarım kalmıştı. Bahar endişe içinde dedesine ilerlerken Berzan öylece karşısında ki boşluğa bakakalmıştı.

Çiçekler de ÖlürHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin