29. BÖLÜMDEN ALINTI

3.2K 151 5
                                    

Herkese merhaba!

Çok uzun bir süredir bölümün gelmediğinin farkındayım. Herkesten özür dilerim öncelikle. Yoğun bir ders temposu içerisindeydim. Maalesef bölüm yazmaya vaktim kalmıyor. Sınav haftasındayım hâlâ. Bu cuma bitiyor. Bölümün yarısı hazır. Geriye kalan kısmını bu hafta sonu tamamlayabileceğimi düşünüyorum. Eğer tamalayamazsam önümüzdeki hafta gelir yeni bölüm.

Bölümlerin bu kadar geç gelmesinin temel sebebi de aklımda herhangi bir kurgunun olmaması. Yani doğaçlama yazıyorum ve inanın böyle çok zor oluyor. Bir süre sonra tıkanıyorum ve neler yazmam gerektiğini bilemiyorum. Artık olduğu kadar ilerliyor.

Ve son olarak buradan uzun bir süre ayrılacağımı söylemeye geldim. Bu sene üniversite sınavına  hazırlanacağımdan hesabımı kapatıyorum. Bilemiyorum ne zaman dönerim. Sizden tek ricam bana anlayış göstermeniz. Üzgünüm!

29. ve 30. bölümü yayınladıktan sonra kapatıyorum. Güzel bir veda ile ayrılmak istiyorum sizden!

Konuşmayı kesmeden önce benden oylarını ve güzel yorumlarını esirgemeyen değerli okuyucularıma çok teşekkür ederim. Beni bu platformda yalnız bırakmadığınız için ne kadar minnettar olduğumu anlatamam!

Neyse çok konuştum kısa bir alıntı verip çekiliyorum.

İyi okumalar!

Elena duyduğu sesle ellerini gözlerinden çekerken şaşkın bakışları duvara çarpmış olan Jason'daydı. Bakışları avuçlarına indiğinde havada salınan su damlalarına baktı. Yutkunarak bakışlarını tekrar Jason'a çevirdiğinde genç adamın gözlerini yumarak başını duvara yasladığını gördü. Aklına gelen düşünceyle gözleri irileşti.

Ölmüş müydü?

Gözlerini tekrar dolmaya başladığı sırada titreyen sesiyle "Jason!" diye seslendi. Genç adamdan herhangi bir tepki çıkmadığını fark ettiğinde birkaç damla gözyaşı akmaya başladı. Bir adım attığı sırada ayağına değen ıslaklıkla bakışlarını hızla yere indirdi. Küçük bir göle dönüşmüş suya baktığında bunun gözyaşı olduğunu anladı. Umursamadan Jason'a doğru temkinli adımlarla ilerlerken ellerini sırtında bağladı. Korkuyordu, Jason'a zarar vermekten korkuyordu. Yutkundu.

"Jason ses ver lütfen."

Hiçbir cevap yok.

"Jason!"

Genç adamın yanına yaklaştığında sırılsıklam olmuş bedeni umursamadan yanına çöktü. Gözyaşları daha da akmaya başlarken ellerini kaldırıp ona dokunamıyordu. Jason'ın yüzünü izledi bir süre. Açık kahve saçları ıslanmanın etkisiyle koyulaşmıştı. Islanan saçları anlına yapışmıştı. Şakaklarından akan sular yüzünü tarayıp yere düşüyordu bir süre sonra.

Sırtında sıkıca birleştirdiği elleri titrerken gözyaşlarıyla bulanmış gözleri bakış açısını kapatıyordu. Gözlerini kapatarak ağlamamak için kendini tutarken ellerinden yere damla damla akan suyu hissedebiliyordu.

"Ağlama artık. Heryerim sırılsıklam oldu."

Duyduğu sesle yumduğu gözlerini araladığı sırada Jason'ın kendisine baktığını gördü. Şaşkın bakışlarla genç adamı izledi. Jason ise Elena'nın gözlerine tutuklu kalmıştı. Harelerinde dolaşan su damlaları köyü kahve irisleri kapatmış, maviye dönüşmüştü. Gözlerin rengi değişmeye başladığı sırada Elena'nın bağrışını duydu.

"Gerzekalı herif! Öldün sandım be. Bir cevap vermek çok mu zor?"


Yeni bölümde görüşmek dileğiyle!

KIZIL GECE | : TUTSAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin