JONY - ЛалиAvril Lavigne - I Fell In Love With The Devil
Nf - Can You Hold Me?
Bölüm ithafı:
Bu bölüm bu iki tatlı okuyucuma gelsin. Seviliyorsunuz kızlar.🖤
Merhabalar!
Söz verdiğim gibi bölüm geldi.
Başlıkta gördüğünüz koca koca harflerle yazılan Final yazısıyla büyük çaplı şok geçirmiş olmalısınız. Ama bunu bölüm sonunda açıkladım merak etmeyin. Siz sadece sabırla bölümü okuyun. En son açıklamayı okursunuz.
İyi okumlar!
🍂
Gözleri sadece ellerindeydi. Her şeyi duymasına rağmen hiçbir şey anlamıyordu. Donmuştu adeta. Zaman o saniyede durmuştu. Jason'a attığı tokatla her şey bitmişti sanki. Gerçeklerin bu kadar acıtacağını nereden bilebilirdi ki? Evet, hep bir terslikler olduğunu fark etmişti ama bu kadarını da beklemiyordu işte! Onun kendisine böyle bir şeyi yaptığına kendisine yediremiyordu. Sertçe yutkundu bir kez daha. Boğazına dizilen yumru geçmek nedir bilmiyordu. Gözlerinin dolduğun ve ağlamaya başladığını birleştirdiği ellerinin üzerine düşen birkaç damla yaşla fark etti. Etrafta yankılanan bağrışları umursamıyordu bile.
Anlamıyordu.
Ya da anlamak istemiyordu.
Bu nasıl bir sondu böyle?
Bitmiş miydi her şey şimdi? Daha kendisine bile açıklayamadan dilinden dökülen kelimelerle gerçekler tokat gibi yüzüne vurulmuştu. Onu sevmişti. Bunu fark etmemişti. Ya da anlamazlıktan gelmişti. Ama olmuştu bir şeyler işte. Ne yapacaktı şimdi? Ne yapması gerekiyordu? Buraya bile saçma sapan bir kitap için sürüklenmişti. Umrunda mıydı peki o kitap? Yüzünde donuk bir gülümseme oluştu. Başı hâlâ eğikti. Değildi, anlatılan masallara karnı toktu onun. Her ne kadar gözleri bunları görsede umrunda değildi hiçbir şey. Dudaklarına dişlerini geçirdi sertçe. Parçalamak istercesine batırıyordu. Gözyaşları akmaya devam ederse kendini tutamayacağını biliyordu. Dudaklarını serbest bırakırken derin bir iç çekerek başını geriye attı. Gözleri ahşap tavanla buluşurken titreyen dudaklarıyla gözlerini kırpmadan durdu birkaç saniye boyunca. Evet, ağlamaması gerekiyordu. Şuan hiç sırası değildi. Bütün bu saçmalıklara son verip gidecekti buradan. Bir an duraksadı.
Neden sesler kesilmişti?
Anlamasada duyuyordu bir şeyler. Kaşları ister istemez çatılırken gözlerini tavandan çekerek başını indirdi. Çöktüğü sandalye kenarından doğrulmaya çalışırken ortamdaki bağrış seslerini hırıltılı nefeslerin almasıyla kaşları iyice çatıldı. Sendelenerek ayağı kalktığı sırada bakışları sağa doğru döndüğünde gördükleriyle donakaldı. Sandalyeye tutunan eli titreyerek yere düşerken gözleri hızla irileşti. Bir kaç adımda sendelenerek ilerlemeye çalışırken gördüğü manzaranın derinleşmesiyle elleri hızla ağzını buldu.
Jason karşısında yaralı halde yatıyordu.
Bakışları hızla etrafa dolandığında Daniel'in yaslandığını duvardan donuk bakışlarla yerde yatan Jason'ın bedenine baktığını gördü. Gözleri çevreyi taradığında bir vampirin elinde sertçe tuttuğu sandalye bacağının kanlı ucuyla çığlık atarak yere düştü. Bu gerçek olamazdı. Gördükleri gerçek olamazdı. Elleri hâlâ ağzının üzerini sertçe kapatırken Jason'ın yerde yatan bedenine gözünü diktiğinden onun kendisine baktığını gördü. Hafif aralık gözleri baygın bakışlarla kendi suratına odaklanmışken gözyaşları hızla yanaklarından yuvarlandı Elena'nın. Olduğu yerde titrediğini fark ettiğinde ellerini ağzından çekti ve hızla yerden sürünerek Jason'a doğru ilerledi. Yerde oluşan küçük kan gölünü umursamadan Jason'a vardığında titreyen elleri hafifçe yükselerek Jason'ın yüzüne götürürken dokunamadan durdu. Etraftaki uğultunun tekrar arttığını fark ettiğinde başını kaldırarak buğulu gözlerini Daniel'e dikti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIZIL GECE | : TUTSAK
VampireNot: Kızıl Gece serisinin ilk kitabıdır. Bu kitap final yapmış ve ikinci serisi profilimde bulunmaktadır. • "Arabamın dibinde sümüklü gibi ağlayan birisi var sanırım." Duyduğu sesle başını yavaşça kaldırırken başında dikilen heybetli bedene baktı. B...