🌃
Yastığının yanında durmakta olan telefondan saat altıya kurulu alarmın çalması üzerine Damian gözlerini açma gereği duymaksızın gürültü çıkaran cihazı yere fırlattı. Uyanmak kesinlikle istekleri arasında yer edinememişti. Hayatında ihtiyaç duyduğu tek insan Debora ile konuşmalarının ardından Alfred'in yanlarına gelmesi ve karnında bulunan yaraya müdahele etmesi üzerine oldukça geç, alarmdan tam bir saat otuz üç dakika önce, yatma fırsatını yakalamışlardı. Tabii yatmak için hazırlandıkları sırada Debora'nın kendisine neden yaralı olduğu ayrıntısından bahsetmediğiyle ilgili uzun bir azar işitmesi de bu süreye dâhildi. Bu nedenle fırlattığı telefonun susmasına sevinerek bedenini saran kolların sahibine daha çok sığındı.
Ayaklarının ucuna düşmüş telefonu umursamayan Bruce ise oğlunun huzur dolu ifadesini ve Debora'nın oğlanı kavrayışını incelemekle meşguldü.
Tıpkı Martha'nın küçük Bruce'u yatırmadan önce kitap okurken yaptığı gibi Debora çocuğun başını göğsüne yaslamış, kollarını sıkıca bedene sararak dudaklarını onun siyah saçlarına dokundurmuştu. Bruce'un asla yapmadığı gibi sahiplenmişti çocuğu. Debora gerçekten tıpkı Bruce'un dediği gibi nefret doluydu ama herkese verebilecek sevgisi de vardı. Ve kendisine verilen sevgiyi kaybetmenin acısı adamda daha çok tazeydi.
"Efendi Bruce." Elinde büyüyen adamın nerede olacağını elbette iyi bilen Alfred kapının eşiğinde durdu. "Kahvaltı hazır. Efendi Damian'ı uyandıracak mıyız?"
Odadan çıkmak adına zaman kazanmak isteyen Bruce, uyuması için ona beş dakika daha verebileceklerini söyleyerek arkasını döndü. Parmak uçları dakikalar önce kadının sıcak teninde gezindiğinden dolayı karıncalanıyordu. Göğsü derin bir nefesle şişerken parmak uçlarını avucuna sakladı ve Alfred'in kapıdan çekilmesi üzerine mutfağa doğru ilerledi.
Alarmın ardından kulağına belli belirsiz ulaşan konuşma yüzünden huzurunu kaybeden Damian homurdanarak tekli yatakta sahip olduğu geniş alanda, Debora çocuğa fazla alan bırakmak için yatağın ucunda uyuyordu ve düşme ihtimali yüksekti, hareketlendi. Damian'ın hareketlenmesi normal olarak Debora'nın da hareketlenmesine sebep olmuştu. Kadının boğazından yükselen, henüz uykusunun ikinci saatini doldurmadan uyanmak istemediğinden kaynaklı, sinirli homurtuya karşı çocuğun dudaklarından keyifli bir gülüş döküldü. Konumunu koruyarak sırt üstü dönerken yastığına sinen yumuşak kokuyu içine çekti. Ciğerleri o yumuşak kokuyla dolarken kalkıp hazırlanması gerektiğini gerçeğinden uzaktı. Zaten bedenini saran kollar onun kalkmasına izin vermeyecek kadar sıkıydı.
"Efendi Damian-"
"Şşht."
"Hazırlanmanız gerekiyor."
Sözünün kesilmesine aldırış etmeyen, doğrusu buna alışan Alfred cümlesini tamamladığında küçük efendisi gözlerini devirmişti.
"Okul için bir saatim var."
"Evet, bu süre içinde kahvaltı edip giyinmeniz gerekiyor."
Damian cevap vermek üzere iken sinirli homurtu yeniden duyuldu. Bilinci açılan kadın uykusuzluk nedeniyle ağrıyan başını şakaklarını ovarak yatıştırmaya çalıştı.
"Cidden," Boğuk, kalın sesini düzeltme çabasına girmeden tek gözünü aydınlık odaya açtı. "bu hâlde okula gitmesine izin mi vereceksiniz?"
"Aslında daha kötü hâlde gittiğim de oldu." diyerek sabahın ilk ışıklarında kadını dehşete düşürme girişiminde bulundu, Damian.
"Ah, Tanrım." Girişim başarılıydı. "Beni delirteceksiniz!"
Damian yataktan kalkarken sırt üstü dönme hatasında bulunan Debora son anda zemine bastığı sol ayağıyla yeri boylamaktan kurtuldu. İki elini de başına koydu. Açık olan tek gözü yere saçılmış kıyafetlerin arasından uygun olanı arayan çocuğu izliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
debora || bruce wayne
FanfictionDebora, İsrail Krallığı'na hükmeden tek kadın hakimin ve Yahudilik'te ki tek kadın peygamberin adıydı. Ve Debora, aynı ismi paylaştığı bu kadınlar kadar özeldi. Batman'in katı kurallarını sarsacak kadar özel. || Başlama Tarihi - 25.11.18 || || Bitir...