Chapter 12

2.4K 225 94
                                    

🌃

"Bir dakika." Harley, yüzüne dikmiş olduğu ek yüzün altındaki şaşkınlığını sesiyle belli ederken Pamela'ya yaklaştı. "Onu tanıyor musun?"

Kontrol ettiği sadık bitkileri ile sıkı sıkıya sardığı dostuna bakakalan Pamela bir diğer dostuna cevap veremezken zorlukla yutkundu. Burada bulunma sebebi Harley idi. Ona intikam alma konusunda yardım edeceğine dair söz vermişti ancak intikam alacakları kişinin Debora olduğundan habersizdi. Bu yüzden ne düşünmesi ve yapması gerektiği konusunda kararsız kalmıştı. Yanına ulaşmış Harley'in onu geriyor olması ise hiç yardımcı olmuyordu. Tabii, dallar arasında sıkıştığından dolayı nefessiz kalarak renk değiştirmeye başlamış Debora'nın hiçbir şey olmamışçasına attığı alaycı gülüş de öyle.

Bu gerginlik eşliğinde boğazından tuhaf bir ses çıkarken sol elini kaldırdı. Hafifçe yanında duran kadının yüzüne dokundu ve böylece Harley uykuya dalarak yere yığıldı. Hemen ardından ise Batman'i, yardımcılarını ve dostunu serbest bıraktı.

Debora henüz iyileşmemiş bacağının bir de dallar tarafından sıkıştırılmasından dolayı çektiği yoğun ağrıyı belli etmemek adına ağırlığını sağlam bacağına verip dişlerini sıktı. Bakışları bir süredir ortalarda olmayan Pamela'nın üzerinde gezindi ve onun yaşadığı kararsızlığı hemen anladı. Yüzünde duran alaycı gülüşü, kızıl saçlı dostunun kendisini öldüreceğine ihtimal vermediği için takındığı meydan okuyan o alaycı gülüşü, samimi bir tebessüme dönüştürerek konuştu.

"Uzun zaman oldu."

"Evet." diye onayladı, Pamela. "Ancak ortaya yeniden çıktığımda akşam yemeği yeriz diye düşünmüştüm. Birbirimizin boğazına yapışırız diye değil."

"Teknik olarak birbirimizin boğazına yapışmadık."

Batman gözlerini kıstı. Yolda karşı karşıya gelmiş ve ayak üstü konuşmayı tercih etmiş iki insan gibi normal bir şekilde birbirlerine gülüyor olmaları fazlasıyla tuhaftı. Ek olarak Debora'nın Poison Ivy'i tanıyor oluşu vardı. Nasıl tanıştıkları büyük bir gizem gibi duruyor. Hoş ya, Debora'ya ait her ayrıntı büyük bir gizem gibi duruyor.

"Joker'i öldürdüğüne inanamıyorum."

"Dışarıya yansıttığım potrenin bu kadar masum ve iyi olmasından hoşnut değilim." diyerek gerçek kişiliğinin farklı olduğunu vurgulayan Debora omuz silkti.

"İntikam alması için ona yardım edeceğine dair söz verdim." dedi, Pamela ciddiyetle. "Harley'e ihanet edemem."

Jason diğerleri gibi olayın gidişatını izlemek yerine koruma içgüdüsü ile Debora'ya doğru emin adımlarla ilerledi. Pamela ise yaşadığı kararsızlık ruhunu daraltırken düşünüyordu, bu ikilemden sıyrılmanın bir yolu olmalıydı.

"Ama seni de öldüremem."

"Hayat işte. Karşımıza zor seçimler çıkarmakta bir numara, değil mi?"

Kendi yorumuna gülen Debora, Pamela'nın vereceği kararı ondan daha iyi bilerek kardeşine ulaşmak amacıyla merdivenleri çıkmak için ağrıyan bacağıyla tökezleyerek yürüdü.

Pamela, kendisini bu kadar iyi tanıyan dostunun ardından nefesini verip güldü. Aynı zamanda başını olumsuz anlamda sallıyordu çünkü Debora'nın hem sinir etme hem de güldürme gibi farklı etkileri bulunuyordu.

"Bir süre Gotham'dan uzaklaşmak zorundasın, Debora." Uyarısını yapan kızıl saçlı kadın bu sefer Harley'i ondan uzak tutma yollarını düşünmeye başlamıştı. "Biliyorsun, değil mi?"

Debora cevap vermedi ama Pamela cevabını almıştı. Ne sanıyordu ki? Elbette, Gotham'dan uzaklaşmayacaktı... Dalları yönlendirerek Harley'in bedenini kaldırdı ve yeni bir nefes verdi, gürültülü ve sıkıntı dolu. Debora ile beraber olduğundan dolayı Batman'e de saldıramazken sessizce mekânı terk etti. Bu sırada Eddie'ye ulaşmış olan Debora onu bağlandığı sandalyeden kurtarıp sarıldı. Gün hiç bitmeyecek, kardeşine hiç ulaşamayacak gibi hissetmişti fakat şu konumda olmak tüm dertlerini siliyordu.

debora || bruce wayne Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin