6. Bölüm - Tek Bir Gece

356 32 14
                                    

Korku. Belirsizlik karşısında tetiklenen en güçlü duygulardan birisidir. Gerçekten korkmuş bir insana, korku halindeyken belki de her şeyi yaptırabilirsiniz. Korkmuş insanın vücudunda, bedensel olarak bir çok değişiklik yaşanır. Kalp, ihtiyaç duyulan oksijeni almak için olduğundan hızlı çarpmaya başlar, vücut terler, göz bebekleri büyür, eller titrer, ağız kurur.. Etkisinden uzun süre çıkılamaz ise, kişiyi kalp çarpıntısından ölüme bile sürükleyebilir. Bedensel etkilerinin yanında, kişiye bilişsel olarak verdiği hasarlar da çok büyük olabilir. Kendisini büyük bir baskı altında hisseden kişi, bu baskının altında fazla ezilirse birçok psikolojik sorunu da beraberinde yaşayabilir, korku duygusunu yoğun olarak yaşayan kişi için o durum, büyük bir travma haline gelerek bütün hayatını da etkileyebilir. Daha binlerce şey. İşte korku duygusu, bu kadar güçlüydü. Bazen hayatta kalma içgüdümüz için yararlıyken, çoğu zaman gerçekten tehlikeli etkileri olabilirdi. Korku anında kişi, sadece o konuya odaklandığı için kafasındaki diğer düşünceler uçup gider ve mantıklı kararlar alamazdı. Ecmel, korkudan yoksun, soğukkanlı bir karakterdi. Peki, Ahu da öyle miydi? Şu an o, tehlikeli bir adamın karşısında ilk defa Ecmel değil, Ahu'ydu. Kafasında binlerce soru vardı, doğru düşünemiyordu. Eğer şimdi harekete geçerse, yaptığı herhangi bir hareketinin sonucu ona pahalıya patlayabilirdi.

'' İyice sakinleş, Ahu. Sadece sakinleş.''

Ahu, çağırdığı taksinin içinde, iki elini de kafasını koymuş bir vaziyette kendi kendini teselli etmeye çalışıyordu. Büyük bir stres altındaydı, tek yapması gereken yalnız başına düşünmekti.

Kaybedecek bir saniyesi bile yoktu.

Yorgun bir halde otel odasına vardığında, cüzdanındaki bir miktar parayı taksiciye verdikten sonra tekrar odasına çıktı. Küçük bardağın içine birkaç küp buz koyduktan sonra, yarısına viski doldurdu. Birkaç saniye içerisinde hepsini içivermişti.

'' İlk önce kendime bir yer kiralamalıyım. Otel gibi göz önünde olmayan, sakin bir sokakta. ''

Derin bir nefes aldıktan sonra, masanın yanındaki ahşap tabureye oturdu ve bardağına tekrar viski doldurdu.

'' İkinci olarak, bir şekilde Sedat'a ulaşmalıyım. Ama nasıl? Herif benim gerçek adımı bile biliyor. Bendeyse sadece Cihan'dan aldığım telefon numarası var.''

Ahu, kara kara düşünürken birden ayağa kalktı. '' Barış'ın rozeti.'' Dedi. Aklında, Gülseren ile tanıştığı ilk an geldi. Barış'ın arka cebinden rozetini almıştı. '' Tamamen aklımdan çıkmış.'' Kahkaha attıktan sonra,'' Polismiş gibi karakola girebilirim ve sistemlerinden birkaç bilgiye ulaşabilirim. '' dedi. Sesli bir kahkaha daha attıktan sonra Ahu, kalan viskisinden bir yudum daha aldı. Kaza sonrasında, peruğu arabada kalmıştı ve muhtemelen kullanılmaz haldeydi. Ayrıca kiraladığı araba o hale geldiği için masraf altına girmişti, kısa sürede bu konuyu da halletmesi gerektiğini kendisine hatırlattı. '' Neyse ki yedek peruklarım var. '' Ahu, valizinin içinden uzun kızıl peruğu ve fazla dikkat çekmeyen günlük kıyafetleri çıkardıktan sonra, hazırlanmaya başladı. Aydın'ın sakin semtlerinden birindeki bir karakola gidecekti.

'' Kolum bu haldeyken araba kiralayabilmem için, ekstra ücret ödemem gerecek.'' Dedi, iç çekerek. Neyse ki insanlar; daha fazla para için, yapmamaları gereken birçok şeyi rahatlıkla yapabiliyorlardı.

***

Bu sefer, dikkatleri üzerine çekmek istemediği için otomatik vitesli ortalama bir araba kiralamıştı. Yaklaşık kırk dakikalık bir yolculuktan sonra Ahu, sonunda gözüne kestirebildiği bir karakolun önünde indi. İçeri girdiğinde, rozetini göstererek mahcup olmuş bir yüz ifadesi takınarak karşısındaki adamla konuştu. '' İyi günler, şu anda gördüğünüz üzere kolumdaki sakatlıktan dolayı görevde değilim. Ama yine de davalar üzerinde masa başı çalışıyorum. Her neyse, sistemimizde bir arıza çıktı, şu anda bir dava üzerinde araştırmam gereken bir suçlu var, sizin sisteminizden sadece kısa bir süre için bilgi almamda bir sakınca var mı?''

KAZIYICI KATİLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin