Hayat acımasızlığını hiç çekinmeden defalarca vurmuştu gün yüzüne. Elena da bu acımasızlıktan yüzlerce, belkide binlerce kez çekmişti. Bugün yine ve yine acımasızlığını gösteriyordu.
"Gerçek olamaz."
Genç kız ister istemez yüksek sesle konuşmuştu. Karşısında gördüğü manzaraya inanmak istemiyordu. Burdan hemen gitmek ve gördüklerinin bir kabus olduğu düşnümek istiyordu. Elena gözünü dahi kırpmadan sertçe yutkundu. Ne yapması gerektiğini bilmiyor, öylece put gibi dikiliyordu. Nefes alışverişleri sıklaşmaya başlamış, kalbi gereğinden daha hızlı atmaya başlamıştı.
Karşısındaki manzarayı gören biri çığlık atarak kaçması gerekirken Elena sadece durduğu yerde dikilmekle yetinmişti. Karşısındaki olaya katliam desek daha da yeriydi. Yerden yatan kanlı bir beden, duvara yaslanmış neredeyse bilinci kapanmak üzere olan yerdeki gibi kanla kaplı adam ve onun tam önünde dikilen koyu kırmızı gözlü sert sivri dişleri ile tüm soğukkanlılığıyla dikilen genç adam. Elena'nın sessiz fısıltısı genç adamı dikkatini çekmiş, kırmızı gözlerin kendine dönmesini sağlamıştı.
Elena gördükleriyle bir kez daha yıkıldı. O genç adamın yüzü.... fazlasıyla ürkütücüydü. Genç kızın tüm bedeni önce titremeye başlamış ardından uyuşmuştu. Karşısındaki gencin boğazından yükselen hırıltıyla beraber Elena transtan çıkmış gibi gözlerini defalarca kırpıştırdı. Karşısındaki bedenin kendisine doğru atak yapmasıyla arkasına bile bakmadan koşmaya başladı. Adım sesleri daha da artmaya başladığında genç kız, kalbinin yerinden çıkacağını düşündü. Buradan hemen çıkmalıydı. Ancak beyni hangi yöne gitmesini söylemiyordu. Ne yaptığını bilmeden dar sokakta koşuyordu. Gözlerinden yaşlar akmaya başlamıştı bile. Buğulu gözlerle nerede olduğuna bakındığında dar bir karanlık sokakta olduğunu görünce içinden kendine küfürler yağdırdı. Ağzından kaçan hıçkırıkları engelleyemiyor, öylece nereye gittiğini bilmeden koşmaya devam ediyordu. Ayakları çoktan iflas bayrağını çekmesine rağmen genç kız tüm gücüyle koşmaya devam ediyordu. Nefesi kesik kesik geliyor, akciğerleri oksijensizlikten parçalanmak üzereydi. O kadar yorulmuştu ki eğer durursa yere yığılacana adı kadar emindi. Hıçkırıklarından adım seslerini duyamıyordu. Kendisine defalarca 'sakin ol.' komutu vermeye çalışsada beyni bir türlü bunu kabul etmek istemiyordu. Dudaklarını dişleyerek ağzından firar etmek isteyen hıçkırıklarına mâni oldu. Boş sokakta duyduğu tek ses kendi adım sesleri ve kesik kesik aldığı nefeslerdi. Bu durum genç kızı az da olsa sakinleştirmeye yetmişti.
Artık ayaklarının dermanının kalmadığını anladığında sağdaki duvara kirli olduğunu umursamadan sırtını yasladı. Ayaklarının bedenini taşıyamayacağını anladığında duvardan sürünerek yere diz çöktü. Hâlâ yaşadığı olaya anlam dâhi veremiyordu. Az önceki şahit olduğu manzara gerçek miydi? Bu olamazdı. Kendini fazlasıyla kastığı için bir türlü kendisine gelemiyordu. Derin derin nefes alarak sakinleşmeye çalışması akciğerlerinin yanmasına sebep oluyordu. Beyninden tek bir cümle geçiyordu.
Sakin ol.
Sakin ol.
Sakin ol.
Sakin ol.
Bunu içinden defalarca tekrarlamasına rağmen hiçbir işe yaramıyordu. Bacaklarını kendine çekerek kolları ile etrafını sardıktan sonra başını dizlerinin üzerine koydu. Kimsenin onu görmesini, duymasını istemiyordu. Şimdi gözlerini yumacak ve açtığında bunun bir kâbus olduğunu öğrenecekti. Öyle olması gerekirdi. Gözlerini yumdu ve açtı. Etrafına baktığında hâlâ aynı duvarda, aynı pozisyondaydı. Bu gerçekti, rüya falan değildi bu. Az önce şahit olduğu katliam yenilir yutulur cinsten değildi. O gencin hâlâ ne yaptığını bir türlü anlamamıştı. O iki iri adamı genç adam mı o hâle getirmişti? Genç kızın bir türlü inanası gelmiyordu. Nasıl olur? Beyni adeta işlevini yitirmiş, şimdi ne yapması gerektiğini ona söylemiyordu.Dudaklarında ise eķsik olmayan tek cümle vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIZIL GECE | : TUTSAK
VampireNot: Kızıl Gece serisinin ilk kitabıdır. Bu kitap final yapmış ve ikinci serisi profilimde bulunmaktadır. • "Arabamın dibinde sümüklü gibi ağlayan birisi var sanırım." Duyduğu sesle başını yavaşça kaldırırken başında dikilen heybetli bedene baktı. B...