Gökyüzü İmparatoru

Bölüm 163: X Hastalığı

Deniz ışınlandıktan yaklaşık bir saat sonra Ayşe gözlerini yavaşça açtı.

Karşısında ki kişinin Mustafa olduğunu görünce biraz şaşırdı.

" Ne oldu? "

" Kendini fazla zorlayıp bayıldın. Deniz' de seni yanıma getirdi. "

" Öyle mi oldu? "

Ayşe uyandığınd ilk başta neler olduğunu hatırlayamadı. Bir süre sonra anılar zihninden hızlıca geçtiğinde neler olduğunu anlamıştı.

" Bana söylemek istediğin birşey varmı? Çekinmeden anlatabilirsin. "
Mustafa, Ayşe' ye baktı yüzünde hafif bir tebessüm ile konuştu. Bu kız herkesin gözünde çok güçlü görünsede halen bir çocuktu.

Ayşe, Deniz' in birşeyler söylediği hemen fark etti. Artık anlatmaktan başka bir çaresi yoktu.

...

Ayşe başından geçenleri hızlıca Mustafa anlattı. Annesinin durumunu neden buraya geldiğini.

Mustafa, Ayşe' nin anlattıklarını dinledikten sonra aklına takılan birkaç soru gitmişti.

Ayşe gibi yetenekli birinin kimse bu dünyaya tek başına göndermezdi. Böyle bir yetenek diğer imparatorluklar için büyük bir tehditti.

Tehdit büyümeden yok etmek isteyebilirlerdi.

" Anlıyorum. Annenin hastalığından biraz bahsedebilir misin? Özellikle dikkat çeken bir değişiklik var mı? "

Ayşe, Mustafa' nın sözlerini duyunca kalbinde umut ışığı biraz parladı. Sonra annesi gözlerinde canlandı.

" Bel boşluğundan boynuna kadar devam eden küçük siyah benekler var. Annem hastalanmadan önce vücudunda böyle birşey yoktu. "

" Siyah benekler mi? "

Mustafa, Ayşe'nin sözlerini duyduğunda gözleri birden genişledi. Bu belirtili hastalığı daha önce görmüştü. Bu hastalığı biliyordu. Ama iki hastalığın aynı olması imkansızdı.

Ayşe, Mustafa' nın şaşırmış tepkisini gördüğünde gözleri genişledi. Bu tepki normal değildi. Bir kişinin böyle bir tepki verebilmesi için hastalığı daha önce bilmesi gerekiyordu.

" Ne oldu? Annemin nesi var? Onu iyleştirebilir misin ? "

Ayşe gözlerinin kenarında hafif bir yaşlık ile Mustafa'nın elini tuttu. İlk defa annesinin iyleştirebileceğine bu kadar yakın hissediyordu.

Daha önce efsanevi hazineyi duyduğunda bile bu kadar heyecanlanmamıştı.

" Önce biraz sakin ol. Birkaç şeyide teyit etmem lazım. "

" Annemi iyleştirecekse ne gerekiyorsa yapmaya hazırım. "

" Gözlerinin içinde kızarıklık var mı? Bedeninde bazen titreme alıyor mu? Bazen gülüp, bazen ağlıyor mu?... "
Mustafa aklında ki soruları tektek Ayşe' ye sordu.

Ayşe' nin heyecanı her soruda dahada artmıştı. Bu belirtilerin hepsi annesinde zaman zaman gözüküyordu. Mustafa' nın annesini görmeden bunları söylemesi umudunu daha da arttırmıştı.

Deniz ile konuştuğuna şimdi içinden şükrediyordu. Eğer Deniz ile konuşmuş olmasaydı, Mustafa' ya geçmişinden asla bahsetmeyecekti.

O zaman annesini iyleştirme şansını sonsuza kadar kaybedebilirdi.

" Bunların hepsi annemde var. Annemin nesi var? İyi olacak mı? "

Ayşe şuan küçük bir çocuk gibiydi. Gücü ve statüsü olamyan sadece annesi için endişelenip gözyaşı döken küçük bir çocuktu. Annesini kaybetmek istemiyordu.

" Son olarak ne kadardır bu şekilde? "

Mustafa, Ayşe' ye cevap vermeden önce birşeyi daha teyit etmek istedi.

" İki yıl oldu. "

" Hımm... Halen kurtulma şansı var. "

Mustafa bu hastalığı iyi biliyordu. Bu hastalık kendi dünyasında bir zamanlar en çok korkulan hastalık olmuştu. Yakalanların %99 ölmüştü.

Kurtulanlar ise ömür boyu yatağa bağlı felçli bir şekilde kalmıştı. Ölmemiş olsalarda ölüm benzeri bir hayat yaşamışlardı.

Bu hastalığa X hastalığı nedilmişti. Çünkü 10 yıl boyunca kimse hastalığın kökenini, nasıl bulaştığını ve nedenini bulamamıştı.

10 yıl boyunca süren geniş çaplı araştırma ve deneyler sonunda hastalık için bir tedavi bulunmuştu.

10 yılda birkaç yüz milyon insanın ölümüne neden olan hastalık halen daha insanların zihninde kara bir anı olarak kalmıştı.

Ayşe, Mustafa' nın son sözlerini duyduğunda gözlerinden yaşlar akmaya başladı. Bunlar mutluluk ve sevinç gözyaşlarıydı.

" Çok te..şekür ede..rim "

Ayşe ağladığı için kelimeler tam boğazından çıkmıyordu.

" Tahmin ettiğim hastalık ise tedavi edebilirim. Ama halen anneni görmem lazım. Hastalığın ne kadar ilerlediğini ve aynı hastalık olup olmadığını teyit etmem gerekiyor. "

Mustafa, Ayşe' nin fazla umutlanmasını istemiyordu. Eğer hastalık bildiğinden farklıysa bunu tedavi etmesi çok zor veya imkansız olabilirdi.